Suudi Arabistan’daki programını sürdüren Başbakan Ahmet Davutoğlu, temaslarının son gününde Türk basınına değerlendirmelerde bulundu. Cuma günü Türk hava sahasını ihlal eden Rus uçağıyla ilgili bir soruyu yanıtlayan Başbakan Davutoğlu, dün öğle saatlerinde bir ihlalin söz konusu olduğunu, gerek Genelkurmay Başkanının gerekse Dışişleri ve MİT müsteşarlarının kendisini bilgilendirdiğini söyledi.
Davutoğlu, “Akşam saatlerinde Sayın Cumhurbaşkanımızla da bir istişare telefonda gerçekleştirdik. Bu çerçevede Türkiye hem müttefik ülkelerin dışişleri bakanlarını bilgilendirdi hem Rus Büyükelçisini bakanlığa çağırarak gerekli bildirimde ve uyarıda bulunduk. NATO başta olmak üzere ilgili bütün uluslararası kuruluşlara bu konu aktarıldı. Artık dünyada hiçbir ülke izole değil. Dolayısıyla herhangi bir yerde hava sahası ihlali olmuşsa bunu saklamak da mümkün değil, olmamış hava sahası ihlalini var gibi göstermek de mümkün değil. Dolayısıyla Rusya’nın şu ve bu gerekçeyle işlediği bazı ihlalleri örtmesi mümkün değil. Dün bu çerçevede çok kısa süreli bir ihlal söz konusu olmuştur. Bu ihlal hem bizim radarlarımızca hem NATO radarlarınca hem de ilgili bütün uluslararası havacılıkla ilgili kuruluşlarca tespit edilmiş bir husustur. Türkiye hiçbir şekilde Rusya’yla olan gerilimi artırmak düşüncesinde değildir. Ama her zaman vurguluyoruz, Türkiye hava sahasını koruma konusunda da gerekli hassasiyeti her zaman gösterir” dedi.
Rusya’nın Suriye’deki hava operasyonlarında niyetinin hiç iyi olmadığını gördüklerini ifade eden Davutoğlu, “Türkiye’ye dönük kastetmiyorum, Suriye içindeki niyetinin iyi olmadığını gösteren hava operasyonlarıdır. Son günlerde hava operasyonları bir taraftan Türkmen Dağı civarında yoğunlaşıyor, diğer taraftan da ılımlı muhalefetin Türkiye sınırı boyunca ilerlemekte olduğu Mare -Cerablus-Hercele hattı çerçevesinde yoğunlaşıyor. DAEŞ’e karşı mücadele ettiğini iddia ederek Suriye’de bulunan Rus kuvvetleri ise ılımlı muhalefetin gücünü zayıflatmak ve DAEŞ karşısında zaafa düşürmek için, bir de Cenevre’de süren görüşmelere bir anlamda ipotek koymak için bu tür hava operasyonlarına devam ediyor. Uluslararası toplum bir samimiyet testiyle karşı karşıyadır. Dün Yamadi kampından Türkiye’ye sığınmak durumunda kalan Türkmen kardeşlerimiz, DAEŞ’le mücadele etmek yanında bir de Rus hava saldırılarıyla boğuşmak zorunda kalan Arap, Kürt, Türkmen ılımlı muhalif unsurlar hepsi Rusya’nın yaptığı bu operasyonlardan muzdarip olan unsurlardır. DAEŞ ise Rusya’nın yaptığı operasyonlardan memnun olan taraftır” diye konuştu.
Rusya’yı bir kez daha uyardıklarını söyleyen Davutoğlu, “Gerek Suriye’deki muhalif unsurlara, ılımlı muhalefete verdikleri zarar, gerekse Türk hava sahasına yönelik sürdürdükleri tehditkar tutum Rusya’nın menfaatine değildir. Bütün bu kayıtlar eldedir. NATO’nun gösterdiği dayanışma ve müttefik ülkelerin gösterdiği dayanışma dolayısıyla da teşekkürlerimi ifade ediyorum. Bütün sınır boyumuzca gerekli tedbirler alınmıştır. Rus uçağı sınırımız boyunca yaklaşırken 5 mil ve 10 milde iki kez uyarılmıştır. Artık ‘İngilizce bilmiyordu bizim pilotlarımız’ diye bir argüman da doğru değil. Rusya bütün ülkelerin sınır güvenliğine özen göstermek zorundadır. BM Güvenlik Konseyi’nin aldığı kararlar çerçevesinde Suriye’de sivillere zarar vermek yerine Suriye’de özellikle belli bölgelerde yoğunlaşan insani suçlar konusunda da gerekli çabayı göstermek durumundadır. Bu çerçevede Cenevre’de yapılan görüşmeler bir samimiyet testi olacak Rusya için de. Bu gelişmeleri yakından takip ediyoruz” dedi.
MUSTAFA VERGİVEREN
dikGAZETE