USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

FETÖ'nün 'mahrem imamlarının' iletişim yöntemleri iddianamede

FETÖ'nün TSK'daki mahrem yapılanmasına yönelik soruşturmada, eski üsteğmen Z.İ, mahrem imamların kod isimleri "halı sahacı, tüpçü" gibi adlarla kaydettiklerini anlattı.

FETÖ'nün 'mahrem imamlarının' iletişim yöntemleri iddianamede
06-11-2018 18:17
Google News

GAZİANTEP - Adsız Günebakan

Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığınca Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Türk Silahlı Kuvvetlerindeki (TSK) mahrem yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında 4 eski subay hakkında hazırlanan iddianamede, meslekten ihraç edilen üsteğmen Z.İ, mahrem imamlarla olan şifreli haberleşme yöntemlerini anlattı.

Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Organize Suçlar Bürosunca FETÖ'nün TSK'daki mahrem yapılanmasına yönelik yürütülen soruşturma kapsamında, kent merkezinde "mahrem imam" tarafından kullanılan 42 ankesörlü telefon belirlendi.

Ankesörlü telefonlardan mahrem imamlarca arandığı belirlenen askerlere yönelik operasyonlarda gözaltına alınan ve etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan örgüt mensuplarının ifadeleri, FETÖ'nün kripto bölge yapılanmasını deşifre etti.

Bu kapsamda 4 eski subay hakkında hazırlanan ve 8. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, örgütün TSK'da hücresel mahrem yapılanma içinde olması nedeniyle gizliliğe son derece uyulduğu belirtildi.

İletişimin tespitinin engellenmesi amacıyla örgüt mensubu askerlerin kontörlü telefondan arandığı, çok fazla isim zikretmeden devre arkadaşı gibi muhabbet edildiği vurgulanan iddianamede, etkin pişmanlık hükümleri kapsamında paylaştığı bilgiler nedeniyle tutuksuz yargılanan eski üsteğmen Z.İ'nin ifadesine de yer verildi.

Örgütle lise yıllarında tanıştığını bildiren Z.İ, 5. Zırhlı Tugay Komutanlığına atandığında kendisini sabit hattan Gaziantep'in alan koduyla arayan "Zeki" adlı kişinin, daha önce kendisinden sorumlu şahsın selamını ileterek görüşmek istediğini anlattı.

"Toplantılarda telefonlar alınırdı"

Zeki'nin üstünde "Casim" kod isimli kişi olduğuna işaret eden Z.İ, şu bilgileri paylaştı:

"Zeki ilk buluşmamızda beni Karataş semtinde bir eve götürdü. Dairede üsteğmen O.U. (tutuklu) oturuyordu. Beni tanıştırarak 'Artık burada O.U. ile birlikte kalacaksın.' dedi. Bu evde yaklaşık 2 yıl kaldık. Zeki bu eve 2-3 haftada bir geliyordu. Dini ve örgütsel sohbetler veriyordu. Bu toplantılarda ve daha önce benden sorumlu olan şahısların yapmış olduğu sohbetlerde, tedbir amaçlı kendimize ait telefonlar alınır, içerisinden hatlar çıkartılır ve diğer odaya konulurdu."

Z.İ, mahrem imamların sorumlu oldukları askerlerin telefonlarını farklı isimlerle kaydettiğine dikkati çekerek, "Bana 'Zeko' kod ismini vermişlerdi. Casim ve Zeki bizlerin telefon numarasını tedbir ve gizlilik amaçlı kendi telefonlarına 'halı sahacı Zeko', 'tüpçü Zeko' diye ve telefon numaralarımızın son iki rakamını 99'a tamamlayarak kaydederlerdi. Bize de kendi numaralarını yine aynı yöntemle son iki rakamını 99'a tamamlayarak bir kağıda yazıp verirlerdi." ifadelerini kullandı.

Toplantıların bilgisinin de şifrelenerek aktarıldığını belirten Z.İ, şunları kaydetti:

"Toplantıları gizlemek amacıyla cep telefonlarından yapılan görüşmelerde sohbet veya toplantı kelimeleri kullanılmaz, bunun yerine 'halı saha maçı var, akşam yemek yiyelim' gibi şifreler kullanılırdı. Hatta bir keresinde O.U, beni cep telefonundan arayarak 'Kanka napıyorsun, akşam kızlar gelecek.' demişti. Kızlar olarak bahsedilen kelime aslında toplantı ve sohbetti. Toplantı yapılacak yerdeki şahıs kapıyı ve telefonları açmazsa kapının tokmak kısmına bir ip, peçete veya kağıt bırakılarak, 'geldik, yoktun' anlamını içeren mesaj bırakırlardı."

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ