Mersin’de bir kadının cinsiyet değiştirme talebi yerel mahkeme tarafından reddedilince Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) açtığı davada Türkiye tazminat ödemeye mahkum oldu.
Mersin’de yaşayan Y.Y. isimli bir kadının cinsiyet değiştirme operasyonuna izin verilmemesi nedeniyle AİHM’e açtığı dava sonuçlandı. Mersin Barosu İnsan Hakları Merkezi Başkanı ve Türkiye Barolar Birliği Delegesi avukat Ali Nezhet Bozlu, Mersin Barosu’nun takip ettiği davayla ilgili Mersin Adliyesi içerisindeki Avukatlar Odası’nda basın toplantısı düzenledi. Davayı yürüten Bozlu, Y.Y.’nin cinsiyet değiştirme ameliyatı için 2005 yılında Mersin’de yerel mahkemeye başvurduğunu ancak mahkemenin izin vermediğini aktardı. Müvekkilinin bunun üzerine 2008 yılında AİHM’e başvurduğunu belirten Bozlu, AİHM’nin Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin özel ve aile yaşamına saygıyla ilgili 8. maddesini ihlal ettiğine hükmettiğini söyledi. Bozlu, 10 Mart 2015 tarihinde sonuçlanan davada Türkiye’nin karar gereği başvuru sahibine 7 bin 500 euro maddi tazminat ödeyeceğini dile getirdi.
“YEREL MAHKEME İKİNCİ DAVADA TALEBİ KABUL ETTİ”
Dava AİHM’de devam ederken, Y.Y’nin cinsiyet değiştirme talebiyle bir kez daha Mersin’de yerel mahkemeye dava açtığını anlatan Bozlu, “Bu kez dava hızlı bir şekilde kabul edildi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin 10 Mart 2015 tarihli kararında başvurucunun özel hayatına saygı hakkının ihlal edildiği belirtilmiştir. Bu kararda mahkeme çok önemli tespitler de yapmıştır. Avrupa Mahkemesi bu kararda transseksüellerin kişisel gelişimi ve fiziki ve ahlaki güvenliği hakkının toplumdaki diğerleri kadar tam olduğunu, bunun tartışma konusu yapılamayacağını tekrar etmiştir. Ulusal mahkemelerdeki süreçlerin başvurucunun cinsiyetini tesis etme özgürlüğüyle doğrudan ilgili olduğunu ve bu özgürlüğün kendi kaderini tayin hakkının önemli bir parçası olduğunu vurgulamıştır. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nin üremeden yoksun bırakılma ya da cinsiyet geçiş ameliyatı veya hormon terapisi gibi diğer tıbbi prosedürler şart koşulmaksızın, resmi evraklarda bireylerin kendi seçtikleri cinsiyet kimliğinin yer almasının sağlanması için üye devletlere yaptığı çağrıyı hatırlatmıştır” dedi.
“KARAR HENÜZ KESİN DEĞİL, TARAFLARDAN BİRİ KARARIN BÜYÜK DAİREYE GÖNDERİLMESİNİ İSTEYEBİLİR”
Mersin Barosu Başkanı Alpay Antmen de, AİHM’nin Türkiye’nin başvurucuya manevi zarar nedeniyle 7 bin 500 euro ödemesine karar verdiğini ifade ederek, “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 43. ve 44. maddeleri uyarınca bu karar kesin değildir. Karar tarihinden itibaren 3 ay içerisinde taraflardan herhangi biri kararın Büyük Daire’ye gönderilmesini isteyebilir. Böyle bir talep yapıldığında 5 yargıçtan oluşan bir kurul davanın daha fazla inceleme gerektirip gerektirmediği hususunu inceler. İnceleme gerekiyorsa dava Büyük Daire’de görülür ve nihai karara bağlanır. Büyük Daire’ye gönderme istemi reddedilirse daire kararı o tarihte kesinleşir. Bir karar kesinleştikten sonra Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ne gözetim ve infazı için gönderilir” diye konuştu.
(İHA)