DENİZLİ
Denizli'de, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Pamukkale Üniversitesindeki (PAÜ) yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında haklarında dava açılan eski rektör Hüseyin Bağcı'nın da aralarında olduğu 48'i tutuklu 115 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Denizli 5. Ağır Ceza Mahkemesince Denizli Kongre ve Kültür Merkezi'ndeki salonda görülen duruşmaya, sanıklar, avukatları ve yakınları katıldı.
Tanık eski PAÜ Genel Sekreteri Adnan Caner, 1982'de milli eğitimde şube müdürlüğüne kadar yükseldiğini, daha sonra üniversiteye geçtiğini anlattı. Burada personel şube müdürlüğü, fakülte sekreterliği ve genel sekreterlik yaptığını anlatan Caner, üç rektörle çalıştığını ifade etti.
Tutuklu sanık eski rektör Hüseyin Bağcı'nın 2011'de seçilmesinden sonra FETÖ'nün oluşturduğu konsensüs ayağının devreye girdiğini iddia eden Caner, şunları söyledi:
"Üniversitede sistematik olarak örgütlenmeye başladılar. Milliyetçi muhafazakar kesim olarak buna karşı çıktım. Kadrolaşma ile ilgili endişelerimi belirttim. Rektör Bağcı'yı ikaz ettim. Bağcı, rektör olduktan sonra FETÖ'cüler hemen icraata geçtiler. Rektör yardımcılığı, dekan, tıp fakültesi ve hastane döner sermaye işletmesiyle ilgili isimleri rektörün önüne koydular. Bağcı'nın kafasında kendine göre oluşturduğu bir isim listesi vardı. Ali Keskin ile Sebahattin Nas'ı rektör yardımcısı yaptı. Boş bıraktığı üçüncü rektör yardımcılığına 6 ay sonra FETÖ'nün Arnavutluk'taki Epoka Üniversitesi Rektörü olan Hasan Kaplan'ı atadı. Üniversitede paralel devlet yapılanmasının bu şekilde birinci ayağı oluşturulmuş oldu. İkinci ayağında tıp fakültesinde hastane başhekimliğine Uğur Koltuksuz, döner sermaye işletmesine de Yılmaz Kıroğlu getirildi. Örgütün genel sekreter adayından biri Kudret Gezer, diğeri de daha sonra gelecek Fatih Karaosmanoğlu idi. Kudret Gezer'i Tavas Meslek Yüksekokuluna müdür olarak atadı. Ben genel sekreter vekiliydim. FETÖ'nün çalışma esaslarına karşı çıktım, Hüseyin Bağcı ve Sebahattin Nas'a söyledim. Örgüt, üniversitede idari ve akademik yapılanmaya devam etti."
Hasan Kaplan'ın, rektör yardımcılığına gelir gelmez mali işlerin döndüğü, ihalelerin yürütüldüğü Yapı İşleri Daire Başkanlığını kendisine bağladığına dikkati çeken Caner, "Yapı İşleri Daire Başkanının sürgün edilmesinden sonra kendisi daireye vekalet etti. Yapı işleri ile ilgili yazılarda daire başkanı olarak yazdığı yazıları yine üst amir olarak kendisi imzalıyordu. Türkiye'de yazışmaları alt birimle üst birimin aynı kişi tarafından kendisi yazıp kendisi onayladığı tek örnektir." diye konuştu.
"FETÖ mali işleyişi ele geçirmişti"FETÖ'nün emriyle Konya Selçuk Üniversitesi Veterinerlik Fakültesinden Prof. Dr. Kenan Çoyan'ın 2012'de genel sekreterliğe getirildiğini dile getiren Caner, "Bizde Veterinerlik Fakültesi yoktu, kadro verilmesi için tıp fakültesi genetik bölümüne alındı. Böylelikle FETÖ'nün rektörlükteki sacayağı tamamlamış oldu. Çoyan, genel sekreter olduktan sonra beni devre dışı bıraktı, yaptığı işlemleri görmemem için bana sistemi kapattı. Kudret Gezer, Tavas Meslek Yükseokulu Müdürlüğünün yanı sıra paranın döndüğü yerlerden olan PAÜ Sürekli Eğitim Merkezi (PAÜSEM) Müdürlüğünü yürütüyor, PAÜSEM'den örgüte para aktarıyordu. FETÖ, döner sermaye yöneticiliği, PAÜSEM gibi parasal geliri olan yerlere yerleşerek üniversitede mali işleyişi ele geçirmişti. FETÖ, üniversite içerisinde kendisine karşı olanları barındırmıyordu." şeklinde konuştu.
Muhabir: Mustafa Dermencioğlu
dikGAZETE.com