Çin'in Vuhan kentinde başlayan ve dünyayı saran yeni tip koronavirüs salgını sonrası Türkiye'de devlet kurumları başta olmak üzere bazı sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlarca yürütülen iyilik hareketinden, Türk vatandaşlarının yanı sıra yabancı uyruklular yararlanıyor.
Önlemler nedeniyle evlerinden çıkmaları kısıtlananların imdadına koşan görevliler, kendilerine gelen talepleri anında değerlendirip, yaşı itibarıyla sokağa çıkamayan yabancıları da yalnız bırakmıyor.
Görevliler bu tür durumdaki kişilerin telefonla kendilerine ulaşması üzerine, istedikleri yiyecek, içecek, ilaç gibi ihtiyaçlarını evlerine kadar götürüp hem onları mağdur etmiyor hem devletin şefkat elini gösteriyor.
Yaklaşık 40 yıl önce Müslüman olduktan sonra evlendiği Türk eşiyle uzun yıllar Avrupa'da yaşayıp ardından Türkiye'ye yerleşen ve Palandöken ilçesinde oturan Maria Kampert'i de belediye görevlileri yalnız bırakmadı.
Yaşlı kadının telefonla ulaşıp durumunu anlatarak yardım istediği görevliler, kısa sürede bunları temin edip evine gittikleri Kambert'e yardım kolisi verdi.
Görevlileri karşısında görünce gözyaşlarını tutamayan Kambert, "Allah devletimizin eksikliğini göstermesin. Allah herkesten razı olsun. İnşallah hep beraber iyi olacağız." şeklinde dua etti.
Maria Kampert, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dışarı çıkamadığı için ilk günler sorun yaşadığını ve televizyonlarda yaşlılara yardım eli uzatıldığını görünce yetkilileri aradığını söyledi.
Hollanda'da çalıştığı dönem hak ettiği maaşını almak için yaptığı başvuruların 2 aydır çözüme kavuşmadığını belirten Kampert, "Tam çözüme kavuşacaktı koronavirüs ortaya çıktı. Mayısta maaşım bağlanacaktı ama Hollanda hükümetine gerekli evrakı da gönderemedim. Zaten aradığımda telefonlara bile çıkmıyorlar. Bu durumda ne yapacağımı bilemezken, Türk yetkililer bana yardım elini uzattı." diye konuştu.
Kampert, alınan tedbirlerle, kendisi gibi yaşı ilerlemiş kişileri korumanın amaçlandığının farkında olduğunu dile getirdi.
"Ölünceye kadar burada yaşayacağım"İhtiyaç duyulduğu anda yetkililerin hemen yardıma koştuğuna en iyi kendisinin şahit olduğunu ifade eden Kampert, şöyle devam etti:
"Zor günümde yanımda oldukları için onlara ne kadar dua etsem azdır. Sağlık Bakanı ve Palandöken Belediyesine çok teşekkür ederim. Hollanda vatandaşı olarak burada beni mağdur etmediler. Türkiye hem Türklere hem yabancılara sahip çıkıyor. Şimdi sürekli beni arıyorlar, bir ihtiyacım varsa getireceklerini söylüyorlar, gerçekten her anlamda yardımcı oluyorlar. Eşim ölmeden önce Hollanda vatandaşı olduğum için 5 yıllık oturma için vize çıkıyordu. 2011'de eşim ölünce vize tarihleri 2 yıla düştü. Her 2 yılda bir oturma iznimi yeniletiyorum. Ölünceye kadar burada yaşayacağım, buranın hayranı oldum."
"Bu virüsü evden çıkarak yenemeyiz"Türkiye'nin koronavirüs önlemlerinin, yabancı ülkelerinkinden daha iyi olduğunu anlatan Kampert, şunları kaydetti:
"Yaşlılar evde kalsın. Dünyanın birçok yerinde televizyonlarda görüyorum, evde durmuyor insanlar. Bu virüsü evden çıkarak yenemeyiz. Alınan her tedbir bizler için. Hollanda'da torunlarım ve çocuklarım var, görüntülü konuşuyorum, akşamları 5 veya 10 dakika onları görüyorum. Hollanda'da durumlar pek iyi değil, onlar da salgınla mücadele ediyor ama Türkiye gibi olamaz."
Kampert, "Burada yaşıyorum ve inşallah Allah ömrümün geri kalan kısmında da burada olmayı nasip eder. Türkiye'nin yardımları çok kuvvetli. Evde kalın Türkiye. Bir Hollanda vatandaşı olarak söylüyorum, Türkiye'de alınan tedbirler çok iyi. Burada insanlara verilen değeri gördükçe gururlanıyorum." diye konuştu.
Palandöken Belediye Başkanı Muhammet Sunar ise misafirleri Maria'nın, koronavirüs tedbirleri kapsamında dışarı çıkmadığı için her türlü ihtiyacını karşılayacaklarını vurguladı.
Sunar, telefonla bildirmeleri halinde, ilçedeki ihtiyaç sahibi ve engelliler ile kronik rahatsızlığı bulunanların taleplerini yerine getireceklerini belirtti.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com