Burun estetiğinin kişide öz güven artışına sebep olduğunu ifade eden uzmanlar, estetikle birlikte kişinin daha geniş çevrelere katılabilme ve ekonomik durumunu geliştirme açısından da bir cesaret kazandığını söyledi.
Ergenlik dönemlerinde çocukların fiziksel görünümlerine özellikle de yüzlerine karşı aşırı hassas olduklarını ifade eden uzmanlar, burnunda şekil bozukluğu olan kişilere karşı ailenin ve çevrenin davranışsal olarak dikkatli olması gerektiğini söyledi. Burun şekil bozukluğu olan çocuklar için en uygun ameliyat yaşının 18 olduğunu belirten Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mesut Özcan, burun estetiği ameliyatının mutlaka estetik plastik cerrahlar tarafından yapılması gerektiğini belirtti.
Burun estetiği için üst yaş sınırının bulunmadığını ifade eden Prof. Dr. Özcan, "Hastanın genel sağlık durumu iyi ve ameliyat olmasına engel herhangi bir sağlık problemi yok ise her yaşta burun estetiği yaptırabilir. Ancak burun, kemik ve kıkırdak yapılarından oluşan bir organ olduğu için bayanlarda 16, erkeklerde ise 17 yaşına kadar yapılmaması daha iyidir. Çünkü kemikler ve kıkırdaklar gelişimi tamamlamadan ameliyat doğru değildir. 13 yaşındaki bir kişiye burun estetiği yaptığımızı düşünürsek, ameliyattan sonra onun kemikleri ve kıkırdakları büyümeye devam edecektir. Ya da ameliyat esnasında bazı kemik ve kıkırdaklar çıkartılıyor. Çıkartılırken büyüme noktaları tahrip edilebilir. Dolayısı ile gelişim bozuklukları meydana gelebilir. Yani düzeltelim derken daha kötüye gitmesine sebep olunabilir" diye uyarıda bulundu.
Burun ameliyatının ciddi bir estetik ameliyattı olduğunu belirten Prof. Dr. Özcan, bazı ameliyatların yarım saat bazı ameliyatların ise 3 saate kadar çıkabildiğini söyledi. Estetik olmak isteyen kişilerin estetiği düşündüğü takdirde iyi araştırma yapması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Özcan, "Burun ameliyatı lokal anestezi altında da yapılabilir. Ama genellikle genel anestezi altında yapılması gerekmektedir. Dolayısı ile vatandaşların tam donanımlı ameliyathanesi ve estetik cerrahı olan kurumlarda bu operasyonu geçirmesi çok önemlidir. Çünkü eğitimi olmayan, kulaktan dolma ve kitaba bakarak bilgi edinmeye çalışan kişiler de bu ameliyatı yapmaya kalkışıyorlar. Bu operasyon için en az 6 yıl eğitim alınması gerekiyor" dedi.
Şekil ve solunum sıkıntısı olan kişilerin istemesi üzerine bu ameliyatın gerçekleştiğini belirten Prof. Dr. Özcan, "Kişi burnundaki şekil bozukluğundan psikolojik olarak rahatsız oluyorsa bu ameliyata ihtiyaç duyuyordur. Burnu çok kötü ve kemerli olup da hiç aklından bile estetik ameliyatı geçirmeyen bir sürü insan var. Ama artık gelişen estetik bilinci ile bu istek giderek artıyor" diye konuştu.
Burun ameliyatına ihtiyaç duyan kişilerin kendini beğenmeme ve toplumda beğenilmeme içgüdüsü olduğunu ifade eden Prof. Dr. Özcan, "İnsanlar ister istemez hem kendisini beğenecek hem de toplumda beğenilecek bir yapıya sahip olmayı istiyorlar. Estetik operasyon sonucunda ve beğenildiğini düşündüğü anda kişide bir öz güven artışı oluyor. Bu özgüven ile birlikte girişim yeteneği artıyor. Daha girişken ve daha sosyal olabiliyor. Daha geniş çevrelere cesaretle katılıp hitap edebiliyor. Bununla birlikte ekonomik durumunu da geliştirme açısından bir cesaret kazanıyor" şeklinde konuştu.
(İHA)
Ergenlik dönemlerinde çocukların fiziksel görünümlerine özellikle de yüzlerine karşı aşırı hassas olduklarını ifade eden uzmanlar, burnunda şekil bozukluğu olan kişilere karşı ailenin ve çevrenin davranışsal olarak dikkatli olması gerektiğini söyledi. Burun şekil bozukluğu olan çocuklar için en uygun ameliyat yaşının 18 olduğunu belirten Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mesut Özcan, burun estetiği ameliyatının mutlaka estetik plastik cerrahlar tarafından yapılması gerektiğini belirtti.
Burun estetiği için üst yaş sınırının bulunmadığını ifade eden Prof. Dr. Özcan, "Hastanın genel sağlık durumu iyi ve ameliyat olmasına engel herhangi bir sağlık problemi yok ise her yaşta burun estetiği yaptırabilir. Ancak burun, kemik ve kıkırdak yapılarından oluşan bir organ olduğu için bayanlarda 16, erkeklerde ise 17 yaşına kadar yapılmaması daha iyidir. Çünkü kemikler ve kıkırdaklar gelişimi tamamlamadan ameliyat doğru değildir. 13 yaşındaki bir kişiye burun estetiği yaptığımızı düşünürsek, ameliyattan sonra onun kemikleri ve kıkırdakları büyümeye devam edecektir. Ya da ameliyat esnasında bazı kemik ve kıkırdaklar çıkartılıyor. Çıkartılırken büyüme noktaları tahrip edilebilir. Dolayısı ile gelişim bozuklukları meydana gelebilir. Yani düzeltelim derken daha kötüye gitmesine sebep olunabilir" diye uyarıda bulundu.
Burun ameliyatının ciddi bir estetik ameliyattı olduğunu belirten Prof. Dr. Özcan, bazı ameliyatların yarım saat bazı ameliyatların ise 3 saate kadar çıkabildiğini söyledi. Estetik olmak isteyen kişilerin estetiği düşündüğü takdirde iyi araştırma yapması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Özcan, "Burun ameliyatı lokal anestezi altında da yapılabilir. Ama genellikle genel anestezi altında yapılması gerekmektedir. Dolayısı ile vatandaşların tam donanımlı ameliyathanesi ve estetik cerrahı olan kurumlarda bu operasyonu geçirmesi çok önemlidir. Çünkü eğitimi olmayan, kulaktan dolma ve kitaba bakarak bilgi edinmeye çalışan kişiler de bu ameliyatı yapmaya kalkışıyorlar. Bu operasyon için en az 6 yıl eğitim alınması gerekiyor" dedi.
Şekil ve solunum sıkıntısı olan kişilerin istemesi üzerine bu ameliyatın gerçekleştiğini belirten Prof. Dr. Özcan, "Kişi burnundaki şekil bozukluğundan psikolojik olarak rahatsız oluyorsa bu ameliyata ihtiyaç duyuyordur. Burnu çok kötü ve kemerli olup da hiç aklından bile estetik ameliyatı geçirmeyen bir sürü insan var. Ama artık gelişen estetik bilinci ile bu istek giderek artıyor" diye konuştu.
Burun ameliyatına ihtiyaç duyan kişilerin kendini beğenmeme ve toplumda beğenilmeme içgüdüsü olduğunu ifade eden Prof. Dr. Özcan, "İnsanlar ister istemez hem kendisini beğenecek hem de toplumda beğenilecek bir yapıya sahip olmayı istiyorlar. Estetik operasyon sonucunda ve beğenildiğini düşündüğü anda kişide bir öz güven artışı oluyor. Bu özgüven ile birlikte girişim yeteneği artıyor. Daha girişken ve daha sosyal olabiliyor. Daha geniş çevrelere cesaretle katılıp hitap edebiliyor. Bununla birlikte ekonomik durumunu da geliştirme açısından bir cesaret kazanıyor" şeklinde konuştu.
(İHA)