Cezayir'in 132 yıllık Fransız sömürgesini sonlandırarak bağımsızlık mücadelesine başlamasının üzerinden 65 yıl geçti. Cezayirliler hâlâ işlediği suçlardan dolayı Fransa'dan resmi özür ve tazminat bekliyor.
Fransa, yüzyıllar boyunca Osmanlı yönetiminde kalan Cezayir'i 1830'da işgal etti ve 1 milyona yakın yerleşimci göndererek buradaki varlığını pekiştirdi.
Fransa'nın iki dünya savaşı ve diğer askeri operasyonlarında, daha fazla özerklik vaadiyle silah altına aldığı Cezayirliler ülkelerine döndüklerinde, "ikinci sınıf vatandaş" muamelesi görmeye devam etti. Cezayirlilerin eşit şartlarda siyasi temsil çabaları da kanlı biçimde bastırıldı.
1,5 milyon cana mal olan bağımsızlıkCezayir, Fransız işgaline karşı 1 Kasım 1954'te bağımsızlık mücadelesine başladı. Fransa'nın kanlı yıldırma çabalarına karşı koyan Cezayirliler, 8 yıl süren ve yaklaşık 1,5 milyon kişinin hayatına mal olan çetin mücadele sonucu 5 Temmuz 1962'de bağımsızlıklarını kazandı.
Fransa, bugüne kadar sömürgeci politikaları nedeniyle devlet olarak Cezayir'den resmen özür dilemedi.
Cezayirliler ise Fransa'nın yaptıklarını unutmadı. Ülkenin birçok kentinde haftalardır, eski Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika döneminde görev yapan isimlerin yönetimden uzaklaştırılması talebiyle düzenlenen gösterilerde de bunu görmek mümkün.
Protestocular, Cezayir'deki politik ve ekonomik durumun kötüye gitmesinden sadece "Buteflika rejiminin temsilcilerini" değil Fransa'yı da suçluyor.
Cezayirliler, Fransa'nın işlediği suçları kabul ederek özür dilemesini ve tazminat ödemesini istiyor.
Fransa'nın nükleer denemeleriCezayir yönetimi ayrıca, Fransa'nın Cezayir topraklarında yaptığı nükleer denemenin mağdurları için de tazminat talep ediyor.
Fransız hükümetinin 1960-1966 yıllarında Cezayir çölünde gerçekleştirdiği 17 nükleer deneme 42 bin kişinin ölümüne neden oldu. Nükleer radyasyona maruz kalan binlerce insan kronik hastalıklara yakalandı.
Fransa-Cezayir arasında bekleyen dosyalarCezayir Mücahitler Bakanlığı, sömürge yılları ve sonrası dönemle ilgili 4 dosyanın iki ülke arasında hâlâ beklemede olduğunu belirtiyor. Fransa, yüzlerce belge ve eser içeren Cezayir arşivini ise ülkeye geri göndermeyi kabul etmiyor.
Bağımsızlık mücadelesinin 65'inci yıl dönümü etkinliğinde konuşan Mücahitler Bakanı Tayyib Zeytuni, masada bekleyen dosyalar konusunda Fransa tarafından hiçbir adım atılmadığını belirtti.
Zeytuni, daha önce yaptığı açıklamada, bekleyen dosyaları karara bağlamak için uluslararası mahkemelere başvurma tehdidinde bulunmuştu.
Bakan Zeytuni, Paris'e, işlediği suçları kabul etme ve tazminat ödeyerek özür dileme çağrısını yinelemişti.
"Fransa, Cezayir'e uyguladığı soykırımı tanımak zorunda kalacak"AA muhabirine konuşan Cezayirli tarihçi Muhammed el-Emin Belğis, Fransa'nın söz konusu dosyaların kendisi için ne kadar tehlikeli olduğunu anladığı için sürekli ötelediğini ifade etti.
Belğis, "Fransa'nın Cezayir'de işlediği suçlar bu dosyaların ötesine geçiyor. Fransa, 1830'dan bu yana Cezayir'e uyguladığı soykırımı tanımak zorunda kalacak." dedi.
Cezayir'in Fransa'nın vesayetinden kurtularak suçlarını itiraf etmeye zorlayabileceğini dile getiren Belğis, ülkede düzenlenen barışçıl gösterilerin ülkeyi yöneten "gizli çete" ile Fransa'nın Cezayir'e yönelik planlarını ortaya çıkardığı değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com