01-09-2015 20:31
Muğla’nın Ortaca ilçesinde haziran ayında 18 yaşındaki Cansu Kaya’yı öldürdükleri iddiasıyla tutuklanan ve haklarında ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açılan tutuklu sanıkların yargılanmasına başlandı.
Ortaca’da 14 Haziran 2015’te meydana gelen olayda, 18 yaşındaki Cansu Kaya, Dalyan Sulama Kanalı’nda ölü bulunmuştu. Genç kızın son olarak birlikte görüldüğü erkek arkadaşı Poyraz Ç. (17) ve Necati D. (25) isimli arkadaşları suçlarını itiraf ederek tutuklanmıştı. Fethiye Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan sanıklar, bugün ilk kez hakim karşısına çıktı. Zanlıların adliyeye getirilişi sırasında geniş güvenlik önlemi alındı.
Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi’nde saat 09.45’te başlayan Cansu Kaya davası nedeniyle adliye içinde ve dışında polis tarafından yoğun güvenlik önlemleri alındı. Cansu Kaya’nın ailesi jandarma otosuyla Fethiye Adliyesi’ne getirildi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Muğla Barosu ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu avukatlarıyla birlikte mahkemeye 8 avukat, Kaya ailesi adına katıldı. Sanıkları da iki avukat savundu. Sanıklar Necati D.; kasten öldürme, cinsel saldırı, cinsel istismar ve kişi haklarını yoksun kılma suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 18 yıl hapisle yargılanırken, Cansu’nun 17 yaşındaki erkek arkadaşı Mehmet Poyraz Ç. ise yaşının küçük olması nedeniyle hafifletilmiş sebeplerden ağırlaştırılmış müebbet cezanın 18 yıl olarak düzeltilmesi talebiyle yargılandı.
SANIKLAR İDDİALARI KABUL ETMEDİ
Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ogün Ahmet Tepe, şüphelilerin yüzüne iddianameyi özetledi. Adından sanıkların savunmalarını aldı. Sanık Necati D., hakkındaki iddiaların gerçek olmadığını söyleyerek, "Biz teknedeydik. Cansu yanımıza geldi ve bize dertlerini anlattı. Birisiyle mesajlaştı. Ben kiminle mesajlaştığını sordum. Arkadaşı Öznur’un tekne turu ayarladığını söyledi. Sonra bizim yanımızdan ayrıldı. Ben kendisine 15-20 dakika sonra yanımıza geri geldi. Neden geri geldin diye sorduğumda tekne turunun iptal edildiğini söyledi. Yüzmek istediğini söyledi. Gece olmaz dedik ama ısrar etti. Ben önce Mehmet Poyra suya girsin dedim. O atladı. Daha sonra Cansu üzerindekileri çıkardı, iç çamaşırlarıyla teknenin önünden çimileme olarak atladı. Ve sonra sudan çıkmadı. Mehmet Poyraz ile birlikte suya daldık. Cansu’yu bende bulamadım. Ne yapacağımızı şaşırdık. Eşyalarını teknede bırakmak istemedik. ... plakalı aracı aldık. Teknede eşyası kalmadı. Araçla İztuzu plajına giderken ilk köprüden Cansu’nun eşyalarını attık. Ben eşyalarımızı yakmadığımızı hatırlıyorum. Sonra Mehmet Poyrazla dolaştık. Saah iş yerine gittim. Poyraz iş yerine geldi. Ne ypacaımızı bilmiyorum dedi. Bende aynı sözü tekrarladım. Sonra Cansu’nun ablası Burcu Kaya beni aradı. Cansu’yu sordu. Önceki gece yanımda olduğunu söyledim. Daha sonra ben Burcu ve arkadaşı her yerde aradık. İfadeye gittik. Bizi bıraktılar. Ertesi gün Mehmet Poyraz’ı tekrar gördüm. Bir müddet sonra tekneye tekrar gittik. Mehmet Pyraz’da telefonu suya attı" dedi.
Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı, Necati D.’nin daha önce verdiği ifadelerine göre konunun iyi anlaşılması için çeşitli sorular yöneltti. Necati D., Cansu Kaya’nın olay günü alkollü hali olmadığını, kendisiyle cinsel ilişkisinin olmadığını belirtip, "Maktul benim kardeşim gibiydi" dedi.
Sanık Mehmet Poyraz Ç. de ifadesinde şunları söyledi:
"Sağlık Ocağı karşındaki teknede saat 24:30-01:00 arası oturuyorduk. Cansu geldi muhabbet ettik. Tekne turu olduğunu söyledi. Ama daha sonra gitti. Bir süre sonra tekrar geldi. Konuşurken yüzme sohbeti çıktı. Ben yüzmeyi sevdiğimi söyledim. Ben girdikten sonra Cansu’da üzerindekileri çıkardı iç çamaşırlarıyla suya çivileme atladı. Ama sudan çıkmadı. 45 dakkika aradık. Bulamadık. Eşyalarını 10…. plakalı arabaya aldık. İztuzu yolunda suya attık. Dalyan merkeze geri döndük. Cansu’nun telefonunun arabada kaldığını fark ettik. Bunun üzerine Dalyan’da çamur banyolarının yapıldığı bölgeye yakın yerde telefonunu suya attım. Sabah 05:00 civarı olmuştu. Sabah işe gittik. Ertesi gün Necati’ye her şeyi anlatalım, bu iş üzerimizde kalacak dedim."
Poyraz Ç., Cansu’nun boğazını sıkmadığını, şiddet uygulamadığını ve cinsel ilişkiye girmediğini iddia ederek, “Cansu suya atlarken aramızda 1 metre kadar mesafe vardı. Üzerime atlayacaktı. Yüzme bilmiyormuş yaralarının neden olduğunu bilmiyorum Necati alkollü değildi. Korktuğumuzdan dolayı eşyalarından kurtulmak istedik" diye konuştu.
ACILI ANNE VE BABA EN AĞIR CEZANIN VERİLMESİNİ İSTEDİ
Acılı baba Osman Kaya ise her iki şüphelinin ifadelerini kabul etmediğini belirterek, “Öldüren bunlar. Kanıtı Adli Tıp raporunda var. Şikayetçiyim. Davaya katılmak istiyorum sanıkları tanımıyorum" dedi.
Acılı anne Gülen Kaya da sanıkların ifadelerini kabul etmediğini söyleyerek, “En ağır cezaya çarptırılsınlar" şeklinde konuştu.
ABLA OLAY GECESİ YAŞANANLARI ANLATTI
Cansu Kaya’nın ablası Burcu Kaya, mahkemeye tanık olarak katıldı. Burcu Kaya, kız kardeşiyle olay gecesi saat 23.00 sıralarında görüştüğünü, ertesi gün aradığında telefonunun kapalı olduğunu, iş yerinde arkadaşı Ömer’e internetten mesaj attığını ancak iş yerine gelmediğini söyledi. Kaya, ifadesinde şöyle konuştu:
“Cansu’nun gidebileceği yerleri arkadaşlarıyla aradık. Jandarmaya kayıp başvurusu yaptık. Jandarma üzerinden 24 saat geçecek dedi. Arama sırasında Necati’yle karılaştık. Gece saat 00.30 sıralarında 10 dakika görüştüklerini söyledi. Kardeşim Cansu Necati Demir’in bir başkasıyla nişanı olduğunu biliyordu. Cansu yüzme bilmiyordu. Cansu, U.D. ile sevgiliydi. Aralarında bir cinsel ilişki yoktu. Benim izlenimim böyleydi. Kardeşimi suyun üzerinde gördüğümde başı da dahil olmak üzere vücudu dışarıdaydı."
CANSU KAYA’NIN SEVGİLİSİ TANIK OLARAK DİNLENDİ
Cansu Kaya’nın sevgilisi olduğu iddia edilen U.D. de duruşmada tanık olarak dinlendi. U.D. ifadesinde 14 Haziran Pazar günü saat 09.00’da Ortaca Kapalı spor salonunda voleybol antrenörü olduğu için idmanda bulunduğunu, 12.00 sıralarında çıkıp eve gittiğini, hatta havuza da gittiğini, alışveriş yaptığını, akşam da eve gittiğini söyleyerek, “Evdeyken saat 22.00 civarında Cansu’yla birkaç kez mesajlaştık. Hafta sonu Dalyan’a gelip gelmeyeceğimi sordu. Gelmeyeceğim dedim. Sesinde bir gariplik yoktu. Ertesi gün saat 10.00 sıralarında ben idmandayken yanıma geldi. Benden 5 TL para istedi. Kredi kartımı verdim gitti. Daha sonra Necati ve Burcu arkadaşlarıyla eve gelip bana Cansu’yu sordular. Ben de görmediğimi söyledim. Burcu Kaya benim şirketimde muhasebeye bakar. Cansu’yla arkadaşlığımızı Burcu Kaya biliyordu. Burcu görüşmemizi istemedi bende bıraktım. Arkadaşlığımız bitti ama mesajlaşmamız devam etti. En son Cansu’yu olaydan önce Çarşamba günü akşam 21.00’da Dalyan’da arabamın içinde görüştük. Gece 11’e kadar sohbet ettik. Her hangi bir cinsel ilişki olmadı. Daha önceleri apart kiraladığım için aynı apartta ayrı odalarda kaldığımız oldu" dedi.
Sanık avukatlarının ve mahkeme başkanının sorusu üzerine U.D., "Ben Cansu’nun uyuşturucu aldığını bir kişiden duydum. Bunu ablasıyla paylaştım ama ben görmedim. Biz Cansu’yla duygusal anlamda 10-15 gün önce ayrılmıştık" ifadelerini kullandı.
MAHKEMEYİ KİMLER İZLEDİ
Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmayı Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Ali Akkuzu, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyeleri, Muğla Barosunda görevli avukatlar da izledi.
(İHA)
Ortaca’da 14 Haziran 2015’te meydana gelen olayda, 18 yaşındaki Cansu Kaya, Dalyan Sulama Kanalı’nda ölü bulunmuştu. Genç kızın son olarak birlikte görüldüğü erkek arkadaşı Poyraz Ç. (17) ve Necati D. (25) isimli arkadaşları suçlarını itiraf ederek tutuklanmıştı. Fethiye Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan sanıklar, bugün ilk kez hakim karşısına çıktı. Zanlıların adliyeye getirilişi sırasında geniş güvenlik önlemi alındı.
Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi’nde saat 09.45’te başlayan Cansu Kaya davası nedeniyle adliye içinde ve dışında polis tarafından yoğun güvenlik önlemleri alındı. Cansu Kaya’nın ailesi jandarma otosuyla Fethiye Adliyesi’ne getirildi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Muğla Barosu ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu avukatlarıyla birlikte mahkemeye 8 avukat, Kaya ailesi adına katıldı. Sanıkları da iki avukat savundu. Sanıklar Necati D.; kasten öldürme, cinsel saldırı, cinsel istismar ve kişi haklarını yoksun kılma suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 18 yıl hapisle yargılanırken, Cansu’nun 17 yaşındaki erkek arkadaşı Mehmet Poyraz Ç. ise yaşının küçük olması nedeniyle hafifletilmiş sebeplerden ağırlaştırılmış müebbet cezanın 18 yıl olarak düzeltilmesi talebiyle yargılandı.
SANIKLAR İDDİALARI KABUL ETMEDİ
Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ogün Ahmet Tepe, şüphelilerin yüzüne iddianameyi özetledi. Adından sanıkların savunmalarını aldı. Sanık Necati D., hakkındaki iddiaların gerçek olmadığını söyleyerek, "Biz teknedeydik. Cansu yanımıza geldi ve bize dertlerini anlattı. Birisiyle mesajlaştı. Ben kiminle mesajlaştığını sordum. Arkadaşı Öznur’un tekne turu ayarladığını söyledi. Sonra bizim yanımızdan ayrıldı. Ben kendisine 15-20 dakika sonra yanımıza geri geldi. Neden geri geldin diye sorduğumda tekne turunun iptal edildiğini söyledi. Yüzmek istediğini söyledi. Gece olmaz dedik ama ısrar etti. Ben önce Mehmet Poyra suya girsin dedim. O atladı. Daha sonra Cansu üzerindekileri çıkardı, iç çamaşırlarıyla teknenin önünden çimileme olarak atladı. Ve sonra sudan çıkmadı. Mehmet Poyraz ile birlikte suya daldık. Cansu’yu bende bulamadım. Ne yapacağımızı şaşırdık. Eşyalarını teknede bırakmak istemedik. ... plakalı aracı aldık. Teknede eşyası kalmadı. Araçla İztuzu plajına giderken ilk köprüden Cansu’nun eşyalarını attık. Ben eşyalarımızı yakmadığımızı hatırlıyorum. Sonra Mehmet Poyrazla dolaştık. Saah iş yerine gittim. Poyraz iş yerine geldi. Ne ypacaımızı bilmiyorum dedi. Bende aynı sözü tekrarladım. Sonra Cansu’nun ablası Burcu Kaya beni aradı. Cansu’yu sordu. Önceki gece yanımda olduğunu söyledim. Daha sonra ben Burcu ve arkadaşı her yerde aradık. İfadeye gittik. Bizi bıraktılar. Ertesi gün Mehmet Poyraz’ı tekrar gördüm. Bir müddet sonra tekneye tekrar gittik. Mehmet Pyraz’da telefonu suya attı" dedi.
Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı, Necati D.’nin daha önce verdiği ifadelerine göre konunun iyi anlaşılması için çeşitli sorular yöneltti. Necati D., Cansu Kaya’nın olay günü alkollü hali olmadığını, kendisiyle cinsel ilişkisinin olmadığını belirtip, "Maktul benim kardeşim gibiydi" dedi.
Sanık Mehmet Poyraz Ç. de ifadesinde şunları söyledi:
"Sağlık Ocağı karşındaki teknede saat 24:30-01:00 arası oturuyorduk. Cansu geldi muhabbet ettik. Tekne turu olduğunu söyledi. Ama daha sonra gitti. Bir süre sonra tekrar geldi. Konuşurken yüzme sohbeti çıktı. Ben yüzmeyi sevdiğimi söyledim. Ben girdikten sonra Cansu’da üzerindekileri çıkardı iç çamaşırlarıyla suya çivileme atladı. Ama sudan çıkmadı. 45 dakkika aradık. Bulamadık. Eşyalarını 10…. plakalı arabaya aldık. İztuzu yolunda suya attık. Dalyan merkeze geri döndük. Cansu’nun telefonunun arabada kaldığını fark ettik. Bunun üzerine Dalyan’da çamur banyolarının yapıldığı bölgeye yakın yerde telefonunu suya attım. Sabah 05:00 civarı olmuştu. Sabah işe gittik. Ertesi gün Necati’ye her şeyi anlatalım, bu iş üzerimizde kalacak dedim."
Poyraz Ç., Cansu’nun boğazını sıkmadığını, şiddet uygulamadığını ve cinsel ilişkiye girmediğini iddia ederek, “Cansu suya atlarken aramızda 1 metre kadar mesafe vardı. Üzerime atlayacaktı. Yüzme bilmiyormuş yaralarının neden olduğunu bilmiyorum Necati alkollü değildi. Korktuğumuzdan dolayı eşyalarından kurtulmak istedik" diye konuştu.
ACILI ANNE VE BABA EN AĞIR CEZANIN VERİLMESİNİ İSTEDİ
Acılı baba Osman Kaya ise her iki şüphelinin ifadelerini kabul etmediğini belirterek, “Öldüren bunlar. Kanıtı Adli Tıp raporunda var. Şikayetçiyim. Davaya katılmak istiyorum sanıkları tanımıyorum" dedi.
Acılı anne Gülen Kaya da sanıkların ifadelerini kabul etmediğini söyleyerek, “En ağır cezaya çarptırılsınlar" şeklinde konuştu.
ABLA OLAY GECESİ YAŞANANLARI ANLATTI
Cansu Kaya’nın ablası Burcu Kaya, mahkemeye tanık olarak katıldı. Burcu Kaya, kız kardeşiyle olay gecesi saat 23.00 sıralarında görüştüğünü, ertesi gün aradığında telefonunun kapalı olduğunu, iş yerinde arkadaşı Ömer’e internetten mesaj attığını ancak iş yerine gelmediğini söyledi. Kaya, ifadesinde şöyle konuştu:
“Cansu’nun gidebileceği yerleri arkadaşlarıyla aradık. Jandarmaya kayıp başvurusu yaptık. Jandarma üzerinden 24 saat geçecek dedi. Arama sırasında Necati’yle karılaştık. Gece saat 00.30 sıralarında 10 dakika görüştüklerini söyledi. Kardeşim Cansu Necati Demir’in bir başkasıyla nişanı olduğunu biliyordu. Cansu yüzme bilmiyordu. Cansu, U.D. ile sevgiliydi. Aralarında bir cinsel ilişki yoktu. Benim izlenimim böyleydi. Kardeşimi suyun üzerinde gördüğümde başı da dahil olmak üzere vücudu dışarıdaydı."
CANSU KAYA’NIN SEVGİLİSİ TANIK OLARAK DİNLENDİ
Cansu Kaya’nın sevgilisi olduğu iddia edilen U.D. de duruşmada tanık olarak dinlendi. U.D. ifadesinde 14 Haziran Pazar günü saat 09.00’da Ortaca Kapalı spor salonunda voleybol antrenörü olduğu için idmanda bulunduğunu, 12.00 sıralarında çıkıp eve gittiğini, hatta havuza da gittiğini, alışveriş yaptığını, akşam da eve gittiğini söyleyerek, “Evdeyken saat 22.00 civarında Cansu’yla birkaç kez mesajlaştık. Hafta sonu Dalyan’a gelip gelmeyeceğimi sordu. Gelmeyeceğim dedim. Sesinde bir gariplik yoktu. Ertesi gün saat 10.00 sıralarında ben idmandayken yanıma geldi. Benden 5 TL para istedi. Kredi kartımı verdim gitti. Daha sonra Necati ve Burcu arkadaşlarıyla eve gelip bana Cansu’yu sordular. Ben de görmediğimi söyledim. Burcu Kaya benim şirketimde muhasebeye bakar. Cansu’yla arkadaşlığımızı Burcu Kaya biliyordu. Burcu görüşmemizi istemedi bende bıraktım. Arkadaşlığımız bitti ama mesajlaşmamız devam etti. En son Cansu’yu olaydan önce Çarşamba günü akşam 21.00’da Dalyan’da arabamın içinde görüştük. Gece 11’e kadar sohbet ettik. Her hangi bir cinsel ilişki olmadı. Daha önceleri apart kiraladığım için aynı apartta ayrı odalarda kaldığımız oldu" dedi.
Sanık avukatlarının ve mahkeme başkanının sorusu üzerine U.D., "Ben Cansu’nun uyuşturucu aldığını bir kişiden duydum. Bunu ablasıyla paylaştım ama ben görmedim. Biz Cansu’yla duygusal anlamda 10-15 gün önce ayrılmıştık" ifadelerini kullandı.
MAHKEMEYİ KİMLER İZLEDİ
Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmayı Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Ali Akkuzu, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyeleri, Muğla Barosunda görevli avukatlar da izledi.
(İHA)
