USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Politika

Davutoğlu’ndan ’Paralel Yapı’ ricası

Başbakan Ahmet Davutoğlu, paralel devlet yapılanmasıyla mücadele konusunda büyükelçilere özel bir ricada bulundu.Başbakan Davutoğlu, Ankara’da düzenlenen 8. Büyükelçiler Konferansı’na katılarak, dünyanın dört bir tarafından gelen...

Davutoğlu’ndan ’Paralel Yapı’ ricası
14-01-2016 18:28
Google News
Başbakan Ahmet Davutoğlu, paralel devlet yapılanmasıyla mücadele konusunda büyükelçilere özel bir ricada bulundu.
Başbakan Davutoğlu, Ankara’da düzenlenen 8. Büyükelçiler Konferansı’na katılarak, dünyanın dört bir tarafından gelen büyükelçi ve başkonsoloslara hitaben bir konuşma yaptı. Büyükelçilere paralel yapıyla mücadele konusunda mesajlar veren Davutoğlu, "Değerli büyükelçiler, sizler dünyanın farklı merkezlerinde Türkiye’yi temsil ederken üzülerek ifade ediyorum ki bazı vatandaşlarımız paralel bir yapılanma içinde, devletimizin ve milletimizin aleyhine sonuçlar verecek faaliyetlerin mağduru oluyorlar. Bu konuda son iki 2 yıl içinde bir taraftan Türkiye içinde bir hukuk mücadelesi yürüyor, diğer taraftan da Türkiye içinde yürütülen hukuk mücadelesinden ümidini kesen ve burada alanı daralan unsurlar, bu paralel çete unsurları dünyanın her yerinde, Türkiye’nin itibarını yerle bir etmek için çaba sarf ediyor. Bu konuda da özellikle de bu unsurların terör örgütüyle olan irtibatlarını da göz önünde bulundurarak bunlara karşı verilecek mücadelede hepinizin gereken her türlü adımı atacağından hiçbir şüphemiz yok. Biz kendi vatandaşlarımız için sonuna kadar iyi niyetimizi korurken bu tür yapılar kendi ülkelerinin aleyhine her türlü girişimde bulunabiliyorlar. Sizlerden ricam, bu yapıların Türkiye aleyhine faaliyetlerini bertaraf etmeniz ve Türkiye’nin demokratik sistemine, hukuk düzenine aykırı ve devlet yapısını by-pass eden bu paralel çetelere karşı da aynen diğer terör örgütlerine karşı olduğu gibi başı dik, kararlı mücadeleyi sürdürmenizdir. Zaten bunları bilhakkın yerine getirdiğinizden hiç şüphemiz yok. Ancak bu yapıların geçen zaman içince taktik ve yöntem değiştirerek Türkiye’nin dünyadaki imajını gölgelemek için sistematik bir dezenformasyon içine girdiklerini görüyoruz. Buna karşı her zamankinden daha çok bulunduğunuz ülkelerle temas halinde olmalı, özellikle medyayı bilgilendirmelisiniz" ifadelerini kullandı.

"İNSANİ ÇÖZÜMLERE DUYULAN İHTİYAÇ HER GEÇEN GÜN ARTIYOR"
Büyükelçiler Konferansları’nın son altısına Dışişleri Bakanı olarak ev sahipliği yaptığını anlatan Davutoğlu, "Hepsinde bu geleneğin kurulmasında katkıda bulunmuş olmak dolayısıyla hep gurur duymuşumdur. Başarılı şekilde devam etmesinden de büyük bir mutluluk duyuyorum. Konferansımızın bu yıl ki teması ’Kriz Yönetimi: İnsani Çözümler.’ Bu temanın belirlenmesini son derece isabetli, son derece anlamlı ve zamanlı buluyorum. Zira içinde bulunduğumuz dönem çok boyutlu ve karmaşık krizlerin sahne aldığı bir dönemdir. Bu krizler çoğu zaman yeni krizlerin tohumlarını da içlerinde barındırabiliyor. İşte bu tablo karşısında insani çözümlere duyulan ihtiyaç her geçen gün artıyor. Türkiye, özellikle son yıllarda krizler karşısında kapsamlı stratejiler geliştirebilen nadir ülkelerden biridir. Sahadaki ani gelişmelere hızla yanıt verebiliyoruz. Stratejilerimizi oluştururken uzun dönemli hedeflerimize bağlı kalabiliyoruz ve bütün bu süreçlerde etik ve vicdani perspektifimizi de koruyabiliyoruz. Krizleri ele alış biçimimiz sorumluluk sahibi, insan odaklı ve ilkeli bir anlayışı ortaya koyuyor. Türkiye bugün ulusal çıkarlarını büyük insanlık ailesinin çıkarlarıyla harmanlamayı başarabilmiş nadir ülkelerden biridir" dedi.

"DIŞ POLİTİKAMIZIN ÖZÜNÜ OLUŞTURAN İLKELER VE HEDEFLERİMİZDEN ASLA ÖDÜN VERMEMELİYİZ"
Türkiye’nin dünyanın çeşitli ülkelerinde yaşanan krizlere duyarsız kalmadığını anlatan Başbakan Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Suriye’de yaşanan insani trajedi karşısında Suriyeli kardeşlerimizin acısına ortak olurken de Filistin’de onyıllardır devam eden zulmün sona ermesi için çaba gösterirken de Somali ve diğer Afrika ülkelerindeki insanlık ailesinden kardeşlerimizin insanca hayat şartlarına kavuşmalarını sağlamak için çabalarken de daima vicdanımızın, insani bilincimizin pusulasıyla hareket ediyoruz. Karşılaştığımız krizler bir yanıyla da dış politika hedeflerimizin gereklilik ve önemini ortaya koyuyor. Dış politika hedeflerimiz tam da bu krizlere odaklanan uzun dönemli çözüm yoludur. Kriz anlarındaki veya sahadaki ani değişimler karşısında dış politikamızın özünü oluşturan ilkeler ve hedeflerimizden asla ödün vermemeliyiz. Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da yaşanan toplumsal altüst oluş karşısında en başından itibaren sergilediğimiz ilkeli tutum, bu anlayışın bir sonucudur. Demokrasi, iyi yönetişim, insan hakları, hukuk devleti gibi değerlerin tüm insanlığın hakkı ve krizlerin gerçek çözümü olduğunu savunuyoruz, savunmaya da devam edeceğiz."
Uluslararası gündemin merkezinde yer alan başlıca krizlerin Türkiye’nin yakın çevresinde yoğunlaşmaya devam ettiğini dile getiren Davutoğlu, bu krizlerin insanlar üzerindeki trajik etkilerinin de ne yazık ki daha da belirgin bir hale geldiğini belirtti. Devletin 2015 yılında aynı anda birçok krizle mücadele etmek zorunda kaldığını anlatan Davutoğlu, "Suriye ve Irak’taki istikrarsızlık ve şiddet sarmalının yol açtığı kriz içinde krizler yaşanırken sınırlarımızda vuku bulan insani trajedilere kayıtsız kalmadık, kalamayız" dedi.

"KRİZ YÖNETİMİ ALANINDA RÜŞTÜMÜZÜ İSPATLADIK"
Terör örgütü DEAŞ’ın eylemlerini önlemeye yönelik önlemlerin artırıldığını vurgulayan Davutoğlu, "Akdeniz’de yaşanan ve gün geçtikçe kötüleşen göçmen sorununa çözümler aradık. Ukrayna’da yaşanan krizi tüm yönleriyle ele aldık. Ermenilerin özellikle 2015 yılında ülkemize karşı üçüncü ülkeler nezdinde sürdürdüğü karalama faaliyetlerine de birlikte karşı koyduk. Tarihsel gerçekleri uluslararası topluma aktarabilmek için çaba gösterdik. Sergilediğimiz performansla daha önceki yıllarda olduğu gibi 2015’te de kriz yönetimi alanındaki rüştümüzü ispatladık. Krizleri geniş bir perspektifle çözme yoluna girdik" diye konuştu.
Devletin yaşanılan kış şartlarına rağmen çok büyük ölçekli insani operasyonları başarıyla yürüttüğüne dikkat çeken Davutoğlu, bütün bunların aslında Türk milletinin lisan-ı haliyle dünyanın vicdanına yaptığı çağrı olduğunu söyledi. Başbakan Davutoğlu, Türkiye’nin 1,6 milyar dolar insani yardım, 3.5 milyar dolar resmi kalkınma yardımıyla insani diplomasinin önde gelen aktörlerinde biri olmayı başardığının altını çizdi.
(İHA)
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ