Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığınca Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin yargı mensuplarına yönelik başlatılan soruşturmada gözaltına alındıktan sonra dün tutuklanan savcı M.E.Y'nin evinde ve savcılıktaki odasında yapılan aramada bazı belge ve dokümanlara el konuldu.
El konulanlar arasında M.E.Y'nin günlüğü de bulunuyor. Günlükte yer alan "16 Ocak 2014" tarihli "AKP-Cemaat gerilimi" başlıklı yazı ise FETÖ'nün, askeri vesayete ilişkin ilk hamlesini ve "17-25 Aralık Operasyonu" ile ortaya koyduğu planları gözler önüne seriyor.
"Kazanan cemaat olacak ve bu savaş çok acı bir sonla bitecek"
M.E.Y'nin günlüğünde yer alan "AKP-Cemaat gerilimi" başlıklı yazı şöyle:
"Kimin kazanacağı sorulacak ilk soru ve ne zaman kazanacağı ikinci önemli soru. İlk sorunun cevabı kesinlikle cemaat olacak. Nedeninin ilki AKP'den daha sıkı, aynı amaca hizmet eden daha karanlık tam anlamıyla bir örgüt olmaları. İkincisi, cemaatlerin mahiyetinden kaynaklı güç. Nakşibendi ve Kadiriler uzun yıllardır bu bölgedeler ve değişen devlet ve güç dengelerinden çok az etkilendiler. Üçüncüsü cemaatin deneyimli, sabırlı ve planlı olması, cemaat askeri vesayetle ilgili ilk hamlesini Ferhat Sarıkaya ile yaptı. Tepkiler ölçülüp, değerlendirmeler yapılıp sonraki yıllar sonra yapılabilir.
"Recep Tayyip Erdoğan yaşarsa cezaevine girecek, ölürse Bilal Erdoğan cezaevine girecek"
Bu ikinci sorunun da cevabı, uzun yıllar sürecek bu savaş belki soğuyacak ama bitmeyecek. Bu süre 4-5 yıl sürebilir ama kazanan cemaat olacak ve bu savaş çok acı bir sonla bitecek. Bence yaşarsa Başbakan (Recep Tayyip Erdoğan) cezaevine girecek, ölürse Bilal'in cezaevine girmesiyle sonuçlanacak. Bunu istemek ve kabullenmek zor. Cemaat samimi değil ve hedefi karanlık. Asıl soru, cemaatin nasıl tasfiye edileceği. Ondan sonra belki aydınlanma çağı ülkemiz için yaşanabilir."
dikGAZETE.com
