Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu, Türkiye’de 2,2 milyon Suriyelinin yaşadığına dikkat çekerek, “Bu insanlar hayatta kalmak için memleketlerini bırakıp kendilerine bir kurtuluş yolu bulmaya çalışıyorlar. Bunlara yardım etmek bizim öncelikle insanlık görevimiz, bu konuda kimseden takdir beklemiyoruz. Bunu yapamaya devam edeceğiz” dedi.
Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu, Avusturya Dışişleri, Avrupa ve Uyum Bakanı Sebastian Kurz ile görüştü.
Görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında açıklamalarda bulunan Bakan Sinirlioğlu, “Avusturya ile Türkiye tarihten gelen bir dostluğa ve yakınlık ilişkilerine sahiptir. Bugün ki görüşmelerimizde ikili ilişkilerimiz ele aldık. Aynı manada her iki ülkenin gündeminde yer alan düzensiz göç, mülteci krizi ve bunun nedenleri üzerinde geniş bir şekilde durduk. Avusturya son dönemde mülteci krizinden etkilenen ülkelerin başında gelmektedir. Bu krizin nedenlerine baktığımızda öncelikle ve ağırlıkla olarak Türkiye’nin Güney’in deki durum üzerinde durmak gerekiyor. Suriye’de ki iç savaş ve onun yansımaları mülteci krizin son dönemde kazandığı boyutu temel nedenleri arasında. Türkiye bugün toplam 70 milyon olan mülteci sayısı içinde en yüksek sayıda mülteciyi barındıran ülke olarak öne çıkıyor” diye konuştu.
"KİMSEDEN TAKDİR BEKLEMİYORUZ"
Türkiye’de 2,2 milyon Suriyeli sığınmacı bulunduğuna dikkat çeken Sinirlioğlu, “Kamplarda yaşayan Suriyeliler için Türkiye’nin yaptığı harcama 7,6 milyar dolardır. Bu insanlar hayatta kalmak için memleketlerini bırakıp kendilerine bir kurtuluş yolu bulmaya çalışıyorlar. Bunlara yardım etmek bizim öncelikle insanlık görevimiz, bu konuda kimseden takdir beklemiyoruz. Bunu yapamaya devam edeceğiz. Bu sorunla baş edebilmek için bu sorunların nedenleri üzerinde gerekli siyasi adımlar üzerinde hep birlikte çalışmalıyız. Önümüzdeki günlerde birlikte Avrupa Birliği, ABD ile Avusturya çalışmalar devam edecek. Umuda yaptıkları yolculukta hayatları kaybetmeleri insanlık vicdanıyla bağdaşmaz” ifadelerini kullandı.
"ESAD HAKKINDAKİ HÜKMÜ SURİYE HALKI VERMİŞTİR"
Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Sinirlioğlu, Esad bir ortak olabilir mi? sorusuna, “Türkiye uluslararası hukuk çerçevesinde hukukun uygun adımlar atmaktadır. Yasa dışı göçün durdurulması için hukuk zemininde gerekli tedbirleri almıştır ve alınmaya da devam edecektir. Bunu yaparken şuraya ya da buraya göç akımını durdurmaktan ziyade bu insanların umuda yolculuklarında insan kaçaklarının elinde telef olmasına mani olmaktır. Hedefimiz ve önceliğimiz. Buna karşı Türkiye elinden geleni yapmaktadır. Bu yıl içinde 53 binden fazla mülteciyi denizde kurtardık. Çabalarımız devam edecek. Bu insanlar öyle çaresiz ki sadece kendilerinin değil çocuklarının da hayatlarını tehlikeye atarak denize açılıyorlar. Bunu tamamen önlemek mümkün değil. Esad bir ortak olabilir mi? diye sordunuz. Esad bu sorunun temel sebebidir. Esad hakkında ki hükmü Suriye halkı vermiştir” cevabını verdi.
(İHA)
Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu, Avusturya Dışişleri, Avrupa ve Uyum Bakanı Sebastian Kurz ile görüştü.
Görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında açıklamalarda bulunan Bakan Sinirlioğlu, “Avusturya ile Türkiye tarihten gelen bir dostluğa ve yakınlık ilişkilerine sahiptir. Bugün ki görüşmelerimizde ikili ilişkilerimiz ele aldık. Aynı manada her iki ülkenin gündeminde yer alan düzensiz göç, mülteci krizi ve bunun nedenleri üzerinde geniş bir şekilde durduk. Avusturya son dönemde mülteci krizinden etkilenen ülkelerin başında gelmektedir. Bu krizin nedenlerine baktığımızda öncelikle ve ağırlıkla olarak Türkiye’nin Güney’in deki durum üzerinde durmak gerekiyor. Suriye’de ki iç savaş ve onun yansımaları mülteci krizin son dönemde kazandığı boyutu temel nedenleri arasında. Türkiye bugün toplam 70 milyon olan mülteci sayısı içinde en yüksek sayıda mülteciyi barındıran ülke olarak öne çıkıyor” diye konuştu.
"KİMSEDEN TAKDİR BEKLEMİYORUZ"
Türkiye’de 2,2 milyon Suriyeli sığınmacı bulunduğuna dikkat çeken Sinirlioğlu, “Kamplarda yaşayan Suriyeliler için Türkiye’nin yaptığı harcama 7,6 milyar dolardır. Bu insanlar hayatta kalmak için memleketlerini bırakıp kendilerine bir kurtuluş yolu bulmaya çalışıyorlar. Bunlara yardım etmek bizim öncelikle insanlık görevimiz, bu konuda kimseden takdir beklemiyoruz. Bunu yapamaya devam edeceğiz. Bu sorunla baş edebilmek için bu sorunların nedenleri üzerinde gerekli siyasi adımlar üzerinde hep birlikte çalışmalıyız. Önümüzdeki günlerde birlikte Avrupa Birliği, ABD ile Avusturya çalışmalar devam edecek. Umuda yaptıkları yolculukta hayatları kaybetmeleri insanlık vicdanıyla bağdaşmaz” ifadelerini kullandı.
"ESAD HAKKINDAKİ HÜKMÜ SURİYE HALKI VERMİŞTİR"
Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Sinirlioğlu, Esad bir ortak olabilir mi? sorusuna, “Türkiye uluslararası hukuk çerçevesinde hukukun uygun adımlar atmaktadır. Yasa dışı göçün durdurulması için hukuk zemininde gerekli tedbirleri almıştır ve alınmaya da devam edecektir. Bunu yaparken şuraya ya da buraya göç akımını durdurmaktan ziyade bu insanların umuda yolculuklarında insan kaçaklarının elinde telef olmasına mani olmaktır. Hedefimiz ve önceliğimiz. Buna karşı Türkiye elinden geleni yapmaktadır. Bu yıl içinde 53 binden fazla mülteciyi denizde kurtardık. Çabalarımız devam edecek. Bu insanlar öyle çaresiz ki sadece kendilerinin değil çocuklarının da hayatlarını tehlikeye atarak denize açılıyorlar. Bunu tamamen önlemek mümkün değil. Esad bir ortak olabilir mi? diye sordunuz. Esad bu sorunun temel sebebidir. Esad hakkında ki hükmü Suriye halkı vermiştir” cevabını verdi.
(İHA)