Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin komuta merkezi olan Akıncı Üssü’ndeki eylemlere ilişkin açılan davanın üçüncü celsesi tamamlandı. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Cezaevi Kampüsündeki duruşma salonunda görülen davanın öğleden sonraki kısmında, darbe girişiminin beş numaralı ismi olduğu belirtilen Nurettin Oruç savunma yaptı.
"ASIL DARBE BANA OLDU"
Oruç, bir müddet MEB’de öğretmenlik yaptığını, ardından bu meslekten istifa edip film şirketinde çalışmaya başladığını söyledi. Birçok proje gerçekleştirdiklerini anlatan Oruç, "15 Temmuz’dan öncede bir proje için çalışmalar yapıyorduk. Darbe girişimi nedeniyle proje tamamlanamadı. Asıl darbe bana oldu, 15 Temmuz’da film koptu" ifadelerini kullandı.
İddia edildiği gibi FETÖ yöneticisi olmadığını, darbe girişimi yönetmediğini öne süren Oruç, bunu ispat edecek delillerin de bulunmadığını savundu.
"MONTAJ YAPMAK ÇOK ZOR DEĞİL"
Oruç, iddia edilen darbe toplantıları sırasında ABD’ye gidip gelmediğini, yaptığı seyahatlerin iş için olduğunu öne sürerek, Mart ve Haziran ayında 3 kez işiyle alakalı olarak düzenlenen fuar ve festivallere gittiğini savundu. Oruç, Akıncı Üssü’nde kendisiyle ilgili görüntünün olmadığını, iddianamede bir adet fotoğrafın bulunduğu, onun da kendisi olduğundan tam emin olmadığını belirterek, "Bir yapımcı olarak bakmam lazım. Montaj yapmak çok zor değil" dedi.
"KAZAN’A BELGESEL İÇİN GİTTİM"
Darbe girişiminin ertesi günü olan 16 Temmuz’da Kahramankazan’a 40-50 yıllık geleneği olan bir konunun belgeselini çekmek istediği için gittiğini sözlerine ekleyen Oruç, "Hayvan yetiştiriciliğinin üreticiden, tüketiciye ulaşması serüveni ile ilgili bir konuydu bu. Kahramankazan yolu üzerindeki bir lokantaya çok gittim. Orada konuşurken bu proje aklıma gelmişti. O gün saat 08.00 sıralarında Kazan’a iki araçla ulaştım. Daha sonra köye gitmek için bir araca bindim. Araç beni bir yerde bıraktı, köye doğru yürürken jandarma beni yakaladı. Adil Öksüz olayı aydınlatılmadıkça bu olay karanlıkta kalacaktır. Gerçeklerin ortaya çıkması için karanlıkta kalan noktalar aydınlatılmalıdır. Gerçeklerin bir an önce gün yüzüne çıkartılması gerekiyor" diye konuştu.
Oruç’un savunmasının tamamlanmasının ardından çapraz sorgusuna geçildi. Mahkeme Başkanı Selfet Giray, sanık Oruç’a, "Darbe girişiminin olduğunu görüyorsun, vahim olaylar yaşanıyor. Sen 16 Temmuz sabahı saat 08.00’da kalkıyorsun ve böyle riskli bir işe neden kalkışıyorsun?" sorusunu yöneltti. Oruç, "Benim meslektaşlarım zaten oradaydı ve çalışıyorlardı. Kameramanlar, muhabirler. Benim de gitmem normal" cevabını verdi.
BAŞKAN SORDU, ORUÇ CEVAP VEREMEDİ
Giray’ın, "Neden kendi aracını ya da şirketin aracını kullanmıyorsun ve neden şirketten kimse yok? Böyle bir günde otostop yaparak ya da otobüsle böyle bir şeye kalkışmak risk değil mi?" şeklindeki sorusuna Oruç cevap veremedi.
FOTOĞRAFLAR BENZİYOR AMA O DEĞİL
Giray, Oruç’un Akıncı Üssü’ndeki 143. Filo’da güvenlik kameralarına yansıyan görüntülerini duruşma salonundaki dev ekrana yansıttı. Fotoğraflara bakan Oruç, "Bana kısmen benziyor ama ben değilim. Çünkü ben orada değildim. Diğer fotoğraf da bana benziyor ama o da ben değilim" yalanına sarıldı.
ORUÇ’A GÖRE BUNLAR HEP MONTAJ
Başkan Giray’ın, "Kemal Batmaz, Harun Biniş ve siz gösterilen fotoğraflara benziyor diyorsunuz. Bu nasıl bir tesadüf?" diye sorması üzerine Oruç, "Bana kurulmuş bir komplo bu. Böyle görüntülere ürün yerleştirmek, kişi yerleştirmek çok basit. Sanki Ergenekon ve Balyoz sürecini yeniden yaşıyor gibiyiz" karşılığını verdi.
"HAZIR ORADA YAKALANMIŞ BİR ADAM, KOY KAZANA GİTSİN"
Giray, "Sürekli buna senaryo diyorsun. Peki bu senaryoyu yazan adamlar senin oraya geleceğini nereden biliyordu da seni oyuna dahil etti?" şeklinde soru yöneltti. Oruç ise, "En başından planlanmış değil bu. Reklamlar yapıldıktan sonra taşlar yerine koyuldu" dedi.
Duruşmanın bugünkü celsesi tamamlandı. Yarın Nurettin Oruç’un çapraz sorgusuna devam edilecek.
Abdullah Sarıca
dikGAZETE.com