İzmir’de özel bir televizyon kanalında canlı yayına katılan AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, AK Parti’nin ilkesel hata yapmadığını belirterek, “PKK terör örgütü silahı bırakacak. Bir yerde iki silahlı yapı olmaz” dedi.
“ÖNEMLİ OLAN TARİHİN AKIŞINI DOĞRU ANLAMAK”
Yükselen trend Türkiye olacak diyen AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, “2001 yılından beri etkisiz ülkesi ile mi karşı karşıyayız yoksa Suriye krizini çözmek için ülkeler arasında yer alan. Ekonomik kapasitesi olağan üstü artmış diplomatik alan etkinliği artmış bir ülke olduk. 15 yılda bu tez kendini ispat etti. Türkiye İran’dan nükleer anlaşmaya öncülük etti. Suriye İsrail Barış görüşmelerine aracılık etti. Bosna Hersek ile Sırbistan arasında sorunları çözen bir ülke oldu. Tarihin tek aktörü biz değiliz. Önemli olan tarihin akışını doğru anlamak. Arap baharı öngörüsünün çıktığını tahmin ettiğimi kitapta belirttim. Komploya bağlamadım. Özgür ve onurlu yaşama iradesinin tarihe yansıması olarak gördüm. Balkanlarda demokrasiyi destekleyen Amerika’nın Ortadoğu söz konusu olduğunda otoriter güçlere destek vermesi bizim karışacağız bir şey değildi. Birileri bizim başarımızdan rahatsız oldu. İlk defa Türk ekonomisi Arap baharını etkilediği için rahatsızlık doğdu” dedi.
“DEAŞ TÜRKİYE’NİN DÜŞMANIDIR DAHA NE DİYEYİM”
Kelimelerin cımbızla seçilip önünden arkasından koparıldığını belirten Davutoğlu, “Bunun dürüstlükle alakası yok. Ben IŞID için yaramaz çocuk demedim. Irak ve Suriye’de Sünni meşru siyasetçiler siyasetin dışına itilmemiş olsaydı. DEAŞ’ı ortaya çıkaran öfke olmazdı demek istedim. Demokrasinin olmadığı yerde bir birikim oluyor ve biri bunu istismar ediyor. İlla bizi DEAŞ ile irtibat haline sokacaklar çünkü patronlar öyle istiyor. İlla Türkiye’ye kara leke çalmak istiyorlar. PKK ne kadar nankör ve alçak ise DEAŞ’ta öyledir dedim. Buradan nankör kelimesini çekip karşımıza getiriyorlar. Burada söylemek istediğim şey kendi halkına ihanet etmektir. DEAŞ hem Türkiye’ye en büyük tehdittir. Hem de İslam’ı töhmet altında bırakan ideolojik bir tehlikedir. Bizim de düşmanımızdır. Gezi olaylarından bu yana AK Parti’yi radikal akımların destekçisi o şablona oturtmaya çalışıyorlar. Bizden o şablon çıkmaz. Dünyanın bütün kökenlerini tanıyan benden DEAŞ’çı çıkar mı. Benden o DEAŞ’a müsamaha gösteren biri çıkar mı. İnsanı isyan ettirecekler. Açın DEAŞ’ın sitelerini en büyük tehdit Erdoğan ve Davutoğlu diyor. Bizim savunduğumuz İslam onların karşısında duran İslam. Artık insanın sabrını taşırıyorlar” dedi.
Türkiye’nin her yerinde mitingler yaptıklarını ve bunun psikolojik sebebinden bahseden Davutoğlu, “terör örgütleri normal hayat akışlarını değiştirirler, insanlarda gelecekle ilgili beklentilerini etkilemek ve gündemi değiştirmek isterler. Bizim toplumsal psikolojiyi tekrar yerine oturtmamız lazım. Şanlıurfa’da muhteşem bir miting yaptık. Fuat Avni denilen hesaptan terör saldırısı olacağı ile ilgili tweet atıldı. Mesele halkı korkutmak, PKK, DHKP-C bunu istiyor. Halkta korku istiyorlar. Aralarında paslaşma var. Panik oluşturacak tutumlardan kurtulmak lazım. 3 günlük yastan sonra halkın normal ritmine geri dönmesini sağlamam lazım. 7 Haziran’da HDP barajı geçecek mi geçmeyecek mi sorusu ön plana çıktı. Şimdi ise AK Parti tek başına iktidar olacak mı olmayacak mı. CHP her şekilde ikinci olacak. MHP’nin de tek başına iktidar olamayacak. HDP’de yukarı çıkamayacak. Bir iddiaları yok. Biz tek başına iktidar olup olmamak ile bir çizgide olduğumuzun farkındayız. Onların iddiaları yok. biz herkesle son ana kadar meydanlarda buluşacağız. Onlar bu seçime nihayet bir parti olarak giriyorlar. Var olanı muhafaza etmek için giriyorlar. Biz sahip olduğumuz şeyden ziyade biz tek parti olma iddiamız var” dedi.
“AĞZIMDAN ÇIKAN HİÇ BİR SÖZDEN PİŞMAN OLMADIM”
Berrak gönüllü bir adam olduğunu belirten Davutoğlu, “Çıkın açıklayın berrak gönüllü bir adamım. Ağzından çıkan hiç bir söze pişman olmadım. Ne Kılıçdaroğlu, ne Bahçeli hiç bir şey açıklayamadılar. Açıklamış olsaydı bu devlet adamlığına yakışır mıydı. Herhangi iki dost arasında hatta birbirine hasım ama ahlaklı iki insan arasında bir sır paylaşılsa ahlak dışarı söylenmemesini gerektirir. Bide bu devlet sırrı ise bunu nasıl paylaşırsınız. Ben Kılıçdaroğlu’na 3 ay önce güveniyordum. Ama şimdi öyle değil. Koalisyon kurulsaydı ve 1 hafta sonra aklına gelse söyleyecek miydi. Bahçeli’de açıklasın. O üzülür ben üzülmem. Demek ki onlara birileri Davutoğlu’nun lider imajını sarsabilirsin dedi. Böyle devlet ahlakı olur mu. Kaybeden Kılıçdaroğlu ve Bahçeli oldu. Bana bir gün sır verirlerse o sır sonsuza kadar gidecek. Paralel yapının algı operasyonlarının bazılarını görüyorum” dedi.
“SİLAHLARI BIRAKACAKLAR, BİR YERDE 2 TANE SİLAHLI YAPI OLMAZ”
Siyasette hataların yapılmasının normal olduğunu belirten AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Davutoğlu, “AK Parti ilkesel hata yapmamıştır. Yoksulluk, yasaklar ve yolsuzlukla ilgili mücadelede ilkesel hata yapmadık. AK Parti gece gündüz halktan birer birer oy toplamaya çalışıyor. Arkamızda silahlı güç yok. bizim gücümüz Şanlıurfa’da Buca’da Bergama’da. Bunlar devletin meşru güçleri varken, o güçleri baypas ederek paralel yapı kurarak güçlenmeye başladı. Yani meşru hükümet seçilecek, başbakan hesabını verecek ama bunlar esas politikayı belirleyecek. Aynı şekilde PKK çözüm süreci bağlamında silahları bırakılması için şans verildi. Onlar ne yaptı. Bu çatışmalarda iki kişi ayakta kalamaz. Biri cemaatse cemaatliğini bilecek. Hayır işi yapacaksa onu yapacak. Ama yargıyı ben yöneteceğim, bürokraside kim müsteşar olacak ben tanımlayacağım dediğinde bu yetkiyi nereden alıyorsun diye sorduk. Terör örgütleri içinde durum farklı değil. Onlarda aynı şekilde bir yerinde iki silahlı güç olacak. Ya PKK yada TSK olacak. Bir yerde iki tane silahlı yapı olmaz. Eğer çözüm süreci mantığına döneceklerse silahlı tüm her şey tasfiye edilecek. Bu gücü de şehit anne ve babalardan alıyorum. Genel olarak birileri şehit ailelerini bize karşı kışkırtacağını sandı. Cemaat hiç bir şeye karışmayacak, diğeri de silahları gömecek ve siyaset yapacaklar” dedi.
“BİZİ ELEŞTİRENLER DAHİ ŞİMDİ BİZE DESTEK VERECEKLER”
13 yıllık bir başarı hikayesinin arkalarında olduğunu belirten Davutoğlu, “Seçim beyannamede anlattığımız her şeyi yapacağız. Verdiğimiz vaatleri yerine getirecek partiyiz. Biz bir şey söyledik mi hayata geçer. Terörle etkin mücadele isteyen, ama aynı zamanda vatandaşlık hakkının en iyi korunmasını isteyen ve herkesin tek umut olacak göreceği parti AK Parti’dir. Hatta bizi eleştirenlerin dahi son 7 Haziran’dan bu yana partilerin ve liderlerin performanslarına bakarak, ülkenin geleceği için bize destek vereceklerini umut ediyorum” dedi.
SURİYE’DE ARTIK ESAD BARIŞ GETİREMEZ
“Halep ile Şam’ı biz mi bombaladık” diyen Davutoğlu, “Bu zamandan sonra Suriye’ye Esad tarafından barış getirilemez. Bir sorun bakalım kim geri gider Esad’ın Suriye’sine geri. Önemli olan Esad’ın arkasında Rusya ve İran olması değil. Mesele Suriye halkı Esad’ın arkasında mı değil mi onu bilmek. Bundan sonra tek konuşulacak olan şey Esad’ın gidişidir” dedi.
(İHA)
“ÖNEMLİ OLAN TARİHİN AKIŞINI DOĞRU ANLAMAK”
Yükselen trend Türkiye olacak diyen AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, “2001 yılından beri etkisiz ülkesi ile mi karşı karşıyayız yoksa Suriye krizini çözmek için ülkeler arasında yer alan. Ekonomik kapasitesi olağan üstü artmış diplomatik alan etkinliği artmış bir ülke olduk. 15 yılda bu tez kendini ispat etti. Türkiye İran’dan nükleer anlaşmaya öncülük etti. Suriye İsrail Barış görüşmelerine aracılık etti. Bosna Hersek ile Sırbistan arasında sorunları çözen bir ülke oldu. Tarihin tek aktörü biz değiliz. Önemli olan tarihin akışını doğru anlamak. Arap baharı öngörüsünün çıktığını tahmin ettiğimi kitapta belirttim. Komploya bağlamadım. Özgür ve onurlu yaşama iradesinin tarihe yansıması olarak gördüm. Balkanlarda demokrasiyi destekleyen Amerika’nın Ortadoğu söz konusu olduğunda otoriter güçlere destek vermesi bizim karışacağız bir şey değildi. Birileri bizim başarımızdan rahatsız oldu. İlk defa Türk ekonomisi Arap baharını etkilediği için rahatsızlık doğdu” dedi.
“DEAŞ TÜRKİYE’NİN DÜŞMANIDIR DAHA NE DİYEYİM”
Kelimelerin cımbızla seçilip önünden arkasından koparıldığını belirten Davutoğlu, “Bunun dürüstlükle alakası yok. Ben IŞID için yaramaz çocuk demedim. Irak ve Suriye’de Sünni meşru siyasetçiler siyasetin dışına itilmemiş olsaydı. DEAŞ’ı ortaya çıkaran öfke olmazdı demek istedim. Demokrasinin olmadığı yerde bir birikim oluyor ve biri bunu istismar ediyor. İlla bizi DEAŞ ile irtibat haline sokacaklar çünkü patronlar öyle istiyor. İlla Türkiye’ye kara leke çalmak istiyorlar. PKK ne kadar nankör ve alçak ise DEAŞ’ta öyledir dedim. Buradan nankör kelimesini çekip karşımıza getiriyorlar. Burada söylemek istediğim şey kendi halkına ihanet etmektir. DEAŞ hem Türkiye’ye en büyük tehdittir. Hem de İslam’ı töhmet altında bırakan ideolojik bir tehlikedir. Bizim de düşmanımızdır. Gezi olaylarından bu yana AK Parti’yi radikal akımların destekçisi o şablona oturtmaya çalışıyorlar. Bizden o şablon çıkmaz. Dünyanın bütün kökenlerini tanıyan benden DEAŞ’çı çıkar mı. Benden o DEAŞ’a müsamaha gösteren biri çıkar mı. İnsanı isyan ettirecekler. Açın DEAŞ’ın sitelerini en büyük tehdit Erdoğan ve Davutoğlu diyor. Bizim savunduğumuz İslam onların karşısında duran İslam. Artık insanın sabrını taşırıyorlar” dedi.
Türkiye’nin her yerinde mitingler yaptıklarını ve bunun psikolojik sebebinden bahseden Davutoğlu, “terör örgütleri normal hayat akışlarını değiştirirler, insanlarda gelecekle ilgili beklentilerini etkilemek ve gündemi değiştirmek isterler. Bizim toplumsal psikolojiyi tekrar yerine oturtmamız lazım. Şanlıurfa’da muhteşem bir miting yaptık. Fuat Avni denilen hesaptan terör saldırısı olacağı ile ilgili tweet atıldı. Mesele halkı korkutmak, PKK, DHKP-C bunu istiyor. Halkta korku istiyorlar. Aralarında paslaşma var. Panik oluşturacak tutumlardan kurtulmak lazım. 3 günlük yastan sonra halkın normal ritmine geri dönmesini sağlamam lazım. 7 Haziran’da HDP barajı geçecek mi geçmeyecek mi sorusu ön plana çıktı. Şimdi ise AK Parti tek başına iktidar olacak mı olmayacak mı. CHP her şekilde ikinci olacak. MHP’nin de tek başına iktidar olamayacak. HDP’de yukarı çıkamayacak. Bir iddiaları yok. Biz tek başına iktidar olup olmamak ile bir çizgide olduğumuzun farkındayız. Onların iddiaları yok. biz herkesle son ana kadar meydanlarda buluşacağız. Onlar bu seçime nihayet bir parti olarak giriyorlar. Var olanı muhafaza etmek için giriyorlar. Biz sahip olduğumuz şeyden ziyade biz tek parti olma iddiamız var” dedi.
“AĞZIMDAN ÇIKAN HİÇ BİR SÖZDEN PİŞMAN OLMADIM”
Berrak gönüllü bir adam olduğunu belirten Davutoğlu, “Çıkın açıklayın berrak gönüllü bir adamım. Ağzından çıkan hiç bir söze pişman olmadım. Ne Kılıçdaroğlu, ne Bahçeli hiç bir şey açıklayamadılar. Açıklamış olsaydı bu devlet adamlığına yakışır mıydı. Herhangi iki dost arasında hatta birbirine hasım ama ahlaklı iki insan arasında bir sır paylaşılsa ahlak dışarı söylenmemesini gerektirir. Bide bu devlet sırrı ise bunu nasıl paylaşırsınız. Ben Kılıçdaroğlu’na 3 ay önce güveniyordum. Ama şimdi öyle değil. Koalisyon kurulsaydı ve 1 hafta sonra aklına gelse söyleyecek miydi. Bahçeli’de açıklasın. O üzülür ben üzülmem. Demek ki onlara birileri Davutoğlu’nun lider imajını sarsabilirsin dedi. Böyle devlet ahlakı olur mu. Kaybeden Kılıçdaroğlu ve Bahçeli oldu. Bana bir gün sır verirlerse o sır sonsuza kadar gidecek. Paralel yapının algı operasyonlarının bazılarını görüyorum” dedi.
“SİLAHLARI BIRAKACAKLAR, BİR YERDE 2 TANE SİLAHLI YAPI OLMAZ”
Siyasette hataların yapılmasının normal olduğunu belirten AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Davutoğlu, “AK Parti ilkesel hata yapmamıştır. Yoksulluk, yasaklar ve yolsuzlukla ilgili mücadelede ilkesel hata yapmadık. AK Parti gece gündüz halktan birer birer oy toplamaya çalışıyor. Arkamızda silahlı güç yok. bizim gücümüz Şanlıurfa’da Buca’da Bergama’da. Bunlar devletin meşru güçleri varken, o güçleri baypas ederek paralel yapı kurarak güçlenmeye başladı. Yani meşru hükümet seçilecek, başbakan hesabını verecek ama bunlar esas politikayı belirleyecek. Aynı şekilde PKK çözüm süreci bağlamında silahları bırakılması için şans verildi. Onlar ne yaptı. Bu çatışmalarda iki kişi ayakta kalamaz. Biri cemaatse cemaatliğini bilecek. Hayır işi yapacaksa onu yapacak. Ama yargıyı ben yöneteceğim, bürokraside kim müsteşar olacak ben tanımlayacağım dediğinde bu yetkiyi nereden alıyorsun diye sorduk. Terör örgütleri içinde durum farklı değil. Onlarda aynı şekilde bir yerinde iki silahlı güç olacak. Ya PKK yada TSK olacak. Bir yerde iki tane silahlı yapı olmaz. Eğer çözüm süreci mantığına döneceklerse silahlı tüm her şey tasfiye edilecek. Bu gücü de şehit anne ve babalardan alıyorum. Genel olarak birileri şehit ailelerini bize karşı kışkırtacağını sandı. Cemaat hiç bir şeye karışmayacak, diğeri de silahları gömecek ve siyaset yapacaklar” dedi.
“BİZİ ELEŞTİRENLER DAHİ ŞİMDİ BİZE DESTEK VERECEKLER”
13 yıllık bir başarı hikayesinin arkalarında olduğunu belirten Davutoğlu, “Seçim beyannamede anlattığımız her şeyi yapacağız. Verdiğimiz vaatleri yerine getirecek partiyiz. Biz bir şey söyledik mi hayata geçer. Terörle etkin mücadele isteyen, ama aynı zamanda vatandaşlık hakkının en iyi korunmasını isteyen ve herkesin tek umut olacak göreceği parti AK Parti’dir. Hatta bizi eleştirenlerin dahi son 7 Haziran’dan bu yana partilerin ve liderlerin performanslarına bakarak, ülkenin geleceği için bize destek vereceklerini umut ediyorum” dedi.
SURİYE’DE ARTIK ESAD BARIŞ GETİREMEZ
“Halep ile Şam’ı biz mi bombaladık” diyen Davutoğlu, “Bu zamandan sonra Suriye’ye Esad tarafından barış getirilemez. Bir sorun bakalım kim geri gider Esad’ın Suriye’sine geri. Önemli olan Esad’ın arkasında Rusya ve İran olması değil. Mesele Suriye halkı Esad’ın arkasında mı değil mi onu bilmek. Bundan sonra tek konuşulacak olan şey Esad’ın gidişidir” dedi.
(İHA)