USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Genel

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: Hayır çıkarsa itibarımız dünyada artacaktır

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, 16 Nisan'da anayasa değişikliği için yapılacak referanduma ilişkin, "Sandıktan hayır çıkarsa bizim itibarımız, bizim saygınlığımız bütün dünyada artacaktır." dedi.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: Hayır çıkarsa itibarımız dünyada artacaktır
11-04-2017 02:50
Google News

İSTANBUL (AA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Show TV, HaberTürk, Bloomberg TV ortak yayınında haber spikeri Jülide Ateş'in sorularını cevapladı.

Ateş, "Sizin bir çıkışınız oldu, kontrollü darbe söylemi ve denildi ki özellikle 'Yenikapı Mitingi'ne katılmış, darbeyi bu kadar lanetleyen, bu kadar vahim görüntüler ve 248 şehidimiz hali hazırda kalplerimizdeyken, bu çıkışın içi, acaba neyle dolu?' Sizin siteminiz var 'neden o iki kilit isim gelmedi' diye. 16 Nisan sonrası için bu mevzunun uzantıları neler olur?" sorusunu yöneltti.

Kemal Kılıçdaroğlu, 248 şehidin kanının yerde olduğunu ve haklarının aranması gerektiğini belirterek, "Parlamentoda 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu kuruldu. Uzun süre bu komisyona üye vermediler. Yani aydınlatılmasını, bir anlamda istemediler. Arkasından kilit isim iki kişiyi davet edelim dediler bizim arkadaşlarımız. Bu 15 Temmuz darbe girişiminde ne oldu, neyin nesi, bu ayrıntıları öğrenelim dediler. Onlara da izin vermediler. Ben şimdi bu 248 şehidin hakkını aramayacağım da ne yapacağım?" cevabını verdi.

"15 Temmuz'la ilgili bütün ayrıntıları görüşmeye hazırım"

15 Temmuz Darbe Girişimi Komisyonu'nun, diğer gruplardan bağımsız bir rapor taslağı hazırladığını ancak bu taslağı, 16 Nisan'dan sonra vereceklerini söylediklerini anlatan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Niye 16 Nisan'dan sonra, hangi gerekçeyle? Çok açık ve net şu çağrıda bulunuyorum, şunu bir atlatalım. Onlara yine buradan 'hodri meydan' diyorum. 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili, komisyonla ilgili bütün ayrıntıları, onlarla tartışmaya ve görüşmeye hazırım. Ben 248 şehidin kanı yerde kalmasın, Türkiye bir daha darbe girişimleriyle yüz yüze gelmesin, Türkiye bu konuda elinden gelen çabayı harcasın. Ben, Yenikapı'ya gittim, 12 madde halinde saydım. Bir daha Türkiye darbelerle karşılaşmasın diye, nelerin yapılması gerektiğini anlattım. Onlar bir sürü laf ettiler. Akılda ne var? Hiç bir şey. Benim söylediğim 12 madde aynen duruyor. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasını masaya yatırmak üzere ister Sayın Binali Yıldırım, ister Sayın Erdoğan, ikisine de açıkça hodri meydan diyorum. Gelsinler sizin programınızda oturup tartışalım."

"Tarafsızlık yeminini parlamentoda nasıl yapacak?"

"Sayın Cumhurbaşkanı dedi ki 'eğer evet çıkarsa, hak doğduğu anda giderim ve partime üye olurum.' Böyle deyince de bizim aklımıza şu soru geliyor, bir taraftan yeni 18 maddelik değişikliğe göre partiye üye olacak ama bir taraftan da tarafsızlık yemini etmiş bir cumhurbaşkanı. Bu oksimoron bir durum oluşturmuyor mu? Burada tarafsızlık ilkesini, tartışmayı nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, bunun aklın alacağı bir şey olmadığını söyledi.

Bir partinin genel başkanının tarafsız olamayacağını savunan Kılıçdaroğlu, "Parlamentoda ettiğimiz yemin, tarafsızlık üzerine bir yemin değildir. Türkiye'nin birliği, bütünlüğü, bağımsızlığı, bekası için yemin ederiz, o kadar. Ama Sayın Cumhurbaşkanı, tarafsız davranacağına dair namusu ve şerefi üzerine yemin eder." dedi.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bir partinin genel başkanı olduktan sonra Sayın Cumhurbaşkanı, tarafsızlık yeminini parlamentoda nasıl yapacak? Gerçekten aklın alacağı bir şey değil. Cumhurbaşkanlığı makamı, neden çok önemli ve neden tarafsız? Nedeni şudur; cumhurbaşkanlığı makamı, bizim ortak paydamızdır. 80 milyonun ortak paydasıdır. Çünkü 80 milyonu temsil ettiği için, hepimiz o makama saygı duymak durumundayız. Ama o makam, bir partinin üyesi konumuna gelirse, 80 milyonu temsil edemez. O zaman nasıl diyeceğiz 'cumhurbaşkanı' ve arabasında Türk bayrağını nasıl taşıyacak? Yani bir tarafında Türk bayrağı, bir tarafta parti bayrağı mı olacak?"

Cumhurbaşkanının tarafsız olması gerektiğini, çünkü tarafsızlığın kendisine çok şey yüklediğini dile getiren Kılıçdaroğlu, "Yargıtaya, Cumhuriyet Başsavcılığına, Anayasa Mahkemesine atama yapacak. Tarafsız olursa, bu atamaların bir anlamı ve değeri vardır. Ama bir partinin genel başkanı olarak atama yaparsa, bir anlamı ve değeri yoktur. Yargıyı da siyasallaştırmış olur, asıl felaket de o zaman başlar." diye konuştu.

"Freni olmayan bir otobüse, siz evlatlarınızı bindirir misiniz?"

Kılıçdaroğlu, halk oylamasından 'hayır' çıkması halinde, "Bizim itibarımız, bizim saygınlığımız bütün dünyada artacaktır" diyerek, şöyle devam etti:

"Şunu söyleyecektir, bütün dünya: Türkiye'de demokrasiyi askıya almak istediler, halk izin vermedi. Türkiye'de Meclis'in yetkisini tırpanlamak istediler, millet izin vermedi. Türkiye'de bir kişiye parlamentonun önemli yetkilerini vermek istediler, millet izin vermedi. Cumhurbaşkanına vekaleti seçimle gelen birisi değil de, TBMM Başkanı değil de, atamayla gelen birisi vekalet edecekti, ona izin vermediler. Bakanlıkların ve başkan yardımcılarının sayısı bir kişinin iki dudağı arasındayken, buna izin vermediler. Devlette liyakat esası vardı bütün dünyada, çağdaş ülkelerde; bunu kaldırıp tümüyle bir kişinin yetkisine vermek istediler, millet bunu kabul etmedi ve Türkiye demokrasiye sahip çıktı. Bu çıkacak ortaya. Bizim itibarımız, bizim saygınlığımız, bütün dünyada artacaktır. 'Evet' çıkarsa ne olur? Ben annelere söylüyorum, emin olun büyük bir inançla da söylüyorum; 'Freni olmayan bir otobüse, siz evlatlarınızı bindirir misiniz?' diyorum. 'Nereye gittiği belli olmayan bir trene, ailenizi bindirir misiniz?' 'Hayır bindirmeyiz' diyorlar. Hem freni olmayan hem de nereye gittiği belli olmayan bir otobüse 80 milyonu bindirelim. Niye bindiriyoruz? Hangi gerekçeyle bindiriyoruz? Nereye gittiği belli değil. Parlamentoda işler hızlı yürümüyormuş... Kim diyor bunu? Bir demokraside, parlamento ayak bağı olarak görülebilir mi? Bunu söylemek bile demokrasiye ihanettir, haksızlıktır."

"Kılıçdaroğlu paranoyasından kurtulsunlar"

Kılıçdaroğlu, programdaki konuşmasını ise şu sözlerle tamamladı:

"Sayın Erdoğan'a, Sayın Binali Yıldırım'a, Sayın Devlet Bahçeli'ye istirham ediyorum, gerçekten istirham ediyorum; Kılıçdaroğlu paranoyasından kurtulsunlar. Ben ne yaptım size arkadaşlar, ne yaptım size. Ben devletin arabasını kullanmıyorum, devletin uçaklarını kullanmıyorum, devletin parasını kullanmıyorum, devletin televizyonlarını kullanmıyorum, devletin forsunu kullanmıyorum. Ben, bu millete doğruları anlatıyorum. Benim tek inancım var ben Allah'ıma güveniyorum, ben vatandaşlarıma güveniyorum, milletime güveniyorum. Ben arabaya, paraya, forsa bilmem neye güvenmiyorum. Benimle eğer tartışmak istiyorsanız, benim doğruları söylemediğime inanıyorsanız ve bu konuda inancınız tamsa size açık ve net 'hodri meydan' diyorum. Gelin sizin istediğiniz televizyon kanallarında oturalım, medeni insanlar gibi tartışalım. medeni insanlar gibi. Ben mi doğruyu söylüyorum, siz mi doğruyu söylüyorsunuz, vatandaş da evinde oturarak izlesin başka ne söyleyeyim ben. Paranoyadan kurtulsunlar."

Muhabir: Çiğdem Alyanak, Etem Geylan

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ