ANKARA (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Etimesgut Zırhlı Birlikler Okul ve Eğitim Tümen Komutanlığındaki eylemlere ilişkin 52 sanığın yargılandığı davada, tanık beyanları alındı.
Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Cezaevi Kampüsü'nde görülen duruşmada, hakim karşısına tanık sıfatıyla çıkan gazi Necmettin Utuş, 15 Temmuz'da yaşadıklarını anlattı.
Utuş, emekli polis memuru olduğunu, 35 yıllık görevi boyunca iki defa yaralandığını, birçok kez ölüm tehlikesi atlattığını söyledi. Televizyonda darbe girişimine ilişkin haberleri gördükten sonra AK Parti Genel Merkezi'ne gittiğini belirten Utuş, burada binlerce kişinin toplandığını ifade etti.
"Mürettebatı ikna etmeye çalıştık"Darbecilere karşı direneceklerine dair karar aldıklarını anlatan Utuş, bu sırada iki tankın hızlı şekilde parti binasına doğru geldiğini fark etmeleri üzerine yola çıktıklarını kaydetti. Kalabalığın, zırhlı araçların yolunu keserek ilerlemelerine engel olduğunu anlatan Utuş, kendisinin de aralarında bulunduğu bir gurubun tankın üzerine çıkarak, mürettebatı ikna etmeye çalıştıklarını aktardı.
Nöbetçi subay kolluğu takan bir yüzbaşıya, "Bu devirde darbe mi olur? Bu, ABD'nin ve FETÖ'nün oyunudur, ülkeyi işgal girişimidir." dediğini aktaran Utuş, bu sırada söz konusu yüzbaşının cevap vermediğini, tabancasını çıkarmaya yeltendiğini savundu. Bu sırada tankın hızlı şekilde etrafından dönmeye başladığını, üzerindeki birçok kişinin düştüğünü belirten Utuş, tankın Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne doğru ilerlemeye başladığını söyledi.
"İki bacağımdan ve kolumdan beni vurdu"Utuş şöyle devam etti:
"Külliyenin alt kapısının yakınlarında tank durdu. İkna çabalarımız karşılık bulmayınca, kolluklu yüzbaşıyı tanktan çıkarmayı düşündüm. Tankın üzerindeki vatandaşlarla yüzbaşıyı tanktan çıkarıp aşağı attık, polisler aldı. Bunun üzerine tank ilerlemeye başladı. Süratli bir şekilde gidiyordu. Birilerine zarar verir endişesiyle tankın içine girip şoförüyle konuşmak istedim. Tankın içine atladım, oradaki askerle karşı karşıya kaldım. Sonradan öğrendim ki nişancıymış. Onu tutmaya çalıştığımda iki bacağımdan ve kolumdan beni vurdu. Üç kez çok yakın mesafeden vurulunca can havliyle tankın kulesinden çıkarak, üzerine yattım. Bu şekilde Etimesgut Zırhlı Birliklere kadar gittik."
Tankın üzerindeki sivillerin yaralı olduğunu söylemelerine rağmen askerlerin aracı durdurmadığını belirten Utuş, hızlı hareket etmesi nedeniyle zırhlı aracın üzerindeki sivillerin atladığını, bunlardan birinin ise başını yere çarpması sonucu şehit olduğunu bildirdi.
Zırhlı birliklerin nizamiyesine geldiklerinde kanamasının devam ettiğini ifade eden Utuş, "Beni tankın üzerinden indirdikleri an içlerinden biri, 'Tankın üzerinde ne işin var?' diyerek beni tekmeledi. Sonra iki asker beni ambulansa götürdü. Hava Hastanesine oradan da GATA'ya götürüldüm, akşama kadar kenarda öyle beklettiler." dedi.
Kendisini yaralayan uzman çavuş ile tankı kullanan sürücünün tutuksuz olarak yargılandığını, bu durumun kendisini üzdüğünü belirten Utuş, dava dosyasında müşteki olarak yer alması gerektiğini belirtti. Utuş, sanıklardan şikayetçi oldu.
Muhabir: Tanju Özkaya