18-05-2016 19:48
CHP Sözcüsü Selin Sayek Böke, "TBMM’de görüşülenler dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla ilgili bir teklife dair değildir. Bu teklif AKP’nin samimi olmayan hesaplara dayanan, siyaseti ve Meclis’i istediği gibi düzenlemek için sarayın eline bir koz vermek için oynanan bir oyundur" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke, haftalık MYK toplantısı sonrasında açıklamalarda bulundu. Böke, öncelikle bir yanlışı düzelterek konuşmasına başlamak istediğini belirterek, "Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde görüşülenler dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla ilgili bir teklife dair değildi. Dokunulmazlıkların kaldırılması CHP’nin parti programında on yıllardır olan bir tutumdur. Bu tutum sebebiyle ve bu ilkesel tavır sebebiyle CHP Anayasa’nın 83’üncü maddesinin kalıcı bir düzenlemeyle düzenlenerek dokunulmazlıkların kürsü dokunulmazlığıyla sınırlandırılması teklifini yapmıştır, yapmaya devam etmektedir. Ne terörle işbirliği yapanlar ne de çalıp çırpanlar dokunulmazlıklar zırhının arkasına saklanamasınlar diyoruz. Bütün CHP’li milletvekilleri daha milletvekili seçilmeden önce bu konuda bir taahhütnameye imza atıyorlar" ifadelerini kullandı.
"KÜRSÜ DOKUNULMAZLIĞI HARİÇ BÜTÜN DOKUNULMAZLIKLAR KALDIRILSIN"
"Dokunulmazlıklar, kürsü dokunulmazlığı ile sınırlandırılmalıdır" diyen Böke, şöyle devam etti:
"Kürsü dokunulmazlığı ifade özgürlüğünün savunucusudur, bizim siyaset yapabilmesinin garantisidir. Bunun ötesindeki hiçbir dokunulmazlığa bizlerin ihtiyacı yoktur. Ancak ortaya çıktı ki bunlara ihtiyacı olan milletvekilleri varmış. Ortaya çıktı ki AK Parti için bu dokunulmazlık zırhı bir gereklilikmiş. Dün reddedilmiş olan AKP tarafından gerçek dokunulmazlıkların kaldırılmasıdır. Açıkça ortaya çıkmıştır ki AKP’nin dokunulmazlıklar zırhına ihtiyacı vardır. Şapka düşmüş kel görünmüş. Dün ilk oylaması yapılan AKP’nin teklifi işte bütün bu sebeplerle dokunulmazlıkların kaldırılması teklifi değildir. Bu teklif AKP’nin samimi olmayan hesaplara dayanan, siyaseti ve Meclis’i istediği gibi düzenlemek için sarayın eline bir koz vermek için oynanan bir oyundur."
"TÜRKİYE’NİN GERÇEK SORUNLARI VAR"
Türkiye’nin gerçek sorunları olduğunu ve gündemin bu sorunlar olması gerektiğini söyleyen Böke, "Yarın Genel Başkan Yardımcımız Çetin Osman Budan başkanlığında bir heyet Diyarbakır’a giderek bir değerlendirme yapacak. 7 Haziran’dan beri 500’ün üzerinde şehidimiz var. Ankara ve İstanbul saldırılarında kaybettiğimiz yüzlerce vatandaşımız, bu esareti terör örgütüne teslim etmiş olan bir hükümet. Birçok soru var; ülkenin içerisinde 15 ton bomba yüklü bir kamyon nasıl dolaştı? Türkiye’yi bu iktidar 2002 yılında sıfır terörle devraldı. Bugün sıfır güvenlikle karşı karşıyayız. Teröre açıkça yardım ve yataklık yapmış olan bir iktidar var. Türkiye’nin doğrudan müdahil olduğu Suriye iç savaşı ve bu savaşta bir taraf olarak desteklemiş olduğu radikalizm, Türkiye Cumhuriyeti kentlerinin roket saldırılarına maruz kalmasına, ölüm mekanlarına dönüşmesine ve yıkımlarla yaşama zemin hazırladı. Vatandaşı ’hükümet arıyoruz’ diye gazeteye ilan vermek zorunda kalıyor. İktidar görevini yerine getiremiyor, bunun da farkında" diye konuştu.
"Yarın 19 Mayıs Türkiye’de milli mücadelenin başladığı, Mustafa Kemal’in Samsuna ayak bastığı bugün bağımsızlık mücadelesini temsil eden bir gün" diyen Böke, yarın 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutlayacaklarını ifade etti.
"CHP’NİN TEK BİR İTTİFAKI VARDIR, O DA HALKLA"
Böke, milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına ilişkin sorulara ise şöyle cevap verdi:
"CHP’nin politikası, tek tutarlı olan parti esasında bu konuda. Dokunulmazlıkların kürsü dokunulmazlığı dışında kaldırılması gerekiyor. Bu yönde verilecek her oyda kişinin, milletvekilinin vicdanına kalmış bu dünde böyleydi, cuma günü de böyle olacak. CHP’nin ilkesel tutumunda en ufak bir değişiklik yoktur. Bu konuda yaşananların gerçek bir samimiyet testi olduğunu düşünüyoruz. Burada samimiyetsizliği ortaya çıkan tek parti de AK Parti’dir. CHP’nin tek bir ittifakı vardır, o da halkla. CHP ilkesel olarak tutumunu Meclis’teki bütün gereken konularda sürdürmektedir. Bunlara karşı bir havuz medyasının, mücadelenin ortağı olarak CHP’yi hedef alması CHP’nin ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha göstermektedir."
(İHA)
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke, haftalık MYK toplantısı sonrasında açıklamalarda bulundu. Böke, öncelikle bir yanlışı düzelterek konuşmasına başlamak istediğini belirterek, "Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde görüşülenler dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla ilgili bir teklife dair değildi. Dokunulmazlıkların kaldırılması CHP’nin parti programında on yıllardır olan bir tutumdur. Bu tutum sebebiyle ve bu ilkesel tavır sebebiyle CHP Anayasa’nın 83’üncü maddesinin kalıcı bir düzenlemeyle düzenlenerek dokunulmazlıkların kürsü dokunulmazlığıyla sınırlandırılması teklifini yapmıştır, yapmaya devam etmektedir. Ne terörle işbirliği yapanlar ne de çalıp çırpanlar dokunulmazlıklar zırhının arkasına saklanamasınlar diyoruz. Bütün CHP’li milletvekilleri daha milletvekili seçilmeden önce bu konuda bir taahhütnameye imza atıyorlar" ifadelerini kullandı.
"KÜRSÜ DOKUNULMAZLIĞI HARİÇ BÜTÜN DOKUNULMAZLIKLAR KALDIRILSIN"
"Dokunulmazlıklar, kürsü dokunulmazlığı ile sınırlandırılmalıdır" diyen Böke, şöyle devam etti:
"Kürsü dokunulmazlığı ifade özgürlüğünün savunucusudur, bizim siyaset yapabilmesinin garantisidir. Bunun ötesindeki hiçbir dokunulmazlığa bizlerin ihtiyacı yoktur. Ancak ortaya çıktı ki bunlara ihtiyacı olan milletvekilleri varmış. Ortaya çıktı ki AK Parti için bu dokunulmazlık zırhı bir gereklilikmiş. Dün reddedilmiş olan AKP tarafından gerçek dokunulmazlıkların kaldırılmasıdır. Açıkça ortaya çıkmıştır ki AKP’nin dokunulmazlıklar zırhına ihtiyacı vardır. Şapka düşmüş kel görünmüş. Dün ilk oylaması yapılan AKP’nin teklifi işte bütün bu sebeplerle dokunulmazlıkların kaldırılması teklifi değildir. Bu teklif AKP’nin samimi olmayan hesaplara dayanan, siyaseti ve Meclis’i istediği gibi düzenlemek için sarayın eline bir koz vermek için oynanan bir oyundur."
"TÜRKİYE’NİN GERÇEK SORUNLARI VAR"
Türkiye’nin gerçek sorunları olduğunu ve gündemin bu sorunlar olması gerektiğini söyleyen Böke, "Yarın Genel Başkan Yardımcımız Çetin Osman Budan başkanlığında bir heyet Diyarbakır’a giderek bir değerlendirme yapacak. 7 Haziran’dan beri 500’ün üzerinde şehidimiz var. Ankara ve İstanbul saldırılarında kaybettiğimiz yüzlerce vatandaşımız, bu esareti terör örgütüne teslim etmiş olan bir hükümet. Birçok soru var; ülkenin içerisinde 15 ton bomba yüklü bir kamyon nasıl dolaştı? Türkiye’yi bu iktidar 2002 yılında sıfır terörle devraldı. Bugün sıfır güvenlikle karşı karşıyayız. Teröre açıkça yardım ve yataklık yapmış olan bir iktidar var. Türkiye’nin doğrudan müdahil olduğu Suriye iç savaşı ve bu savaşta bir taraf olarak desteklemiş olduğu radikalizm, Türkiye Cumhuriyeti kentlerinin roket saldırılarına maruz kalmasına, ölüm mekanlarına dönüşmesine ve yıkımlarla yaşama zemin hazırladı. Vatandaşı ’hükümet arıyoruz’ diye gazeteye ilan vermek zorunda kalıyor. İktidar görevini yerine getiremiyor, bunun da farkında" diye konuştu.
"Yarın 19 Mayıs Türkiye’de milli mücadelenin başladığı, Mustafa Kemal’in Samsuna ayak bastığı bugün bağımsızlık mücadelesini temsil eden bir gün" diyen Böke, yarın 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutlayacaklarını ifade etti.
"CHP’NİN TEK BİR İTTİFAKI VARDIR, O DA HALKLA"
Böke, milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına ilişkin sorulara ise şöyle cevap verdi:
"CHP’nin politikası, tek tutarlı olan parti esasında bu konuda. Dokunulmazlıkların kürsü dokunulmazlığı dışında kaldırılması gerekiyor. Bu yönde verilecek her oyda kişinin, milletvekilinin vicdanına kalmış bu dünde böyleydi, cuma günü de böyle olacak. CHP’nin ilkesel tutumunda en ufak bir değişiklik yoktur. Bu konuda yaşananların gerçek bir samimiyet testi olduğunu düşünüyoruz. Burada samimiyetsizliği ortaya çıkan tek parti de AK Parti’dir. CHP’nin tek bir ittifakı vardır, o da halkla. CHP ilkesel olarak tutumunu Meclis’teki bütün gereken konularda sürdürmektedir. Bunlara karşı bir havuz medyasının, mücadelenin ortağı olarak CHP’yi hedef alması CHP’nin ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha göstermektedir."
(İHA)
