Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Ortalıkta çok ibre, barometre ve hesaplar var. Ama siyasetin hiçbir hesaba sığmayan bir yönü var ki ülke çıkarı söz konusu olduğunda bütün liderler daha önceki pozisyonlarını tekrar değerlendirme ihtiyacı hissederler. Bu sadece Sayın Bahçeli ya da Kılıçdaroğlu değil benim için de geçerli bir durum" dedi.
Başbakan Davutoğlu, koalisyon turları kapsamında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile yapılan yaklaşık 1 saat 45 dakikalık görüşmenin ardından AK Parti Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi.
Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Davutoğlu, "Sayın Bahçeli CHP ile koalisyon olamazsa yeniden görüşüz’ şeklinde mi bir pozisyon belirledi?" sorusuna, "Böyle bir ifade CHP ile görüştükten sonra olmazsa gibi ifade o anlamda değil kendilerinin tutumları zaten kamuoyuna da açıkladıkları tutumları çerçevesinde hükümet ortaklığı kurmama ve muhalefette kalma gibi bir genel yaklaşmları olduğunu ifade ettiler. Tabi Sayın Bahçeli adına, ona atfen konuşmam doğru olmaz kendisi de bunu ifade ederler ama şu anda hükümet ortağı olmama yönünde bir yaklaşım içinde olduklarını ifade ettikler. Yoksa bizim hangi parti ile neler yapacağımız konusunda kendilerinin kanaatleri olur da esas itibarıyla husus budur. İhtiyaç olması illa CHP ile bir görüşmenin aşamasında bir sonuca ulaşıp ulaşmamasından bağımsız olarak her an ülke meseleleri konusunda ve Türkiye’nin bu şartlarda o da ben de şunda mutabık kaldık: Türkiye’nin hükümetsiz bırakılmaması lazım. Güçlü bir hükümet kurulması lazım. Sayın Bahçeli de mutabık kaldı ben de mutabık kaldım. O kendi partisinin tutumu ve yaklaşımı itibarıyla siyasi bir tercihte bulunuyor. Bunu saygıyla karşılıyoruz. Ama bu bundan sonra görüşülmeyeceği ya da değişik şartlarda bir araya gelinmesine ihtiyaç olmadığı gibi bir tabloyu da ortaya çıkarmıyor. Tekrar bir araya gelebileceğimiz, tekrar görüşebileceğimizi teyit ettik" karşılığını verdi.
"CUMHURBAŞKANLIĞI GÜNDEME GELMEDİ"
"Cumhurbaşkanlığı konusu gündeme geldi mi?" yanıt veren Davutoğlu, "Cumhurbaşkanlığı konusu hiç gündeme gelmedi. Daha çok uluslararası kriz ortamında Türkiye’nin geleceği, bekası, ülkemizin bu anlamda karşı karşıya kaldığı riskler hususunda konular yer aldı. Çözüm sürecini milli birlik ve kardeşlik projesi konusunda fikir teatisinde bulunduk ama Cumhurbaşkanlığı konusu gündeme gelmedi. Dün de ifade ettim, beni bu görevle yetkilendirmiş bir makamı tartışmayı doğru bulmam" dedi.
"
"Tekrar görüşme ihtiyacının doğması AK Parti’nin olası bir azınlık hükümeti kurması halinde destek için olabilir mi? Bu onun için açık bırakılmış kapı olarak değerlendirilebilir mi?" sorusuna ilişkin Davutoğlu, "Görüşmede olanları en doğru şekilde aktarmak benim görevim. Sayın Bahçeli hükümet ortaklığına girmeme konusunda bir tutumlarının 7 Haziran’dan beri bilinir olduğunu ifade etti yani hükümette olmak istemedikleri yönünde. Onun adına yanlış bir tanımlamada bulunmak istemem. Bunu da söyleyeceğimi kendisiyle teyitleşerek çıktık. Ülkenin hükümetsiz kalmaması ve herhangi bir yeni gelişme veya bir gelişme olmadığı anda karşılıklı bilgi alışverişi anlamında fayda mülahaza ettiğimizi yine teyitleştik. Dolayısıyla buradan çıkacak sonuçları kamuoyu yorumlar. Arkadaşlarımızın temasında da fayda olacağı görüşünde mutabık kaldık. Bu üç husus orada mutabık kaldık. 1 saat 44 dakika çok da iyi hesaplamışsınız. 4 dakika fazla, eksik yorumlarını da duydum. Saate bakarak konuşmadık, saat taşımıyorum ama adaletli bir şey oldu, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin ziyareti bağlamında adaletli bir zamanlama oldu. Dolayısıyla 1 saat 44 dakika içinde çok konu konuştuk. Suriye, Irak politikaları, Türkiye içindeki gelişmeler... Çok samimi bir ortam, ben bundan hem müteşekkirim hem de mutluyum. Dünkü görüşmemizde bugünkü görüşmede aynı ortamda cereyan etti. Herkesin karşılıklı nezaket kuralları içinde ama açık yüreklilikle görüştü. ’Ben basında bunu söyleyebiliriz değil mi?’ dediğimde mutabık kaldığımız 3 husus var. Bu üç husus nasıl dolar? Siyaset dinamiktir, statik olmadığı kanaatindeyim. Dolayısıyla siyasette her ihtimale ve her türlü açık görüşe açık bulunmak lazım" açıklamalarında bulundu.
"GÖRÜŞMELER BİTTİĞİNDE MYK’YI TOPLAYACAĞIM"
"Türkiye’nin hükümetsiz kalmaması" ve "Türkiye’de güçlü bir hükümet olması" konuların mutabık kalındığını vurgulayan Davutoğlu, "Bunlarda da mutabık kalınca demek ki her an görüşebileceğimiz şartlar oluşabilir. Bütün bunları değerlendireceğiz. Bütün görüşmeler bittiğinde MYK’yı toplayacağım, önümüzdeki hafta içinde ilgili kurullarımızla istişare edeceğiz" dedi.
Davutoğlu, görüşmeyi şöyle özetledi: "AK Parti’nin tutumunu soruyorsanız, biz 7 Haziran’la birlikte oluşan tabloyu en doğru şekilde değerlendirmeye çalışıyoruz. Bu tablo bize hiçbir kapıyı kapatmamayı, hiçbir ihtimali dışlamamayı gösteriyor. Hani CHP ile aynı mesafede misiniz? diye soranlara söylüyorum, bir parti ile koalisyonu kurup protokolü uygulayana kadar her parti ile aynı mesafedeyiz. Bu da bizim pozisyonumuz."
"BİZİM TUTUMUMUZ AÇIK"
MHP ile görüşmeden sonra ibrenin CHP’ye doğru yakınlaşıp yakınlaşmadığını sorusuna Davutoğlu, "Ortalıkta çok ibre, barometre ve hesaplar var. Siyasetin hiçbir hesaba sığmayan bir yönü var ki ülke çıkarı söz konusu olduğunda bütün liderler daha önceki pozisyonlarını tekrar değerlendirme ihtiyacı hissederler. Bu sadece Sayın Bahçeli ya da Kılıçdaroğlu değil benim için de geçerli bir durumdur. Böyle kritik dönemlerde herkesin her opsiyona açık olması gerekir. Bizim tutumuz açık, CHP ile önümüzdeki dönemde ön görüşmeler yapılacak, MHP ile de temaslar yapılacak. MHP’nin pozisyonu şu anda hükümet olmama yönünde, kendileri de deklare ettiği için söylüyorum. Ama bizim için Türkiye’nin ihtiyaçlarını karşılayacak bir hükümet yapısı ortaya çıkana kadar bütün partilerle görüşmeyi aynı anlayış ve aynı duyarlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz" yanıtını verdi.
(İHA)