İSTANBUL (AA) - İstanbul Gelişim Üniversitesi Yönetim Bilişim Sistemleri Bölümü Başkanı Prof. Dr. Aykut Arıkan, devletin Ar-Ge ve inovasyon yapılması için gerekli tüm ortamı teşvik ve desteklerle sağladığını ve sanayicinin önünü ciddi anlamda açtığını belirterek, "Burada temel amaç dünyada rekabetçi bir oyuncu olmamız ve orta gelir tuzağından kurtulmamız." dedi.
Kastamonu Sanayici ve İşadamları Derneği (KASİAD) tarafından düzenlenen Kastamonu Sanayi ve İş Dünyası Fuarı (KASTEXPO) kapsamında, "İşletmelerin Ar-Ge ve İnovasyona Dayalı Büyümeleri İçin Devlet Kuruluşlarından Alabilecekleri Hibe ve Teşvikler" başlıklı panel gerçekleştirildi.
Panelde konuşan Arıkan, Ar-Ge ve inovasyon konusunda devletin ciddi teşvikleri olduğunu ve bunların son dönemde işlevsel hale geldiğini söyledi.
Özellikle reel sektörün önünü açacak teşvikler noktasında bazen kafaların karışık olduğunu, ortalıkta şehir efsanelerinin döndüğünü kaydederek, bu konuda sanayiciyi aydınlatmak istediklerini aktardı.
Arıkan, sektörde yanlış anlaşılan veya aslı olmayan konulara örnekler vererek, özellikle 15 kişinin çalıştırmasıyla alakalı bu kişilerin hepsinin mühendis olacağına dair bir söylenti olduğunu, bunun yanlış anlaşıldığını bildirdi.
Prof. Dr. Arıkan, "Kanunda mühendis yazmıyor. Teknik personelinizi de destek personelinizi de Ar-Ge merkezlerinde görevlendirebiliyorsunuz." diye konuştu.
Türkiye'nin Ar-Ge ve inovasyon konusunda verdiği destek ve teşviklerin çok rekabetçi olduğunu dile getiren Arıkan, burada Güney Kore'nin kalkınma modelinin baz alındığını vurguladı.
Arıkan, Ar-Ge ve tasarım merkezi kuran şirketlere devletin her şeyden önce gelir vergisi stopajı sağladığını belirterek, eğitim derecesine göre teşvikte oranın yüzde 95'lere kadar yükselebildiğini söyledi.
Ar-Ge ve inovasyona yönelik damga ve gümrük vergisi muafiyeti, sigorta prim desteği, istihdam teşviği gibi destekler olduğunu dile getiren Arıkan, "Devlet Ar-Ge ve inovasyon yapılması için gerekli tüm ortamı teşvik ve desteklerle sağlıyor, sanayicinin önünü ciddi anlamda açıyor. Burada temel amaç dünyada rekabetçi bir oyuncu olmamız ve orta gelir tuzağından kurtulmamız." ifadelerini kullandı.
- "İşverenlere 20 farklı istihdam teşviki var"
Sosyal güvenlik uzmanı Ferkan Çelik ise panelde Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından işverenlere sunulan istihdam teşviklerini anlattı.
Şu an halihazırda yürürlükte bulunan mevzuat kapsamında 20 farklı istihdam teşviği olduğunu dile getiren Çelik, bu teşviklerin işverenlerin maliyetlerini azalttığını ve rekabet etme güçlerini artırdığını vurguladı.
Çelik, "Bu istihdam teşviklerini zaman zaman devlet doğrudan hibe şeklinde veriyor. Bazıları ise işletmelerin o teşviğe uygun istihdam sağladığında alacağı indirim şeklindedir. Mesela genç erkek ve kadınların istihdamında, yurt dışına götürülecek işçilerde ve benzeri bazı alanlarda teşvikler sayesinde personel gideri yüzde 30-40 azaltılabiliyor." dedi.
- "Yurt dışından yatırımcı çekiyor"
Türkiye'nin sigorta primi ve istihdama yönelik verdiği teşviklerin cezbedici olduğunu kaydeden Çelik, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Yurt dışından bazı firmalar bile bu teşviklerden yararlanmak için yatırımlarını Türkiye'ye kaydırıyor. Mesela Almanya menşeli bazı firmalar Ar-Ge konusundaki teşvikleri alabilmek için buraya geliyor ve yatırım yapıp destekten yararlanıyor. Ancak Türkiye'de bu teşviklerden şirketlerimiz yeterince haberi yok. Çok sayıdaki sanayicimiz, firmamız bu teşviklerden yararlanmıyor."
Çelik, sigorta prim teşviklerinin en avantajlısının, "6111 sayılı genç erkek ve kadın işçi istihdamına yönelik teşvik" olduğunu kaydederek, "Türkiye'deki 100 ve üzeri işçi çalıştıran iş yerlerinin yaklaşık yüzde 30'u yararlanıyor. Geriye kalan yüzde 80'lik kısım hala bu teşviklerden yararlanmıyor." diye konuştu.