Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bu akşam yine, Suriye tarafına kaçarken yakalananlar var. Canlı bomba. Üzerlerinde, 7 kilo TNT vardı. Bunlarla birlikte yakalandılar" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, A Haber televizyonunda yayınlanan ‘Cumhurbaşkanı Gündem Özel’ programına konuk oldu. Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Erdoğan, Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkiler ve ikili temaslarda gelinen son durumu aktararak, “Burada fikri bir çatışma var. Bazıları bu farklı yerlere taşıyorlar ama Türkiye öyle farklı yerlere taşınacak bir ülke değil. Ama burada bir farklı düşünce var. Bu farklı düşüncenin fiili bir duruma bir defa ulaşması lazım. Şu anda Viyana görüşmelerinde birçok şeyler var ki onlarda buna soru işareti koyuyorlar. Çünkü 370 bin insanı katleden bir katilin savunucusu durumuna düşürmek, kırmızı halılarla karşılamak bir defa uluslararası diplomaside pekte şık değil. Aslında bunu Rusya Federasyonu biliyor. Ama buna rağmen bunlar yapılıyor. Bakın biz yaptırımlar uygulandığı dönemde bile Rusya’ya dedik ki bizim Rusya ile stratejik ortaklığımız var biz yaptırım uygulayamayız ve uygulamadık. Ve biz aynen devam ettik. Şimdi aynı durum bakıyorsunuz İran ile. İran şu anda ben sonuna kadar Suriye’nin yanındayım diyor. Ama sen sonuna kadar yanında isen kusura bakma İran. Bizde sonuna kadar Suriye yönetiminin karşısındayız. Biz Suriye halkının yanındayız. Ve şuanda biz oradaki direnişçilerin ve oradaki ılımlı muhalifin yanındayız ve yanında olmaya ada devam edeceğiz. Çünkü biz adaletle hükmetmeye mecburuz” dedi.
“ŞU ANA KADAR 2 BİNİ AŞKIN TERÖRİST ÖLDÜRÜLMÜŞTÜR”
PKK ile yapılan mücadelede gelinen son durumu ve öldürülen terörist sayısını değerlendiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Silahlı kuvvetler bu konuda çok hassastır. Diyelim ki bir cesedi gördü ise oradan sayarak bir neticeye varır. Bütün bunlardan bakarak tespit ettiğimize göre 2 bini aşkın terörist etkisiz hale getirildi. Bakın şuana kadar 2 bini aşkın terörist öldürülmüştür. Hem içeride hem dışarıda. Ve bu operasyonlar aynı kararlılıkla devam edecektir. Ama bizimde 200’e yakın şehidimiz vardır. Ben bütün şehit ailelerine sesleniyorum. Bu şehitlerin hepsi bizim şehidimizdir. Ama bilesiniz ki bu şehitlik zinciri hiçbir zaman bitmeyecektir. Eğer kim bitecek diyorsa o aldatıyordur. Biz bu ülkede askerine Mehmetçik diyen, İslam coğrafyası içerisinde başka ülke yoktur. Biz niye Mehmetçik diyoruz. Küçük Muhammed anlamına Mehmetçik diyoruz. Büyüklerimiz bunun ismini böyle koymuştur. Ve şehitlik makamı sıradan bir makam değil. Peygamberlikten sonraki en yüksek mercidir” diye konuştu.
Çözüm sürecinin işleyişine ilişkin soruyu değerlendiren Erdoğan, “Çözüm sürecinde karşımızda bir muhatap buluruz diye başladık ama karşımızda bir muhatap yokmuş. Yoksa o zaman demek ki muhatap bulamadığımıza göre bunu buzdolabına koymak lazım. Milli birlik ve beraberlik projesiyle yolumuza devam ederiz. Netice aldık bitti, eh biti ise zaten mesele kalmadı demektir. O zaman da artık noktayı koymuş oluruz. Yani virgüllere artık diyorum bir son verme noktası gelir. Bundan sonra da artık böyle bir grupla, grupçukla oturup ta bu işleri konuşmaya gerek yok. Bundan sonra çözüm süreci ile ilgili muhatabımız millettir” dedi.
Erdoğan, Almanya Başbakanı Angela Merkel ile Dolmabahçe’de yapılan ortak basın toplantısında kullanılan koltuk ve üzerindeki hilal tartışmaları üzerine ise, “Bunlarla ilgili Sayın Bardakçı’nın çok güzel bir yazısı oldu. Burası aslında bir kabul odası ve bu kabul odasında üst düzey ziyaretler yapılır, orada görüşmeler yapılır. Biz geldiğimizde şu gördüğünüz bütün koltuklar, bunların hepsi çürümeye terk edilmiş koltuklardı. Bu halılar filan yeni alınmış değil. Orijinal haline biz dönüştürdük burayı. Ve bu gördüğünüz koltuklar, o zamanki insanların durumları ne ise ona göre yapılmış. Ve hilal de bizim tarafımızdan üzerine ilave edilmemiştir, hilal vardı. Ve bunlarda o dönemin tarzıdır bu. Ama bu aslında kökeni itibariyle bize ait bir tarz değil. Batı’ya ait bir tarz ve bu tarzı da Osmanlı kullanmış. Ve Osmanlı’dan bize devretmiş bir tarz. Osmanlı’da o zaman mobilya sektöründe o zaman kulanmışlar, yapmışlar. Zaten bizim özelikle Sultan Abdülhamit bu mobilya işinde bir dehaydı. Mesela kendisinin Dolmabahçe’de bizzat oyma üzerine yaptığı işler var ki hakikaten ne denli bir deha. 33 yıllık bu idaresi esnasında bunları da oraya sıkıştırmış ve o esnada onları da yapmış, öyle bir insan. Burada yaşamış olan bir padişahtı. Biz bunu aynen aldığımız şekliyle restorasyonunu aynı şekilde yaptık. Maalesef geçmişte kumarhane olarak ta kullanılmıştır. Oda çok acı bir şey. Şuanda biz burayı tamamen boşaltmak istiyoruz ve hepsine bildirimlerimizi yaptık ve hepsini de çıkaracağız. Şuanda burası tamamen harabe olmaktan çıktı diyemem, öyle yerlerimiz var ki hepsinin ihya edilmesi lazım” diye konuştu.
“MALUM SİYASİ PARTİYE YÖNELİK BU TÜR EYLEMLERDE YAPILIRSA SORU İŞARETİNİ KOYUN”
Seçim güvenliğine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu konuda İçişleri Bakanlığımız A’dan Z’ye her türlü tedbiri silahlı kuvvetlerimiz ile birlikte alıyorlar. Burada silahlı kuvvetlerimiz 1 Kasım’da alınması gereken bütün tedbirleri şu anda almış vaziyettedir. Ciddi anlamda kuvvet kaydırması yapıldı, jandarmamız hakeza öyle. Polisimiz hakeza öyle. Tabii içimizde ihanet şebekeleri yok mu var. O ayrı mesele. Ama bunun dışında İçişleri Bakanlığımız kararlılıkla tedbirleri almış bulunmaktadırlar. Bakanımız ile görüştüm, şuanda terör eylemi içerisinde olanlardan bir grubu yakalamışlar. Onların hakkında bana bilgi verdi. Ve enteresandır bunlar bu eylemlerini terörist oldukları halde, malum yapıdan oldukları halde şimdiden söylüyorum; eğer malum siyasi partiye yönelik bu tür eylemlerde yapılırsa soru işaretini koyun. Bu kadar açık konuşuyorum. Çünkü o malum kampanyayı yürüten kişinin verdiği akılda budur. İcabında kendi içinizde bu tür eylemleri yapacaksınız. Bunlar bu aklı verdiler. Bunların bize bilgileri de geldi. Bizde bunları ifşa edelim ki kendilerine çeki düzen versinler. Burada çok açık ben Kürt kardeşlerime sesleniyorum; oyunuza sahip çıkın. Çünkü bizim için bu oy namustur, şereftir. Öleceksek bir kere ölelim ama buna sahip çıkalım. Buna sahip çıkalım ki bu tür insanların eline kalmasın” dedi.
Doğu illerindeki yer alan bazı köylerde çıkan fazla oylara ilişkin değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Açılan davalar var. Açılan davalar şuanda savcılıkta. Bu diyelim ki bir ölü veya malum partiden başka kimseye oy çıkmaması ve ful çıkması. Halbuki orada ölüler adına bile oy kullanılmış. Yüzlerce sadık böyle bizlere bir netice verdi. Şuanda devlet konuyla ilgili tedbirlerini alıyor ama vatandaşta buna sahip çıkması lazım. Sadece iktidar partisi ile malum partisinin ortada olduğu bir siyasi zemin olmaz. Diğer ana muhalefette buralarda sandıklara eleman vermesi lazım oyuna sahip çıkması lazım” şeklinde konuştu.
CANLI BOMBA YAKALANDI
İç savaş söylemleriyle ilgili Erdoğan, şunları kaydetti:
“Bunu hangi siyasetçinin kullandığı önemli. Nerede iç savaş geliyor. Bununla bu milleti ürkütmek istiyorlar. Buna cesaret eden varsa ortaya çıkar ama gereken cevabı da alır. Biz kefenimizi giyerek yola çıktık. Ben tüm güvenlik güçlerime bu konuda inanıyorum. Silahlı kuvvetlerime güveniyorum. Ha bunlar böyle bir yola mı tevessül edecekler bedelini çok ağır öderler. Biz bu ülkeyi atalarımızdan devralırken bu atalarımız o Çanakkale’deki kurtuluş mücadelesini veren atalarımızdır. Ama oraya gelen Kürt kardeşlerim de bunlar gibi düşünenler değildi. Onlar gerçek manada Selahaddin Eyyyübi’nin torunlarıydı. Bunların Selahaddin Eyyübi ile yakından uzaktan alakası yok. Bunlar zaten vatan millet inanç din böyle bir şey de bunlarda yok. Son zamanlarda bakıyorsunuz bunlar cici çocuk anlamana malum medya da desteklemek suretiyle bunlara program yaptırıyorlar. Bazen saz veriyorlar bazen caz veriyorlar bu tür şeylerle ortaya bir şeyler koymak istiyorlar. 50 tane vatandaş orada öldürülüyor. Faili ortada hala birileri diyor ki nerden kaynaklandı bu. Nerden kaynaklandığı belli. Bizim mücadelemiz benim Kürt kardeşlerimle değil ki bizim mücadelemiz terörle teröristle. Kalkıp da oradan Kürt insanı öldürülüyor diyor. Dürüst ol. Dürüstlük sizin zaten semtinize uğramış değil. Kandilden kalkıp da ahkam kesme. Oradan kalkıyorsun işte Erdoğan bu işin failidir, bilmem nesidir. Onun kararını vatandaşım verir sen kimsin. Sen haddini bil. Siz silahınızla her şeyinizle beraber durmadan katliam peşindesiniz ve katliam yapacak canlı bombalar üretiyorsunuz yaptığınız iş bu. İşte bakın bugün gene bu akşam Suriye tarafına kaçarken yakalananlar var, canlı bomba. Üzerlerinden 7 kilo TNT bunlarla birlikte yakalandılar. Bunları biz yatkından takip ediyoruz. Benim Kürt vatandaşımla teröristi yan yana getirmeyin. Terörist haindir alçaktır ihanet içindedir. Ama Kürt kardeşim ayrıdır. Buna göre adımızı demokratik zeminde demokratik ortamda atmamız lazım.”
(İHA)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, A Haber televizyonunda yayınlanan ‘Cumhurbaşkanı Gündem Özel’ programına konuk oldu. Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Erdoğan, Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkiler ve ikili temaslarda gelinen son durumu aktararak, “Burada fikri bir çatışma var. Bazıları bu farklı yerlere taşıyorlar ama Türkiye öyle farklı yerlere taşınacak bir ülke değil. Ama burada bir farklı düşünce var. Bu farklı düşüncenin fiili bir duruma bir defa ulaşması lazım. Şu anda Viyana görüşmelerinde birçok şeyler var ki onlarda buna soru işareti koyuyorlar. Çünkü 370 bin insanı katleden bir katilin savunucusu durumuna düşürmek, kırmızı halılarla karşılamak bir defa uluslararası diplomaside pekte şık değil. Aslında bunu Rusya Federasyonu biliyor. Ama buna rağmen bunlar yapılıyor. Bakın biz yaptırımlar uygulandığı dönemde bile Rusya’ya dedik ki bizim Rusya ile stratejik ortaklığımız var biz yaptırım uygulayamayız ve uygulamadık. Ve biz aynen devam ettik. Şimdi aynı durum bakıyorsunuz İran ile. İran şu anda ben sonuna kadar Suriye’nin yanındayım diyor. Ama sen sonuna kadar yanında isen kusura bakma İran. Bizde sonuna kadar Suriye yönetiminin karşısındayız. Biz Suriye halkının yanındayız. Ve şuanda biz oradaki direnişçilerin ve oradaki ılımlı muhalifin yanındayız ve yanında olmaya ada devam edeceğiz. Çünkü biz adaletle hükmetmeye mecburuz” dedi.
“ŞU ANA KADAR 2 BİNİ AŞKIN TERÖRİST ÖLDÜRÜLMÜŞTÜR”
PKK ile yapılan mücadelede gelinen son durumu ve öldürülen terörist sayısını değerlendiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Silahlı kuvvetler bu konuda çok hassastır. Diyelim ki bir cesedi gördü ise oradan sayarak bir neticeye varır. Bütün bunlardan bakarak tespit ettiğimize göre 2 bini aşkın terörist etkisiz hale getirildi. Bakın şuana kadar 2 bini aşkın terörist öldürülmüştür. Hem içeride hem dışarıda. Ve bu operasyonlar aynı kararlılıkla devam edecektir. Ama bizimde 200’e yakın şehidimiz vardır. Ben bütün şehit ailelerine sesleniyorum. Bu şehitlerin hepsi bizim şehidimizdir. Ama bilesiniz ki bu şehitlik zinciri hiçbir zaman bitmeyecektir. Eğer kim bitecek diyorsa o aldatıyordur. Biz bu ülkede askerine Mehmetçik diyen, İslam coğrafyası içerisinde başka ülke yoktur. Biz niye Mehmetçik diyoruz. Küçük Muhammed anlamına Mehmetçik diyoruz. Büyüklerimiz bunun ismini böyle koymuştur. Ve şehitlik makamı sıradan bir makam değil. Peygamberlikten sonraki en yüksek mercidir” diye konuştu.
Çözüm sürecinin işleyişine ilişkin soruyu değerlendiren Erdoğan, “Çözüm sürecinde karşımızda bir muhatap buluruz diye başladık ama karşımızda bir muhatap yokmuş. Yoksa o zaman demek ki muhatap bulamadığımıza göre bunu buzdolabına koymak lazım. Milli birlik ve beraberlik projesiyle yolumuza devam ederiz. Netice aldık bitti, eh biti ise zaten mesele kalmadı demektir. O zaman da artık noktayı koymuş oluruz. Yani virgüllere artık diyorum bir son verme noktası gelir. Bundan sonra da artık böyle bir grupla, grupçukla oturup ta bu işleri konuşmaya gerek yok. Bundan sonra çözüm süreci ile ilgili muhatabımız millettir” dedi.
Erdoğan, Almanya Başbakanı Angela Merkel ile Dolmabahçe’de yapılan ortak basın toplantısında kullanılan koltuk ve üzerindeki hilal tartışmaları üzerine ise, “Bunlarla ilgili Sayın Bardakçı’nın çok güzel bir yazısı oldu. Burası aslında bir kabul odası ve bu kabul odasında üst düzey ziyaretler yapılır, orada görüşmeler yapılır. Biz geldiğimizde şu gördüğünüz bütün koltuklar, bunların hepsi çürümeye terk edilmiş koltuklardı. Bu halılar filan yeni alınmış değil. Orijinal haline biz dönüştürdük burayı. Ve bu gördüğünüz koltuklar, o zamanki insanların durumları ne ise ona göre yapılmış. Ve hilal de bizim tarafımızdan üzerine ilave edilmemiştir, hilal vardı. Ve bunlarda o dönemin tarzıdır bu. Ama bu aslında kökeni itibariyle bize ait bir tarz değil. Batı’ya ait bir tarz ve bu tarzı da Osmanlı kullanmış. Ve Osmanlı’dan bize devretmiş bir tarz. Osmanlı’da o zaman mobilya sektöründe o zaman kulanmışlar, yapmışlar. Zaten bizim özelikle Sultan Abdülhamit bu mobilya işinde bir dehaydı. Mesela kendisinin Dolmabahçe’de bizzat oyma üzerine yaptığı işler var ki hakikaten ne denli bir deha. 33 yıllık bu idaresi esnasında bunları da oraya sıkıştırmış ve o esnada onları da yapmış, öyle bir insan. Burada yaşamış olan bir padişahtı. Biz bunu aynen aldığımız şekliyle restorasyonunu aynı şekilde yaptık. Maalesef geçmişte kumarhane olarak ta kullanılmıştır. Oda çok acı bir şey. Şuanda biz burayı tamamen boşaltmak istiyoruz ve hepsine bildirimlerimizi yaptık ve hepsini de çıkaracağız. Şuanda burası tamamen harabe olmaktan çıktı diyemem, öyle yerlerimiz var ki hepsinin ihya edilmesi lazım” diye konuştu.
“MALUM SİYASİ PARTİYE YÖNELİK BU TÜR EYLEMLERDE YAPILIRSA SORU İŞARETİNİ KOYUN”
Seçim güvenliğine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu konuda İçişleri Bakanlığımız A’dan Z’ye her türlü tedbiri silahlı kuvvetlerimiz ile birlikte alıyorlar. Burada silahlı kuvvetlerimiz 1 Kasım’da alınması gereken bütün tedbirleri şu anda almış vaziyettedir. Ciddi anlamda kuvvet kaydırması yapıldı, jandarmamız hakeza öyle. Polisimiz hakeza öyle. Tabii içimizde ihanet şebekeleri yok mu var. O ayrı mesele. Ama bunun dışında İçişleri Bakanlığımız kararlılıkla tedbirleri almış bulunmaktadırlar. Bakanımız ile görüştüm, şuanda terör eylemi içerisinde olanlardan bir grubu yakalamışlar. Onların hakkında bana bilgi verdi. Ve enteresandır bunlar bu eylemlerini terörist oldukları halde, malum yapıdan oldukları halde şimdiden söylüyorum; eğer malum siyasi partiye yönelik bu tür eylemlerde yapılırsa soru işaretini koyun. Bu kadar açık konuşuyorum. Çünkü o malum kampanyayı yürüten kişinin verdiği akılda budur. İcabında kendi içinizde bu tür eylemleri yapacaksınız. Bunlar bu aklı verdiler. Bunların bize bilgileri de geldi. Bizde bunları ifşa edelim ki kendilerine çeki düzen versinler. Burada çok açık ben Kürt kardeşlerime sesleniyorum; oyunuza sahip çıkın. Çünkü bizim için bu oy namustur, şereftir. Öleceksek bir kere ölelim ama buna sahip çıkalım. Buna sahip çıkalım ki bu tür insanların eline kalmasın” dedi.
Doğu illerindeki yer alan bazı köylerde çıkan fazla oylara ilişkin değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Açılan davalar var. Açılan davalar şuanda savcılıkta. Bu diyelim ki bir ölü veya malum partiden başka kimseye oy çıkmaması ve ful çıkması. Halbuki orada ölüler adına bile oy kullanılmış. Yüzlerce sadık böyle bizlere bir netice verdi. Şuanda devlet konuyla ilgili tedbirlerini alıyor ama vatandaşta buna sahip çıkması lazım. Sadece iktidar partisi ile malum partisinin ortada olduğu bir siyasi zemin olmaz. Diğer ana muhalefette buralarda sandıklara eleman vermesi lazım oyuna sahip çıkması lazım” şeklinde konuştu.
CANLI BOMBA YAKALANDI
İç savaş söylemleriyle ilgili Erdoğan, şunları kaydetti:
“Bunu hangi siyasetçinin kullandığı önemli. Nerede iç savaş geliyor. Bununla bu milleti ürkütmek istiyorlar. Buna cesaret eden varsa ortaya çıkar ama gereken cevabı da alır. Biz kefenimizi giyerek yola çıktık. Ben tüm güvenlik güçlerime bu konuda inanıyorum. Silahlı kuvvetlerime güveniyorum. Ha bunlar böyle bir yola mı tevessül edecekler bedelini çok ağır öderler. Biz bu ülkeyi atalarımızdan devralırken bu atalarımız o Çanakkale’deki kurtuluş mücadelesini veren atalarımızdır. Ama oraya gelen Kürt kardeşlerim de bunlar gibi düşünenler değildi. Onlar gerçek manada Selahaddin Eyyyübi’nin torunlarıydı. Bunların Selahaddin Eyyübi ile yakından uzaktan alakası yok. Bunlar zaten vatan millet inanç din böyle bir şey de bunlarda yok. Son zamanlarda bakıyorsunuz bunlar cici çocuk anlamana malum medya da desteklemek suretiyle bunlara program yaptırıyorlar. Bazen saz veriyorlar bazen caz veriyorlar bu tür şeylerle ortaya bir şeyler koymak istiyorlar. 50 tane vatandaş orada öldürülüyor. Faili ortada hala birileri diyor ki nerden kaynaklandı bu. Nerden kaynaklandığı belli. Bizim mücadelemiz benim Kürt kardeşlerimle değil ki bizim mücadelemiz terörle teröristle. Kalkıp da oradan Kürt insanı öldürülüyor diyor. Dürüst ol. Dürüstlük sizin zaten semtinize uğramış değil. Kandilden kalkıp da ahkam kesme. Oradan kalkıyorsun işte Erdoğan bu işin failidir, bilmem nesidir. Onun kararını vatandaşım verir sen kimsin. Sen haddini bil. Siz silahınızla her şeyinizle beraber durmadan katliam peşindesiniz ve katliam yapacak canlı bombalar üretiyorsunuz yaptığınız iş bu. İşte bakın bugün gene bu akşam Suriye tarafına kaçarken yakalananlar var, canlı bomba. Üzerlerinden 7 kilo TNT bunlarla birlikte yakalandılar. Bunları biz yatkından takip ediyoruz. Benim Kürt vatandaşımla teröristi yan yana getirmeyin. Terörist haindir alçaktır ihanet içindedir. Ama Kürt kardeşim ayrıdır. Buna göre adımızı demokratik zeminde demokratik ortamda atmamız lazım.”
(İHA)