İZMİR
Aşkı ve neşeyi anlatan 7 dakikalık bir film çeken İzmir Down Sendromu Derneği üyesi gençler, hayatın her alanında var olduklarını gösterebilmek, down sendromu hakkında farkındalık yaratabilmek amacıyla yine sahne hazırlığı yapıyor.
Mavişehir'deki bir alışveriş merkezinde bulunan İyilik Atölyesi'nde her hafta buluşan 20 down sendromlu, tiyatro eğitmeni eşliğinde drama öğreniyor.
Uşak ve Yaşar üniversitelerinden akademisyenlerin iş birliğiyle eylül ayında bir müzikal sahnelemeye hazırlanan İzmir'deki down sendromlular, oyunlarda öğretmen, öğrenci, müdür, veli ya da günün konusuna uygun rollere bürünüyor.
Gençlerin AB projesi kapsamındaki bu hazırlıklarının diğer down sendromlulara ve ailelerine umut vermesi amacıyla bir belgesel haline getirilmesi planlanıyor.
2019'da Floransa'da sahnelenecek...
Projenin koordinatörü Uşak Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Meral Özçınar, Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde hayata geçirilen In Orchestra Projesi'nde İtalya'dan bir müzik okulu, bir orkestra, kamu yararı güden sivil toplum kuruluşu, Fransa'dan da bir rehabilitasyon merkezinin yer aldığını belirtti.
Amaçlarının organik beyin hasarları bulunan ya da psikolojik bozukluk nedeniyle yetersizlik yaşayan gençlerin "sessizliklerinin arkasındaki ışığı sanat yoluyla anlamlandırmak" olduğunu vurgulayan Özçınar, şu bilgileri verdi:
"Biz Türkiye'deki çalışmada drama ve film terapi üzerinde yoğunlaşıyoruz. İletişimin tek yolu konuşmak değildir, bedenimizi de sanatı da iletişim için kullanabiliriz. Bir oyunla projeye dahil olmak istedik. 2018 yılının eylül ayında çalışmayı tamamlayacağız. Floransa'daki büyük festivalde de 2019 yılında sahneleyeceğiz."
Hepsi başrol oynayacak...
Projenin danışmanlığını üstlenen Yaşar Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Öğretim Görevlisi Kerem Kaban, sanat terapiyi kullanarak ortaya çıkaracakları müzikalde ulusal motifleri kullanacaklarını dile getirdi.
Müzikal konusunu tam olarak belirlemediklerini ancak İtalyanca ve Fransızca şarkıları banttan seslendirmeyi planladıklarını kaydeden Kaban, "Masallardan ve efsanelerden yola çıkmayı amaçlıyoruz. Arkadaşlarımızın yeteneklerini ortaya çıkaracağız, hepsi başrol oynayacak. Projenin şu aşamasında terapi sürecini yaşıyoruz. İlerleyen aşamalarda kostüm ve müzik seçimine geçeceğiz." dedi.
Down sendromlu bireylerin yazdığı, oynadığı ve çektiği "Güneşli Günlerde Aşkı Düşünmek" adlı filmin de yönetmenliğini 2 yıl önce üstlendiğini anımsatan Kaban, "Ben de onlardan çok şey öğreniyorum." dedi.
- "Bizi izlemeye devam edin" çağrısı...
Down sendromlulardan Bora Kırlıoğlu, drama ve müzikal çalışmalarının kendilerini çok heyecanlandırdığını söyleyerek, duygularını şöyle anlattı:
"Çok güzel oyun oynuyoruz. Bugün bir sınıfı canlandırdık hocamızla beraber. İnşallah İtalya'ya, Fransa'ya da gideceğiz. Belki ödül bile alabiliriz. Tiyatro yapmak bize çok mutluluk veriyor, büyük heyecan yaşatıyor. Buraya gelirken kalbimiz atıyor, çok heyecanlanıyoruz. Daha önce film yapmıştık, şimdi de bomba gibi geliyoruz."
Grupta yer alan bir diğer down sendromlu Deniz Ayçe Karagöz ise "Güneşli Günlerde Aşkı Düşünmek" filmiyle gurur duyduklarını ve hayatın içinde olmayı sürdüreceklerini dile getirdi.
"Bize destek verildikten sonra birçok şeyi yapabiliriz." ifadelerini kullanan Karagöz, herkesi çalışmalarını izlemeye davet etti.
Kaynak: AA
.
dikGAZETE.com