Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara muhtarları ile sahurda bir araya geldi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonunda gerçekleştirilen sahura, Erdoğan’ın yanı sıra Bakanlar Kurulu üyeleri AK Partili milletvekilleri, Ankara’nın dört bir yanından gelen muhtarlar katıldı.
İftar programına katılan muhtarların yanlarında bir mahalleliyi de getirmesini çok önemsediğini belirterek sözlerine başlayan Erdoğan, “Mutluyum zira Cumhurbaşkanlığı Külliyemizin en yeni binası olan Sergi Salonumuza, milletin evine, bu gazi mekana muhtarlarımızla açılışı yaptık ve muhtarlarımızla bugün devam ediyoruz. Arkadaşlarıma onu söyledim, ‘Muhtar kardeşlerimize gelirken köy veya mahallesinden artık tabi köy kalmadı, yanına bir de mahalle sakinini alsın öyle gelsin’ dedim. Herhalde öyle yapmışsınızdır. Çünkü burası benim babamın köşkü değil, babamın evi de değil. Burası milletin evi. Böyle bir mekanda, bu milletin gerçek sahipleri, muhtarlarımız ve muhtarlarımızın da yanında tercih edeceği bir mahallelinin gelmesi çok hayırlı olur” diye konuştu.
“İskambil masalarından hiçbir zaman kalkmayan, okey taşlarından ömrü billah kurtulamayanlar buraları kumarhanelere benzetir”
Bugüne kadar Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde 100 binlerce vatandaşı ağırladıklarını ifade eden Erdoğan, “Biz buraya boşuna ‘milletin evi’ demiyoruz. Şu ana kadar gerek ana binamızdaki toplantı salonumuzda ve kış bahçemizde ve gerek camimizde, gerek Kongre ve Kültür Merkezimizde herhalde 100 binlerce kişiyi ağırladık. Gerçekten çok önemli bir ihtiyacı karşılayacak bu salonun hemen batısında inşaatı tamamlanmak üzere olan Cumhurbaşkanlığı Kütüphanesi var. Kütüphanemizin için yer alacak 5 milyon cilt kitabıyla toplantı ve çalışma kitabıyla, internetinden kitabına kadar tüm hizmetleriyle kendi alanında ülkemizin bir numarası olacak. 24 saat gençlerimizin hizmetinde olacak ve orada kendilerine yapılan ikramlar ücretsiz olacak. Bu aralar Millet Kıraathanesi diye anlatıyorum ya onun bir numaralı örneği burası. Bunu eleştiriyorlar, şaşırıyorum güya Ana Muhalefetin başı bunu kumarhaneye benzetiyor. Bunların fikri neyse zikri odur. İskambil masalarından hiçbir zaman kalkmayan, okey taşlarından ömrü billah kurtulamayanlar buraları ona benzetir. Nasıl yapıldığını ekranlarda göstermeme rağmen anlamamakta direniyorlar” ifadelerini kullandı.
“Biz terörist değil, biz bu ülkenin hizmetkarı olacak bir nesil yetiştirtmeye çalışıyoruz”
İstanbul’da Zeytinburnu Belediyesi’nin hizmete aldığı kütüphaneyi örnek gösteren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İstanbul Merkez Efendi’de bir millet kıraathanesi var. Oraya ani bir gece baskını yaptım. Zeytinburnu Belediyemiz güzel yapmış, 17 bin cilt kitap var. Gençler hepsi orada ders çalışıyorlar. Üniversiteye hazırlananlar var, üniversitedeki derslerine çalışanlar var. Aslında sürekli ihtiyaca cevap veremiyor. Çorba, çay, kahve hepsi bedava. Eleştirmeye başladılar, niye eleştiriyorsun kardeşim sen de yap senin de olsun. Bunu yapmak için dertli olacaksın. Dertli olmayan bunu yapamaz. Bizim gencin haliyle derdimiz var. Türkiye’de bütün vilayetlerimizin büyüklüğüne göre, bu projeleri yapacağız ve buraları kitaplarla dolduracağız. Bu akşam Eskişehir’deydim tam karşımızda böyle bir kıraathane vardı. Baktım ki hoş, hemen geçtim oraya, muhabbet yaptık ne güzel oluyor. Gence ruh veriyor ruh. Genci fikirden düşünceden koparmak başka şey ama gence düşünceyi kitapların arasında vermek bambaşka şey Onların ufkunu bunlarla açmamız lazım. Yoksa kitaptan, fikirden, düşünceden ırak gençlikle bir yere gidilmez. Onlarla eli döner bıçağıyla, silahlı PKK terör örgütünün mensubu yetişir. Dağlara bol bol eşkıya yetişir, terörist yetişir. Biz terörist değil, biz bu ülkenin hizmetkarı olacak bir nesil yetiştirtmeye çalışıyoruz.”
Kaynak: IHA
dikGAZETE.com