USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Sağlık

'Bir nefes için tüm varlığınızı vermek istersiniz'

Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde yakalandığı yeni tip koronavirüsü yenen ancak aynı hastalıktan annesini kaybeden 47 yaşındaki Ömer Sığa, herkesi tedbirli olmaya davet etti.

'Bir nefes için tüm varlığınızı vermek istersiniz'
11-09-2020 15:21
Google News
Şanlıurfa


KORONAVİRÜS HABERLERİ

KORONAVİRÜS NEDİR: Bir bakışta koronavirüs salgınıNE YAPMALIYIZ: Koronavirüsten nasıl korunuruzA'DAN Z'YE KOVİD-19 REHBERİ: Koronavirüsle ilgili aradığınız tüm cevaplarRAKAMLARLA: Ülke ülke koronavirüs istatistikleriSAĞLIK BAKANLIĞI VERİLERİ: Türkiye günlük ve genel koronavirüs tablosu

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi bünyesinde ilçede görev yapan Ömer Sığa, bir süre önce halsizlik ve kas ağrılarının artması üzerine Siverek Devlet Hastanesine başvurdu.

Yapılan test sonucu pozitif çıkan ve durumu başlangıçta iyi olduğu için kendi rızasıyla da tedavisine evde devam edilen Sığa, ilaçlarını kullanmaya başladı.

Sığa, birkaç gün sonra yüksek ateş çıkması ve şikayetlerinin artması üzerine 112 Acil Servis ekiplerince Siverek Devlet Hastanesine kaldırılarak pandemi servisinde tedavi altına alındı.

Uygulanan tedavinin ardından taburcu edilen ve karantina süresini tamamlayan Ömer Sığa, bu süreçte aynı hastalıktan annesini kaybetti.

"Sağlık çalışanları bana çok iyi baktı"

Yaşadıklarını AA muhabirine anlatan Sığa, hastalığın kendisine nasıl bulaştığını anlayamadığını belirterek, şöyle devam etti:

"Hastalık süreç içerisinde gün geçtikçe ağırlaşmaya başladı ve vücudum kontrolümden çıktı. Daha sonra yüksek ateş başladı ve hiç düşmedi, telefonlara bile cevap veremez hale geldim hatta nefes almakta güçlük çekmeye başladım, sonunda havale geçirdim. Ben hastalık sürecinde hastaneden korkuyordum. Hastaneye gittikten sonra sağlık çalışanları bana çok iyi baktı."

Sığa, evde karantinada olduğu sürede de gerek sağlık gerek emniyet birimlerinin düzenli bir şekilde kendisiyle ilgilendiğini ifade etti.

Daha önce koronavirüs hastalığına inanmadığını anlatan Sığa, "İnsan bu hastalığa yakalandıktan sonra kendi hayatının ne kadar değerli olduğunu anlıyor, ne kadar mal varlığı varsa bir dakikalık nefese vermeye razı oluyor. O anda hayatın ne kadar değerli olduğunu fark ediyorsun. Hastalık sürecinde bir nefesin ne kadar kıymetli olduğunu, insanın ne denli ihtiyaç duyduğunu, ne kadar insani bir ihtiyaç olduğunu his ediyorsun ama iş işten geçtikten sonra pişman oluyorsun ve bunu bu süreci yaşarken fark ediyorsun." dedi.

"Lütfen dikkatli davranalım"

Sığa, hastalığın bulaşmaması için herkesin dikkatli davranması gerektiğini altını çizerek, tedbirsizliğin telafi edilemez sonuçlar ortaya çıkartabileceğine dikkati çekti.

"İnsanlar hayatları değerliyken değersiz hale getirmesinler." diyen Sığa, şöyle konuştu:

"Bu hastalık ne zengini ne fakiri ne işçiyi ne de patronu tanıyor. Hastalık, önlem almayan herkesi seviyor. Ben karantinadayken annem hastalığa yakalandı ve annem hastalığa sadece 3 gün dayanabildi. Annesini kaybedenler neler hissediyorsa benim acım onlardan bir kat daha fazladır. Keşke koronavirüs hastalığından kaybetmeseydik ki en azından cenazesine katılabilirdik, defnine gidebilirdik ama koronavirüs bunların hiçbirine müsaade etmedi. Kovid-19 insanlara farklı bir yaşantı getirdi. Yetkililerin tavsiyelerine uyar ve dikkat edersek sevdiklerimizi kaybetmeyeceğiz, canımız yanmayacak ancak biz bunlara dikkat etmezsek canımız da yanacak, kaybettiklerimiz de olacak. Bunların olmaması için lütfen dikkatli davranalım."

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ