USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Çevre-Hayat

Fazla kilolarından kurtulup bağışladığı karaciğeriyle ağabeyini hayata bağladı

Diyarbakır'da karaciğer yetmezliği teşhisi konulan Ferzende Keser, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde kız kardeşi Mülkiye Keser'den alınan karaciğer dokusunun nakledilmesiyle sağlığına kavuştu.

Fazla kilolarından kurtulup bağışladığı karaciğeriyle ağabeyini hayata bağladı
23-09-2024 15:12
Google News
Diyarbakır

Diyarbakır'da karaciğer yetmezliği teşhisi konulan 53 yaşındaki Ferzende Keser, fazla kilolarından kurtularak donör olan 33 yaşındaki kız kardeşi Mülkiye Keser'in bağışladığı karaciğer dokusuyla hayata tutundu.

6 çocuk babası Ferzende Keser'e gittiği hastanede yapılan tetkiklerde siroz tanısı konuldu.

Rahatsızlığının ilerlemesi üzerine yaklaşık 3 ay önce Dicle Üniversitesi (DÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi'ne başvuran Keser'in karaciğerinde kitle tespit edildi.

Karaciğer nakli olması gerektiği belirtilen Keser için donör arayışına girildi.

Ağabeyine donör olmak isteyen kız kardeş Mülkiye Keser'in karaciğerinde yağlanma tespit edilince kendisine nakil için kilo vermesi gerektiği iletildi.

Mülkiye Keser, ağabeyini hayata bağlamak için doktorların da desteğiyle 2,5 ayda 12 kilo verdi.

Keser'den alınan karaciğer dokusu, ağabeyi Ferzende Keser'e yaklaşık 10 saat süren ve başarıyla geçen cerrahi müdahaleyle nakledildi.

"Kız kardeşim karaciğerini vermeseydi yaşamam zor olacaktı"

Sağlığına kavuşan Ferzende Keser, AA muhabirine, kız kardeşinden nakledilen karaciğer dokusuyla hayatta olduğunu söyledi.

"Daha önce gittiğim hastanede bana siroz tanısı konuldu, ilaç yazıldı. İlaçlar beni rahatsız etmeye başladı. Rahatsızlanınca buraya geldim. Film çekildi. Doktorlar geç kaldığımı, karaciğer nakli olmam gerektiğini söyledi. Kız kardeşim bana karaciğerini verdi, çok mutlu oldum. Allah razı olsun herkesten, doktorlarımızdan." diyen Keser, ameliyatın çok başarılı geçtiğini belirtti.

Kardeşine ve kendisine hastanede çok iyi bakıldığını anlatan Keser, çok iyi hissettiklerini ifade etti.

Keser, "Kız kardeşim karaciğerini vermeseydi ve doktorlar nakil yapmasaydı yaşamam zor olacaktı. Şu an çok mutluyum, kardeşim ve ben, ikimiz de iyiyiz." dedi.

"Sabah akşam spor salonuna gittim, ağabeyim için 12 kilo verdim"

Mülkiye Keser, ağabeyine nakil gerektiğini öğrenince hiç düşünmeden donör olmak istediğini belirtti.

Yapılan tetkiklerde ağabeyiyle dokularının uyuştuğunun belirlendiğini anlatan Keser, şunları söyledi:

"Ağabeyim bana 'Karaciğerini ver.' demedi, kendi rızamla vermek istedim. Karaciğerimde yağ oranı biraz fazlaydı. 2,5 ayda mücadele ettim, sabah akşam spor salonuna gittim, ağabeyim için 12 kilo verdim. Ameliyatımız yapıldı. Çok şükür, ben de ağabeyim de çok iyiyiz. Allah hepsinden razı olsun. Ağabeyime karaciğerimi verdiğim için çok mutluyum. Allah onu çocuklarının başından eksik etmesin. İyi ki de vermişim, hiç pişman değilim. Değil ağabeyim, kim olursa olsun yine karaciğerimi verirdim."

"Başka bir tedavi şansı yoktu"

DÜ Tıp Fakültesi Hastanesi Organ Nakli Sorumlusu Doç. Dr. Murat Sevmiş de hastaya yapılan tetkikler sonucu karaciğer yetmezliği teşhisi koyduklarını söyledi.

Hastanın karaciğerinde tümör oluştuğunu tespit ettiklerini anlatan Sevmiş, ülkede kadavradan naklin az olduğunu, canlı verici bulmakta da güçlük yaşadıklarını ifade etti.

Sevmiş, Ferzende Keser'e de önce uygun bir donör bulamadıklarını dile getirerek, kız kardeşinin donör olmak istediğini kaydetti.

"Kız kardeşi çok yoğun bir çaba içine girdi. 2,5 ayda 12 kilo vererek karaciğer yağlanması azaldı. O şekilde donör olarak tercih ettik. İkisinin de ameliyatı iyi geçti. Mülkiye Hanım çabasıyla örnek teşkil etti." ifadelerini kullanan Sevmiş, bu sayede Ferzende Keser'in hem hastalığından kurtulduğunu hem de hayata tutunduğunu söyledi.

Sevmiş, Ferzende Keser'in nakilden önceki sağlık durumuna ilişkin şu bilgileri verdi:

"Siroz hastalığına bağlı karaciğerinde bulunan nodül tümöre dönüşmüştü. Erken ameliyat olmasa tümörün ilerlemesine bağlı nakil şansını da kaybediyordu. Hızlı davranmak zorunda kaldık. Vericinin de çabasıyla 3 ay içinde nakil sürecine girdik. Hastalığı tümörden dolayı aciliyet gerektiriyordu. Başka bir tedavi şansı yoktu. Aksi takdirde hasta hayatını kaybedecekti."

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ