Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın "hodri meydan, ispat et" çağrısına kulak tıkayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Altın kaplama klozet" iddiasını tekrarladı.
Seçim çalışmaları kapsamında Sinop’a gelen CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Uğur Mumcu Meydanı’nda düzenlenen mitingde konuştu. Konuşmasının tamamında hükümete yüklenen Kılıçdaroğlu, Sinoplulardan 7 Haziran seçimlerinde destek istedi.
Emeklilere ikramiye sözünü Sinop’ta yineleyen Kılıçdaroğlu, "11 milyon emekli kardeşimden 8 milyonu ayda bin liranın altında emekli maaşı alıyor. Miting meydanlarında senin hakkını savunan benim. Refahı topluma yayacağız. Ramazan, Kurban bayramında torunlarından kaçmanı, saklanmanı istemiyorum. Kurban bayramında helalinden bir kurban alıp kesmeni istiyorum. Onlar bana emekliye ikramiyeyi nasıl vereceğimi soruyorlar. 11 milyon emekli kardeşim sandığa gidecek ve oyunu CHP’ye verecek. ‘Parayı nereden bulacaksın’ diyorlar. Kaçak sarayını, yandaşına, gemilere para var. Emekliye gelince para yok. Emekli kardeşim mademki sana gelince para yok, sen de 7 Haziran’da diyeceksin ki kusura bakma kardeşim sana oy yok. Unutma emekli kardeşim bu ülkenin sana vefa borcu var. Bu ülkenin büyümesinde kalkınmasında senin emeğin, alın terin var" diye konuştu.
"YOL VE KÖPRÜ YAPMAYAN HÜKÜMET Mİ VAR"
Kendisinin ekonomide tecrübeli olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, "Yıllarımı bu işe harcadım. 27.5 yılımı bu işe harcadım. Bütün emekli kardeşim, aldığımız aylığın Ramazan, Kurban bayramında birer maaş ikramiyeyi alacaksınız. Milletvekili emeklileri ikramiye alamayacak. Diyorlar ki ‘esnafa, emekliye parayı verince ne olacak?’ Kim kazanacak esnaf kazanacak, herkes kazanacak. Sadece ve sadece hortumcular kaybedecek. Onlara üzülüyorlar, hortumcuya para kalmayacak diye. Bunlar devleti de yönetemiyorlar. Birisi çıktı diyor ki, ’hazineyi doldurduk, paramız var. Kılıçdaroğlu gelip, bunu dağıtacak’ Maliye Bakanı da diyor ki, ’yahu kasada para yok nereye dağıtacak.’ İkisi de yanlış. Bu ülke zengin ülkedir. Kaynakları olan bir ülkedir. Hiç kimse endişe etmesin. Sözüm söz o kaçak saraya bağlanan bütün hortumları keseceğim ve emekliye vereceğim. Asgari ücreti bin 500 TL yapacağım dedim. Ona da kıyameti kopartıyorlar ve gidiyorlar, iş verenlere beni ihbar ediyorlar. Onlar da biliyorlar ki bin 500 makul bir para ve itiraz etmiyorlar. 949 TL asgari ücret. O rakamı da benden öğreniyorlar. Dedim ya onlar halktan koptular. Bin 500 TL asgari ücret dediğim zaman, çıktı Maliye Bakanı ’Asgari ücreti bin 50 liraya çıkarttığın zaman bu işçi için bir zulümdür.’ Lafa bak. Sevgili Sinoplular o beyefendi ayda 14 bin TL alıyor. Sen 14 bini alırken zulüm değil de işçiye bin 500 verirken mi zulüm oluyor. Verdiğim her sözün arkasında duracağım. Hiç endişe etmeyin. ‘Para, kaynak yok’ diyorlar, bu ülkenin kaynağı ve parası var. Konya’dan küçük bir Hollanda 120 milyon dolar tarım ürünü ihraç edebiliyorsa, devasa bir Türkiye yıllık tarım ürünü ihracatında 12 milyon dolara sıkışmışsa, bir sorunumuz var demektir. Neyimiz eksik? Güneş toprak, çiftçi mi eksik. Her şey var. Eksik olan namuslu siyaset, dürüst siyaset. Siyaseti zenginleşme aracı olarak görmedik. Siyaset halka hesap vermektir. Siyaset halkın sorunlarını çözmektir. Çıkıyorlar oy istiyorlar. Hangi yüzle oy istiyorlar vallahi şaşıyorum. Yol yaptık, köprü yaptık diyorlar. Yahu yol ve köprü yapmayan hükümet mi var? Hangi ülkeye gidersek gidelim, hükümetin görevi şudur: Yoksulluk var mı, giderdin mi, gideremedin. Sen görevini yapmamışsın kardeşim. Altın kaplama klozette oturacaksın ‘ben milletin iradesini temsil ediyorum’ diyeceksin. Şimdi tutturmuşlar ‘biz mağduruz’ diyorlar. ‘Ben kefeni giydim’ diyor. Neden kefeni giydin, uçak dedin, yat dedin aldın" şeklinde konuştu.
(İHA)