ANKARA
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Jandarma Genel Komutanlığı Karargahı'ndaki eylemlere ilişkin davanın görülmesine devam edildi.
Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmada, tutuklu ve tutuksuz sanıklarla müştekiler hazır bulundu.
Müşteki uzman çavuş Muzaffer Alıç, 15 Temmuz'da rutin mesaisine devam ettiğini, saat 20.45 sularında sanıklardan eski kurmay yarbay Yusuf Köz ile eski üsteğmen Mehmet Akif Şeker'in nöbet mahalline gelerek kendisine dışarı çıkacak general olup olmadığını sorduğunu ifade etti.
Kısa süre sonra bir generale ait aracın dışarı çıktığını, ardından Köz ve Şeker'in kendisi ile diğer nöbetçilerin silahlarını aldığını beyan eden Alıç, silahlarının neden alındığını sorması üzerine Köz'ün, terör saldırısı beklendiğini söylediğini belirtti.
"Saldırı olacaksa silahımızı verin, biz burayı savunuruz." dediğini aktaran Alıç, ancak Köz'ün takviye geleceğini ifade ederek, silahını vermediğini bildirdi.
Köz ve Şeker'in, yanından ayrılarak araç girişinin yapıldığı mantar bariyerlere geçtiğini aktaran uzman çavuş Alıç, sanıkların ellerindeki isim listesine göre gelenlerin bazılarını içeri aldıklarını, bazılarını ise almadıklarını söyledi.
Bu esnada nizamiye bölgesinde tanımadığı bir yarbayın daha bulunduğunu anlatan Alıç, dışarıdan gelen komando elbiseli teğmenlerin söz konusu yarbay tarafından kışla içine yerleştirdiğini kaydetti.
Nizamiye bölgesine dışarıdan 4 albayın geldiğini ve içeridekilere, "Devlete karşı suç işliyorsunuz. Yaptıklarınız yanlış, açın kapıları." şeklinde seslendiklerini anlatan Alıç, darbeci yarbayın teğmenlere, "Konuşturmayın bunları, kelepçeleyip alın." dediğini, bunun üzerine teğmenlerin albayları derdest etmeye çalıştığını vurguladı.
Müşteki Alıç, sanık eski astsubay Sadık Elçik'in de müştekilerden Albay Ali Demir'i arkasından gelerek kollarını tuttuğunu ve etkisiz hale getirmeye çalıştığını ancak başaramadığını dile getirdi.
Müşteki Alıç, bundan sonra yaşananları şöyle anlattı:
"Teğmenler şuursuzca sağa sola ateş etmeye başladı. İçeride birinin vurulduğunu duydum. Bahsettiğim tanımadığım yarbay, teğmenleri yanına çağırdı. 'Niye ateş ediyorsunuz? Ben size sadece derdest edin dedim. Sizin yüzünüzden erken başladı. Sıkıyönetim ilan edildi' şeklinde açıklama yaptı. Bunun ardından yarbay, bizim yanımıza bir astsubayı gönderdi ve nöbet yerimizde beklememizi söyledi. Astsubay bize, 'Ani bir hareket yaparsanız vurulursunuz' dedi ve yanımızdan ayrıldı. Bir süre sonra polis ekipleri gelerek, 'Devlete karşı gelmeyin' anonsu yaptı. Bunun üzerine kışla içindeki darbecilerle polisler arasında çatışma çıktı."
Sabah saatlerinde kışla emniyetinin sağlandığını ve kendisinin de dışarı çıktığını aktaran Alıç, darbecilerden şikayetçi olduğunu ve davaya katılmak istediğini söyledi.
Davanın görülmesine yarın devam edilecek.
Muhabir: İsmet Karakaş
Kaynak: AA
dikGAZETE.com