KOPENHAG - DAVUT ÇOLAK
Danimarka'nın başkenti Kopenhag'ın yaklaşık 160 kilometre güneyindeki Rödby şehrinde yaşayan ve 4 çocuklarından biri olan Kemal'i kaybeden Türkyılmaz ailesi, AA muhabirine yaşananları ve soruşturma sürecini anlattı.
Baba Ahmet Türkyılmaz, geçen nisan ayında oğulları Kemal'in okul sonrası öğrenci kulübüyle belediyeye ait Rödby Yüzme Havuzu'na gittiğini ve burada boğulduğunu söyledi.
Ahmet Türkyılmaz, oğlunun öldüğü olayın nasıl gerçekleştiği konusunda yetkililere sorular yöneltmelerine rağmen hiçbir cevap alamadıklarını belirterek "Bizim tek bildiğimiz, saat 15.13'te ambulansa telefon ettikleri. Kaç dakika suyun altında kaldığını hiç kimse bilmiyor." diye konuştu.
Yetkililerin varsayımlar üzerinde durarak hareket ettiğini vurgulayan Türkyılmaz, "Niye çoğu yalan söylüyor? Neden hiç kimse doğru cevap vermiyor? Neden sadece iki çocukla konuştu polis? Bizim oğlanı bulan çocuklarla konuşmadı. Yani böyle sorular var ama cevap yok." dedi.
Olayla ilgili anlatılanların birbirinden farklı olduğunu kaydeden Ahmet Türkyılmaz, kendilerinin yanı sıra avukatlarının da olayın nasıl gerçekleştiğini anlayamadığına işaret etti.
"Olayı kaza olarak yorumladılar"Türkyılmaz, olayın gerçekleştiği gün, okul sonrası öğrenci kulübünden 38 çocuğun üç eğitmenle yüzme havuzuna gittiğini, sadece üç eğitmenin bu kadar çok çocuğun sorumluluğunu nasıl aldığını bilmediklerini anlattı.
Polisin başlattığı soruşturmada hiç suçlu bulunmadığını ve dosyanın kapatıldığını bildiren Türkyılmaz, "Hiçbir yerde yanlışlık yapmadılarsa polise göre, o zaman benim oğlum neden öldü? Onu anlamıyoruz işte. Olayı bir kaza olarak yorumladılar, kurallara göre yanlış bir şey yapılmadığını, kazanın önlenemeyeceğini söylediler. Olayla ilgili birçok soru işareti var cevaplanmayan. Hiçbir şey birbirine uymuyor. Yalan üstüne yalan olmaz. Hiç kimse gelip bizimle konuşmadı, bilgi vermedi bize ama gazeteye konuştular." ifadelerini kullandı.
Türkyılmaz, Sjaelland ve Lolland Falster Emniyet Müdürlüğünün kendilerine gönderdiği mektupta, soruşturmada cezayı gerektirecek bir delil ve suçlanacak kimse bulunamadığından polisin dosyayı kapattığının aktarıldığını dile getirdi.
Polisin mektupta, Kemal'in ölümünü "trajik bir kaza" olarak nitelediğini aktaran baba ancak karara itiraz edebileceklerinin de vurgulandığını söyledi.
"Cehennemde gibiyiz"Baba Türkyılmaz, olayın ardından, eşi Danimarkalı Sandra Keziban Türkyılmaz (30) ile psikolojik destek almaya başladıklarını ifade etti.
Küçük çocuğun ölümünün kendilerini çok sarstığını kaydeden baba, "İçimiz çok yanıyor. İki yaşındaki kardeşi, Kemal'in fotoğrafını gördüğünde 'Ağabeyim ne zaman gelecek?' diye soruyor." dedi.
Söz konusu havuzun ve okulun bağlı olduğu belediyeye karşı hukuk mücadelesi başlattıklarını belirten Ahmet Türkyılmaz, ancak avukatına bile zorluklar çıkarıldığını ve soruşturma bilgilerinin kendilerine geç ulaştırıldığını savundu.
Amaçlarının hukuk çerçevesinde hak aramak olduğunu vurgulayan Türkyılmaz, şimdilik akıllarından başka bir şey geçmediğinin altını çizdi.
Türkyılmaz, bu mücadelenin sonunda suçlunun ya da suçluların cezasını çekmesinin biraz da olsa hayatlarının normalleşmesine fayda sağlayabileceğini ifade etti.
dikGAZETE.com