06-05-2016 17:49
CHP Başkanvekili Engin Altay, “Bu anayasaya uymak, hanedan mensupları dahil bütün siyasetçilerin görevidir. Bu anayasa ile yarı başkanlık, başkanlık, partili cumhurbaşkanlığı olamaz” dedi.
CHP Grup Başkanvekili Altay, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında gündemdeki konularla ilgili değerlendirmelerde bulundu. 4 Mayıs’ta 28 Şubat ve 12 Mart’ın nur topu gibi bir kardeşi olduğunu iddia eden Altay, “27 Mayıs ve 12 Eylül’ün yeni bir kardeşi gelirse Türkiye için büyük bir felaket olur. Darbe illa tankla tüfekle olmaz. En son yapılan seçimlerde seçmen Ahmet Davutoğlu için oy kullanmıştır. Bu iradeyi yok hükmünde sayarak Davutoğlu’nun başbakanlıktan çekilmesini istemek sarayın haddi de hakkı da değildir. Kimi AKP yöneticilerinin, kimi AKP milletvekillerinin tamamının bu duruma seyirci kalması da demokrasi tarihimize bir kara leke olarak geçecektir. Keşke Sayın Davutoğlu bu sürece direnebilseydi. Emanetçi olma tamam da aldığın 23.5 milyon oya sahip çık kardeşim. Meydanlara çıktın oy istedin. Destek istedin ve insanlar sana büyük kayda değer oy ve güven verdi. 23.5 milyon seçmene saray tarafından yapılan darbedir, Davutoğlu bakımından yapılan da bu emanete ihanet etmektir” şeklinde konuştu.
"HÜKÜMET NEYLE MEŞGUL ?"
Kilis’e roketlerin düşmesi sebebiyle vatandaşların hayatını kaybettiğini söyleyen Altay, “Hükümet neyle meşgul? Belki hükümetin IŞİD’le mücadele edecek bir gücü, direnci ya da geçmişten gelen bir zafiyet noktası görülüyor. Ama dün TBMM’de Kilis’le ilgili hükümetin bilgi vermesini talep etmemize rağmen bir bilgi verilmedi Meclis’e. Gelinen bu noktada ortaya yerde çürümüş devlet, aciz bir hükümet ve panik halinde bir millet var. Türkiye’yi bu noktaya getirenlerin utanması lazım” diye konuştu.
"DEMOKRASİNİN STANDARTLARIYLA BAĞDAŞTIRILAMAZ”
Altay, konuyla ilgili hukuki sürecin başlatılıp başlatılmayacağına ilişkin soruya, “Kim mağdur ve mazlum olursa olsun önce onların hakları demokrasimiz için çürümüş de olsa hukuki değerlendirmelerde yapılacaktır. Öncelikle bunun kamu vicdanında mahkum olması önemli. AKP’ye oy veren seçmen nezdinde bu darbenin mahkum edilmesi lazım. AKP’nin delegelerle seçilmiş bir başkanın hanedan tercihiyle görevden alınması demokrasinin standartlarıyla bağdaştırılamaz” yanıtını verdi. Altay, başkanlık sistemine veya partili cumhurbaşkanı söylemlerine ilişkin şunları söyledi:
“Bu söylenenler sıradan insanlar tarafından değil iktidar milletvekilleri tarafından söyleniyor. Orta yerdeki bu anayasaya uymak hanedan mensupları dahil bütün siyasetçilerin görevidir. Bu anayasa ile yarı başkanlık, başkanlık, partili cumhurbaşkanlığı olamaz.”
(İHA)
CHP Grup Başkanvekili Altay, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında gündemdeki konularla ilgili değerlendirmelerde bulundu. 4 Mayıs’ta 28 Şubat ve 12 Mart’ın nur topu gibi bir kardeşi olduğunu iddia eden Altay, “27 Mayıs ve 12 Eylül’ün yeni bir kardeşi gelirse Türkiye için büyük bir felaket olur. Darbe illa tankla tüfekle olmaz. En son yapılan seçimlerde seçmen Ahmet Davutoğlu için oy kullanmıştır. Bu iradeyi yok hükmünde sayarak Davutoğlu’nun başbakanlıktan çekilmesini istemek sarayın haddi de hakkı da değildir. Kimi AKP yöneticilerinin, kimi AKP milletvekillerinin tamamının bu duruma seyirci kalması da demokrasi tarihimize bir kara leke olarak geçecektir. Keşke Sayın Davutoğlu bu sürece direnebilseydi. Emanetçi olma tamam da aldığın 23.5 milyon oya sahip çık kardeşim. Meydanlara çıktın oy istedin. Destek istedin ve insanlar sana büyük kayda değer oy ve güven verdi. 23.5 milyon seçmene saray tarafından yapılan darbedir, Davutoğlu bakımından yapılan da bu emanete ihanet etmektir” şeklinde konuştu.
"HÜKÜMET NEYLE MEŞGUL ?"
Kilis’e roketlerin düşmesi sebebiyle vatandaşların hayatını kaybettiğini söyleyen Altay, “Hükümet neyle meşgul? Belki hükümetin IŞİD’le mücadele edecek bir gücü, direnci ya da geçmişten gelen bir zafiyet noktası görülüyor. Ama dün TBMM’de Kilis’le ilgili hükümetin bilgi vermesini talep etmemize rağmen bir bilgi verilmedi Meclis’e. Gelinen bu noktada ortaya yerde çürümüş devlet, aciz bir hükümet ve panik halinde bir millet var. Türkiye’yi bu noktaya getirenlerin utanması lazım” diye konuştu.
"DEMOKRASİNİN STANDARTLARIYLA BAĞDAŞTIRILAMAZ”
Altay, konuyla ilgili hukuki sürecin başlatılıp başlatılmayacağına ilişkin soruya, “Kim mağdur ve mazlum olursa olsun önce onların hakları demokrasimiz için çürümüş de olsa hukuki değerlendirmelerde yapılacaktır. Öncelikle bunun kamu vicdanında mahkum olması önemli. AKP’ye oy veren seçmen nezdinde bu darbenin mahkum edilmesi lazım. AKP’nin delegelerle seçilmiş bir başkanın hanedan tercihiyle görevden alınması demokrasinin standartlarıyla bağdaştırılamaz” yanıtını verdi. Altay, başkanlık sistemine veya partili cumhurbaşkanı söylemlerine ilişkin şunları söyledi:
“Bu söylenenler sıradan insanlar tarafından değil iktidar milletvekilleri tarafından söyleniyor. Orta yerdeki bu anayasaya uymak hanedan mensupları dahil bütün siyasetçilerin görevidir. Bu anayasa ile yarı başkanlık, başkanlık, partili cumhurbaşkanlığı olamaz.”
(İHA)
