Beyin tümörü denilince ilk akla gelenin cep telefonu-beyin kanseri ilişkisi olduğunu belirten Büyükkınacı, "Bu konuda bilimsel olarak net kanıtlanmış bir veri yok. Ama birçok kanserojen ajan uzun yıllar yapılan çalışmalar sonucunda ortaya konulmuştur. Bu sebeple günlük cep telefonu kullanımı 30 dakika ile sınırlanmalı ve kulaklık tercih edilmeli. Cep telefonu konusunu bir tarafa bırakacak olursak, sigara bir kitle imha silahı gibi yaygın olarak kullanılmaktadır" dedi.
Beyin tümörlerinde erken cerrahinin önemine dikkat çeken Büyükkınacı, "Beyin tümörleri toplumda her zaman korku ve endişeye sebep olmuştur. Beyin tümörlerinin çoğunluğu bu tür bir endişeye gerek kalmadan günümüzde tedavi edilebilmektedir. Kötü huylu tümörlerde ise erken teşhis önem kazanmaktadır. Erken yapılan cerrahi veya radyo cerrahi tedaviler ile hastalar normal yaşamlarını sürdürebilme şansına kavuşurlar.
Günümüzde teknolojik gelişmeler sayesinde beyin tümörlerinin detaylı teşhisi ve tedavisi geçmişe oranla çok yaygın bir şekilde yapılabilmektedir. Yeni teknoloji ile yetişmiş cerrahlar, hastalarına konforlu tedavi seçimleri sunabilmektedirler. Tıbbi bilgi her 20 yılda bir kendini 2 ye katlamaktadır. Tedavi yaklaşımları da bu oranda hızla değişmektedir. Bilgiyi takip eden kurumlardan alacağınız tedavi önerileri size daha konforlu bir yaşam sunabilir.
Erken teşhis çok önemlidir. Hastaların özellikle baş ağrısı, bulantı, kusma, dengesizlik, bayılma ve görme kaybı gibi durumlarda vakit kaybetmemeleri gerekiyor. Dirençli baş ağrısı olan kişilerin, tamamen zararsız olan MR cihazına girerek kontrolden geçmeleri gerekmektedir. Bu tarama kişileri rahatlatmanın yanında erken teşhisinde kapılarını açar" dedi.
Beyin ameliyatlarının risk oranlarının günümüzde giderek azaldığını belirten Büyükkınacı, "Birçok beyin tümörü hastası tedavi sonrası normal yaşamına kolaylıkla dönmektedir. Gelişen beyin görüntüleme ve ameliyat teknikleri sayesinde ameliyat korkusu toplumda giderek azalmaktadır.
Burun deliklerinden veya kafa tasına açılan deliklerden girilerek yapılan endoskopik tümör ameliyatları sayesinde hastalar kısa sürede günlük konforlarına geri dönebilmektedirler. Kötü huylu tümörler ile ilgili yapılan genetik çalışmalar ise çok kısa zamanda tedavide fark yaratacak sonuçlar müjdelemektedir. Korkulması gereken konu beyin tümörleri değil gecikmiş olan teşhis olmalıdır. Güvendiğiniz sağlık kuruluşunda kendinize vakit ayırmanız sorunu daha başlamadan bitirebilir" dedi.
dikGAZETE.com
