Uluslararası Kitap ve Kültür Fuarı" dolayısıyla Kahramanmaraş'ı ziyaret eden AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay, Türkiye'nin düşünce dünyasına çok eskiden beri önemli katkılar sağlayan Kahramanmaraş'ın hala düşünce geleneğini sürdüren bir kültür şehri olduğunu söyledi.
Yasin Aktay, kitap okumayı çok sevdiğini belirterek, "Ben kitapları bir kez okuyorum. İki defa okuduğum roman yoktur. Şu ara roman okumaya açıkçası çok vaktim olmuyor. Birkaç roman devirdim ama çok sık yapamıyorum. Kitapların beni ilgilendiren bölümlerini, sayfalarını okuduğum oluyor." diye konuştu.
Yasin Aktay, dindar kesimin kendisini artık parya hissetmediğinin altını çizerek, şu bilgileri verdi:
"Üstelik bu mütedeyyin kesim Türkiye'de hiç kimsenin kendini 'kendi vatanında parya' saymasını istemiyor. Mütedeyyin olmayan kesimlerin de kendilerini öz vatanında hissetmelerini sağlayacak şekilde bir siyasi reform, özgürlük ve bütünleşme ortamı var. 15 Temmuz bu siyasi bütünleşme ortamının en üst seviyede gerçekleşmiş olduğunu gösterdi. O gün, bir bütünleşme ve milletin millet olma halidir."
"Bütün güzelliklere herkesin layık olduğunu düşünüyorum"
Kültürel çevrelerin sanat üzerinden insana bakışlarını ortaya koyduklarına değinen Aktay, "Ben bir Müslüman olarak bakıyorum, özellikle sanat, insana bakış, hayata dokunma konularında, bakışımı tamamen İslam'dan referansla kurmaya çalışan biri olarak. Tabii ki bütün insanların içerisinde bir hakikatin var olduğunu, insanın o hakikat fıtratı üzerine yaratılmış olduğunu düşündüğümden, bütün güzelliklere herkesin layık olduğunu ve bu güzelliklerle buluşturulması gerektiğini düşünüyorum. Dolayısıyla benim edebiyat anlayışım da bu noktadan yola çıkar." dedi.
Yasin Aktay, insanların dinini seçerken de özgür olmaları gerektiğini düşünen bir anlayışta olduğunu aktararak, şunları söyledi:
"İslam, 'dinde zorlama yoktur' diyor. İnsanlar zorla Müslüman edilirse onun da değeri yok. İnsanların zihinleri ve vicdanları gerçekten özgür olmalı. Biz birileriyle kavga ediyorsak şu anda, o kavga ettiklerimiz o özgürlüğü bozmaya, tahrif ve dejenere etmeye çalıştıkları için. Yoksa onlara kendi düşüncelerimizi empoze etmek için değil. Gerçekleri çarpıtıyorlar. Gerçeklere karşı çıkıyor ve yalan söylüyorlar. Bizim mücadelemiz yalana karşı."
İnsanların farklı fikirlerine karşı hoşgörülü biri olduğunu kaydeden Aktay, sözlerini "Bizim karşımızda da olabilirler, bizi sevmeyebilirler de. Bunlar son derece olağan şeylerdir. Ama beni sevmiyor diye beni öldürmek zorunda değil. Ben onu sevmiyorum diye öldürmeye çalışmadığım gibi. Bilakis onunla beraber yaşayacağım, onun benim üzerimde hukuku var." ifadelerini kullandı.
dikGAZETE.com