ANKARA
CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye ekonomisinde bir türbülansın yaşandığını, döviz kurlarının hızla yükseldiğini söyledi.
Dünyada yaşanan önemli gelişmelerin, Türkiye'yi de etkilediğini belirten Erdoğdu, "Türkiye'deki işler, dünyadaki işlerden daha kötüye gitmektedir. Döviz kurunda son bir ay içerisinde yüzde 6,4, OHAL'in ilan edildiği andan itibaren de yüzde 27'lik bir kayıp söz konusudur. Dünyanın diğer para birimleriyle Türk lirasını karşılaştırdığımızda, Türk lirası daha hızlı erimektedir. Şu an itibarıyla Rus rublesinde de benzer bir durum söz konusu." ifadesini kullandı.
İktidarın, piyasadaki durgunluğu aşmak için teşvik paketi açıkladığını hatırlatan Erdoğdu, "Son 10 yılda 7 istikrar, 26 teşvik paketi açıklandı. Ne işe yaradı bunlar? 6 milyon işsizimiz, 16 milyon yoksulumuz var. Faiz, enflasyon, işsizlik çift haneli. Hem cari açık hem bütçe açığı veriyoruz. Yeni açıklanan teşvik paketi, sadece seçilmiş, belirli şirketlere kamu kaynaklarının aktarılması mantığına dayanıyor. Kayırmacılığa, kamu kaynaklarının heba edilmesine ve yolsuzluk riskine açık bir teşvik paketidir bu." diye konuştu.
Erdoğdu, büyük şirketlerin bankalarla yeniden yapılandırma görüşmeleri yaptığının altını çizerek, bütün teşvik paketlerinin sermaye çevrelerine göre açıklandığını, dar gelirli halkın, emeklinin, çiftçinin, esnafın da teşvik edilmesi gerektiğini söyledi.
"Bugün Türkiye'de yaşadığımız bu türbülans, tarihte görülmemiş bir ekonomik krize dönebilir." iddiasında bulunan Aykut Erdoğdu, şunları kaydetti:
"Eğer bu ülkenin ekonomisini düzeltmek istiyorsak ilk yapacağımız şey OHAL'i kaldırmaktır. OHAL bu ülkede işsizlik, açlık, döviz kurlarının patlaması, faizin yükselmesi demektir. Eğer ekonomide bir düzelme isteniyorsa derhal OHAL kaldırılmalıdır. Bugün OHAL kaldırılsın, bir aylık bir süre içerisinde faizler 5 puan kadar, kur 3,5 lira seviyesine inecektir. Bir ekonomik paket açıklanacaksa birinci maddesi 'OHAL'in kaldırılması' olmalıdır. Diğer bir sorun da tek adama dayalı başkanlık sistemi. Bu bütün sermaye, emek çevrelerini, ekonomik karar alma birimlerini ürkütmektedir. Eğer Türkiye'de ekonomide bir normalleşme bekliyorsak kuvvetler ayrılığına dayalı parlamenter sisteme geçmek zorundayız. Yargı bağımsızlığı ve hukuk güvenliği sağlanmalıdır. Demokrasi, eşitlik, özgürlük ve kardeşlik yoksa fakirlik, geçim sıkıntısı, icra ve iflas vardır."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com