İSTANBUL(AA) - Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre, Türkiye'de uzun yıllar eylül ayı ortalama sıcaklığı 20,5 derece olarak ölçüldü. Bu yıl havaların sıcak geçmesinden dolayı ortalama eylül ayı sıcaklığı 3,4 derece artarak 23,9 derece oldu.
Eylül ayında Türkiye'nin birçok yerinde hava sıcaklığı mevsim normallerinin üzerinde kayıtlara geçti. Geçen ay Türkiye'nin 93 merkezinde sıcaklık uzun yıllar ortalamalarının üzerinden gerçekleşerek ekstrem değerlerine ulaştı.
Geçen ay en çok ekstrem sıcaklık rekoru Yumurtalık, Boyabat, Osmaniye, Kozan ve İslahiye'de kırıldı.
"Kuraklık sinsi bir felakettir"İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Duran Şahin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, küresel iklim değişikliğinin inkar edilemez olduğunu söyledi.
Şahin, iklimin uzun yıllara dayalı bölgesel atmosferik normalleri, hava durumunun ise kısa süreli yaşanan atmosferik olayları ele aldığını anlattı.
İklimi belirlemek için kabul edilen zaman aralığının yaklaşık otuz yıl olduğunu dile getiren Şahin, şöyle devam etti:
"Otuz yıl içerisinde 360 ay bulunmaktadır ve bir aylık değişimleri iklim değişikliği kaynaklı ifade etmek doğru bir yaklaşım olmadığı gibi 1/360’da yani aylık büyüklükler de iklimin genel davranışını kısa vadede değiştirmeyecektir. Geçen birkaç ay süresince ülkemizde ciddi bir kuraklık süreci yaşanmıştır ve bu durumu doğrudan iklim değişikliğine bağlamak iklimi bilmemek anlamına gelmektedir. Kuraklık tarih boyunca gözlemlenmiş bir meteorolojik afet olmakla birlikte küresel iklim değişikliği sürecinde etkisinin artması beklenmektedir. Kuraklık sinsi bir felakettir fakat oluşmaya başladıktan sonra belirtileri ortaya çıktıkça bazı tedbirler alınabilir. Bu tedbirler sonucunda etkileri en aza indirgenebilir."
"Eylül ayında yaşanan ekstrem sıcaklığı doğrudan iklim değişikliğine bağlamak eksik yaklaşım"Türkiye'yi geçen ağustos ve eylül aylarında etkileyen sistemlerin Kuzey Afrika ve Orta Doğu kaynaklı olduğunu aktaran Şahin, Kuzey Afrika ve Orta Doğu üzerinden etkili olan hava kütlelerinin doğaları gereği sıcak ve kurak olacağını dile getirdi.
Şahin, eylül ayında yaşanan sıcaklığı iklim değişikliğine bağlamanın eksik bir düşünce olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Ağustos ve eylülde yaşanan meteorolojik kuraklık, ekstrem sıcaklıklarda rekorların kırılmasına ve aynı zamanda su kaynaklarının azalmasına yol açmış olmasına rağmen henüz tarımsal etkiden söz etmek için erkendir. Umarım kısa zamanda yağışlar başlar ve mevsim normallerine döneriz. Eylül 2020'deki ekstrem sıcaklık rekorları, Kuzey Afrika ve Orta Doğu kaynaklı sıcak hava kütlelerinden dolayı gerçekleşmiştir.
Ama bu ekstrem sıcaklık doğrudan 'iklim değişikliği kaynaklıdır' demek eksik bir yaklaşımdır. Önümüzdeki yıllarda, bu tür sıcak hava dalgalarıyla birlikte iklim değişikliğinin etkilerinin daha derin olması da beklenmektedir. Yapılması önerilen, kısa ve orta zaman planlamasında kuraklıkla mücadele, orta ve uzun vade için de iklim değişikliğiyle mücadeledir."