12-02-2016 21:05
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Lübnan’dan Yemen’e, Irak’tan Suriye’ye kadar birçok ülkede ciddi insani krizler yaşandığını belirterek, “Bütün bu olaylarda filler tepişiyor, arada başkaları eziliyor. Büyük güçler, devletler vekalet savaşları yürütüyorlar, bir nüfuz mücadelesi veriyorlar ama ıskalanan insan oluyor, hayatını kaybeden kadınlar, çocuklar oluyor” dedi.
Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) koordinesinde sivil toplum örgütlerinin katkılarıyla 5 bin 400 ton insani yardım taşıyan Şefkat Gemisi, Mersin Limanı’nda Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın katılımıyla düzenlenen törenle Yemen’in Aden kentine gönderildi. Yemen’de başlayan geçtiğimiz yılın Mart ayında başlayan iç savaşla birlikte yaşanan insani drama duyarsız kalmayan Türkiye, Başbakanlık AFAD’ın organize ettiği ‘Şefkat Gemisi’ ile Beşir Derneği, Deniz Feneri Derneği, Dosteli Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Hayrat Vakfı, İHH İnsan Hak ve Hürriyetleri Derneği, Türk Kızılayı ve Yeryüzü Doktorları Derneği’nin gıda ve ilaç yardımlarını Yemen’e ulaştıracak. Un, şeker, sıvı yağ, salça, makarna ve pirincin yanı sıra ilaç ve serumdan oluşan insani yardım Başbakanlık AFAD koordinasyonunda Yemen içinde yerinden edilenlere dağıtılacak.
Yardım gemisinin gönderilmesi dolayısıyla Mersin’e gelen Başbakan Yardımcısı Akdoğan, Mersin Limanı’nda düzenlenen törene katıldı. Akdoğan’a törende, Mersin Valisi Özdemir Çakacak, AFAD Başkanı Dr. Fuat Oktay, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz ve protokol üyeleri eşlik etti.
“BÜYÜK GÜÇLER VEKALET SAVAŞLARI YÜRÜTÜYORLAR AMA ISKALANAN İNSAN OLUYOR”
Törende konuşan Yalçın Akdoğan, bugün öğle saatlerinde Kilis’te Öncüpınar Sınır Kapısı’nda Suriyelilerin yaşadığı kampları ziyaret ettiğini söyledi. Kilis’te Elbeyli ve Öncüpınar olmak üzere iki kamp bulunduğunu belirten Akdoğan, bu kamplarda 40 bin Suriyelinin kaldığını bildirdi. Ancak, toplamda Kilis’te 127 bin Suriyeli olduğunu dile getiren Akdoğan, “Kilis’in merkez nüfusu 93 bin. Kendi nüfusunun üzerinde sığınmacı ağırlayan bir şehrimiz Kilis. Türkiye’de 2,6 milyon Suriyeliye ev sahipliği yapıyoruz” diye konuştu.
Ortadoğu’da çatışmalar, iç savaşlar, terör belası gibi birçok sıkıntı olduğuna işaret eden Akdoğan, bütün bu çalkantı içerisinde ciddi insani krizler yaşandığına dikkat çekti. Lübnan’dan Yemen’e, Irak’tan Suriye’ye kadar birçok ülkede ciddi insani krizler olduğunu kaydeden Akdoğan, tepkisini şu cümlelerle dile getirdi:
“Bütün bu olaylarda filler tepişiyor, arada başkaları eziliyor. Büyük güçler, ülkeler, devletler vekalet savaşları yürütüyorlar, bir nüfuz mücadelesi veriyorlar ama ıskalanan insan oluyor, kaybeden insan oluyor, hayatını kaybeden kadınlar oluyor, çocuklar oluyor. Bütün bu çekişmeler içerisinde ciddi insani dramlar var, trajediler var ve gerçekten büyük mağduriyetler yaşanıyor.”
“NİYE ŞİMDİ SESİNİZ ÇIKMAYA BAŞLADI?”
“Bütün bunlara karşı duyarsız kalmayan, kafasını çevirmeyen, ‘bana ne’ demeyen bir ülke var, o da Türkiye” diyen Akdoğan, Türk insanının, sivil toplumuyla devletiyle milletiyle bütün bu insani krizlere karşı ciddi bir duyarlılık ortaya koyduğunu vurguladı. Akdoğan, “Birileri dediği için değil, ‘aman ha’ desinler diye değil, sırf ahlaki duruşunun bir sonucu olarak, insani duyarlılığın bir sonucu olarak bütün bu insani krizlerde rol alıyoruz, devreye giriyoruz ve bir çaba ortaya koyuyoruz. Şimdi Avrupa’dan son dönemde sesler çıkmaya başladı göçmenlerle ilgili. Niye? Niye bugün? 4 yıldır, 5 yıldır böyle bir insani kriz var. Milyonlarca insan evini barkını terk etti, yüz binlerce insan öldü. Niye şimdi sesiniz çıkmaya başladı? Çünkü kendilerine yeni dokunmaya başladı. Oysa biz 4-5 yıldır milyonlarca insana kucağımızı açtık. Şimdi onlar ‘sınırları açın-açmayın’ kavgası veriyorlar. Önemli olan önce gönüllerin kapılarını açmak. Türkiye yıllardır gönüllerinin kapısını da açtı, sınır kapılarını da açtı ve bu insanları kucaklıyor, sahip çıkıyor, yardımcı oluyor” ifadelerini kullandı.
“GÖREVİ SADECE TÜRKİYE’YE AİT BİR GÖREV MİDİR?”
Türkiye’ye ‘kapıları açın’ denmesine de tepki gösteren Akdoğan, şunları söyledi:
“Şimdi birileri bir takım laflar ediyorlar, işte ‘insanlık görevidir, bunları almak lazım’. Biz insanlık görevi olarak bu kadar insana ev sahipliği yapıyoruz ve birileri dediği için yapmıyoruz. Peki, insanlık görevi sadece Türkiye’ye ait bir görev midir? Vicdanlı olmak, mesuliyet sahibi olmak sadece Türkiye’nin üzerine mi borçtur? Bu yüzden herkes bütün bu insani krizlerde elini taşın altına koymalıdır, bütün devletler, bütün ülkeler oradaki garibanlara, yetimlere, evsiz barksız kalan insanlara kucağını açmalıdır, yardım etmelidir. Türkiye yalnız bırakılmamalıdır. Evet biz büyük bir devletiz. Milyonlarca insana hiç maliyet hesabı yapmadan kucağımızı açtık ama Türkiye yalnız bırakılmamalı. Uluslararası dayanışma, yardımlaşma şart.”
“YEMEN’DE BÜYÜK BİR İNSANLIK DRAMİ YAŞANIYOR AMA HİÇ KİMSENİN UMURUNDA DEĞİL”
Irak’ta sorun olduğunda Türkiye’nin oraya giderek kamplar kurduğunu, Suriye melesi olduğunda hem sınır ötesinde hem içeride kamplar kurduğunu, Lübnan ve Yemen’de de yardım elini uzattığını belirten Akdoğan, Yemen’de yaşanan iç savaşa da dikkat çekerek, kimsenin oradaki insanlık dramını umursamamasını eleştirdi. Akdoğan, “Şimdi Yemen’e bir gemi gönderiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla bu hazırlıklar başlatılmıştı. Yıllardır orada ciddi sıkıntılar var. 7 bin insan hayatını kaybetti Yemen’de, 20 bine yakın insan yaralandı, 1,5 milyon civarında insan evini barkını terk etmek zorunda kaldı. Yemen’de büyük bir insanlık dramı yaşanıyor ama hiç kimse farkında değil, umurunda değil. Kimsenin gündemine gelmiyor. Peki, ne zaman gündeme gelecek, ne zaman birilerinin umurunda olacak? Orada yitip giden hayatlar ne zaman birilerinin umurunda olacak acaba?” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin Yemen’e ilk defa bu yardım gemisini göndermediğini, daha önce de AFAD koordinasyonunda 2013’te 6 milyon liralık gıda, ilaç, tıbbi yardım malzemesinin yanı sıra 30 ton ağırlığında sahra hastanesi tüm donanımlarıyla birlikte Yemen’e gönderildiğini anımsattı. Akdoğan, şöyle devam etti:
“2015’te 4 bin 400 gıda kolisi, 6 ton ilaç Yemen’e gönderildi. Bizim milletimiz, sivil toplum kuruluşlarımız bu meselede hiç duyarsız kalmadılar. Ve bugün Şefkat Gemisi’ni Aden’e yolcu edeceğiz. 6 bin tona yakın gıda malzemesi, ilaç ve yardım malzemesi var. Değeri 7 milyon dolar civarında. Buna katkıda bulunan bütün sivil toplum örgütlerine teşekkür ediyorum. Taşın altına elini kim koyarsa her zaman başımızın üzerinde yeri vardır, her zaman bunları takdirle anarız. Yemen dost ve kardeş bir ülkedir. Orada yaşanan sıkıntılar her zaman bizim gündemimizde oldu, her zaman Yemen’deki insanların yanında olmak için çaba gösterdik, bugün de Şefkat Gemisi’ni Aden’e yolcu ediyoruz. Yardım kampanyasının hayırlı olmasını, Şefkat Gemisi’nin Aden’e kazasız belasız gitmesini diliyorum. Bu Aden’e yapılan ilk insani yardımdır. İnşallah uluslararası toplumun dikkatini çekmiş, gündem oluşturmuş oluruz ve orada yaraların sarılmasına bir nebze de olsa da katkıda bulunmuş oluruz.”
Akdoğan, konuşmasının ardından yardım gemisinde bulunan görevlilerle selamlaşarak iyi yolculuklar diledi.
(İHA)
Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) koordinesinde sivil toplum örgütlerinin katkılarıyla 5 bin 400 ton insani yardım taşıyan Şefkat Gemisi, Mersin Limanı’nda Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın katılımıyla düzenlenen törenle Yemen’in Aden kentine gönderildi. Yemen’de başlayan geçtiğimiz yılın Mart ayında başlayan iç savaşla birlikte yaşanan insani drama duyarsız kalmayan Türkiye, Başbakanlık AFAD’ın organize ettiği ‘Şefkat Gemisi’ ile Beşir Derneği, Deniz Feneri Derneği, Dosteli Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Hayrat Vakfı, İHH İnsan Hak ve Hürriyetleri Derneği, Türk Kızılayı ve Yeryüzü Doktorları Derneği’nin gıda ve ilaç yardımlarını Yemen’e ulaştıracak. Un, şeker, sıvı yağ, salça, makarna ve pirincin yanı sıra ilaç ve serumdan oluşan insani yardım Başbakanlık AFAD koordinasyonunda Yemen içinde yerinden edilenlere dağıtılacak.
Yardım gemisinin gönderilmesi dolayısıyla Mersin’e gelen Başbakan Yardımcısı Akdoğan, Mersin Limanı’nda düzenlenen törene katıldı. Akdoğan’a törende, Mersin Valisi Özdemir Çakacak, AFAD Başkanı Dr. Fuat Oktay, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz ve protokol üyeleri eşlik etti.
“BÜYÜK GÜÇLER VEKALET SAVAŞLARI YÜRÜTÜYORLAR AMA ISKALANAN İNSAN OLUYOR”
Törende konuşan Yalçın Akdoğan, bugün öğle saatlerinde Kilis’te Öncüpınar Sınır Kapısı’nda Suriyelilerin yaşadığı kampları ziyaret ettiğini söyledi. Kilis’te Elbeyli ve Öncüpınar olmak üzere iki kamp bulunduğunu belirten Akdoğan, bu kamplarda 40 bin Suriyelinin kaldığını bildirdi. Ancak, toplamda Kilis’te 127 bin Suriyeli olduğunu dile getiren Akdoğan, “Kilis’in merkez nüfusu 93 bin. Kendi nüfusunun üzerinde sığınmacı ağırlayan bir şehrimiz Kilis. Türkiye’de 2,6 milyon Suriyeliye ev sahipliği yapıyoruz” diye konuştu.
Ortadoğu’da çatışmalar, iç savaşlar, terör belası gibi birçok sıkıntı olduğuna işaret eden Akdoğan, bütün bu çalkantı içerisinde ciddi insani krizler yaşandığına dikkat çekti. Lübnan’dan Yemen’e, Irak’tan Suriye’ye kadar birçok ülkede ciddi insani krizler olduğunu kaydeden Akdoğan, tepkisini şu cümlelerle dile getirdi:
“Bütün bu olaylarda filler tepişiyor, arada başkaları eziliyor. Büyük güçler, ülkeler, devletler vekalet savaşları yürütüyorlar, bir nüfuz mücadelesi veriyorlar ama ıskalanan insan oluyor, kaybeden insan oluyor, hayatını kaybeden kadınlar oluyor, çocuklar oluyor. Bütün bu çekişmeler içerisinde ciddi insani dramlar var, trajediler var ve gerçekten büyük mağduriyetler yaşanıyor.”
“NİYE ŞİMDİ SESİNİZ ÇIKMAYA BAŞLADI?”
“Bütün bunlara karşı duyarsız kalmayan, kafasını çevirmeyen, ‘bana ne’ demeyen bir ülke var, o da Türkiye” diyen Akdoğan, Türk insanının, sivil toplumuyla devletiyle milletiyle bütün bu insani krizlere karşı ciddi bir duyarlılık ortaya koyduğunu vurguladı. Akdoğan, “Birileri dediği için değil, ‘aman ha’ desinler diye değil, sırf ahlaki duruşunun bir sonucu olarak, insani duyarlılığın bir sonucu olarak bütün bu insani krizlerde rol alıyoruz, devreye giriyoruz ve bir çaba ortaya koyuyoruz. Şimdi Avrupa’dan son dönemde sesler çıkmaya başladı göçmenlerle ilgili. Niye? Niye bugün? 4 yıldır, 5 yıldır böyle bir insani kriz var. Milyonlarca insan evini barkını terk etti, yüz binlerce insan öldü. Niye şimdi sesiniz çıkmaya başladı? Çünkü kendilerine yeni dokunmaya başladı. Oysa biz 4-5 yıldır milyonlarca insana kucağımızı açtık. Şimdi onlar ‘sınırları açın-açmayın’ kavgası veriyorlar. Önemli olan önce gönüllerin kapılarını açmak. Türkiye yıllardır gönüllerinin kapısını da açtı, sınır kapılarını da açtı ve bu insanları kucaklıyor, sahip çıkıyor, yardımcı oluyor” ifadelerini kullandı.
“GÖREVİ SADECE TÜRKİYE’YE AİT BİR GÖREV MİDİR?”
Türkiye’ye ‘kapıları açın’ denmesine de tepki gösteren Akdoğan, şunları söyledi:
“Şimdi birileri bir takım laflar ediyorlar, işte ‘insanlık görevidir, bunları almak lazım’. Biz insanlık görevi olarak bu kadar insana ev sahipliği yapıyoruz ve birileri dediği için yapmıyoruz. Peki, insanlık görevi sadece Türkiye’ye ait bir görev midir? Vicdanlı olmak, mesuliyet sahibi olmak sadece Türkiye’nin üzerine mi borçtur? Bu yüzden herkes bütün bu insani krizlerde elini taşın altına koymalıdır, bütün devletler, bütün ülkeler oradaki garibanlara, yetimlere, evsiz barksız kalan insanlara kucağını açmalıdır, yardım etmelidir. Türkiye yalnız bırakılmamalıdır. Evet biz büyük bir devletiz. Milyonlarca insana hiç maliyet hesabı yapmadan kucağımızı açtık ama Türkiye yalnız bırakılmamalı. Uluslararası dayanışma, yardımlaşma şart.”
“YEMEN’DE BÜYÜK BİR İNSANLIK DRAMİ YAŞANIYOR AMA HİÇ KİMSENİN UMURUNDA DEĞİL”
Irak’ta sorun olduğunda Türkiye’nin oraya giderek kamplar kurduğunu, Suriye melesi olduğunda hem sınır ötesinde hem içeride kamplar kurduğunu, Lübnan ve Yemen’de de yardım elini uzattığını belirten Akdoğan, Yemen’de yaşanan iç savaşa da dikkat çekerek, kimsenin oradaki insanlık dramını umursamamasını eleştirdi. Akdoğan, “Şimdi Yemen’e bir gemi gönderiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla bu hazırlıklar başlatılmıştı. Yıllardır orada ciddi sıkıntılar var. 7 bin insan hayatını kaybetti Yemen’de, 20 bine yakın insan yaralandı, 1,5 milyon civarında insan evini barkını terk etmek zorunda kaldı. Yemen’de büyük bir insanlık dramı yaşanıyor ama hiç kimse farkında değil, umurunda değil. Kimsenin gündemine gelmiyor. Peki, ne zaman gündeme gelecek, ne zaman birilerinin umurunda olacak? Orada yitip giden hayatlar ne zaman birilerinin umurunda olacak acaba?” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin Yemen’e ilk defa bu yardım gemisini göndermediğini, daha önce de AFAD koordinasyonunda 2013’te 6 milyon liralık gıda, ilaç, tıbbi yardım malzemesinin yanı sıra 30 ton ağırlığında sahra hastanesi tüm donanımlarıyla birlikte Yemen’e gönderildiğini anımsattı. Akdoğan, şöyle devam etti:
“2015’te 4 bin 400 gıda kolisi, 6 ton ilaç Yemen’e gönderildi. Bizim milletimiz, sivil toplum kuruluşlarımız bu meselede hiç duyarsız kalmadılar. Ve bugün Şefkat Gemisi’ni Aden’e yolcu edeceğiz. 6 bin tona yakın gıda malzemesi, ilaç ve yardım malzemesi var. Değeri 7 milyon dolar civarında. Buna katkıda bulunan bütün sivil toplum örgütlerine teşekkür ediyorum. Taşın altına elini kim koyarsa her zaman başımızın üzerinde yeri vardır, her zaman bunları takdirle anarız. Yemen dost ve kardeş bir ülkedir. Orada yaşanan sıkıntılar her zaman bizim gündemimizde oldu, her zaman Yemen’deki insanların yanında olmak için çaba gösterdik, bugün de Şefkat Gemisi’ni Aden’e yolcu ediyoruz. Yardım kampanyasının hayırlı olmasını, Şefkat Gemisi’nin Aden’e kazasız belasız gitmesini diliyorum. Bu Aden’e yapılan ilk insani yardımdır. İnşallah uluslararası toplumun dikkatini çekmiş, gündem oluşturmuş oluruz ve orada yaraların sarılmasına bir nebze de olsa da katkıda bulunmuş oluruz.”
Akdoğan, konuşmasının ardından yardım gemisinde bulunan görevlilerle selamlaşarak iyi yolculuklar diledi.
(İHA)
