05-02-2016 17:33
Beyaz eşya sektörünün 2015 yılında yüzde 6’lık büyüme gerçekleştirdiği açıklandı.
Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD) 2015 rakamlarını düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı. Türkiye beyaz eşya sektörünün, üretim rakamlarına göre tüm dünyada Çin’den sonra 2. sırada olduğunu belirten TÜRKBESD Yönetim Kurulu Başkanı Ergün Güler, “Türkiye’nin tarım ürünlerinde dünyada 1. ve 2.’likleri var fakat sanayi konusunda dünyada 2. sırada olduğumuz çok sektör yok. Sektör, 2015 yılında yüzde 6’lık büyüme gerçekleştirdi. Son 15 yılda ise ortalama yüzde 11 büyüdü. Bu süre içinde GSYİH yüzde 4.7 oranında arttı. Sektör, GSYİH’ya oranla 2.5 kat daha fazla büyüme gerçekleştirdi” şeklinde konuştu.
Türkiye beyaz eşya sektörünün 40 bin direkt, 500 bin dolaylı istihdam sağladığını belirten TÜRKBESD Yönetim Kurulu Başkanı Ergün Güler, “Sektörümüzün yıllık toplam üretim miktarı 23 milyon adet. Toplam ihraç edilen ürün sayısı ise 18 milyonun üzerinde. Ürettiğimiz ürünlerin yüzde 75’ini 150 ülkeye ihraç ediyoruz. Sektörümüzün toplam cirosu ise 30 milyar TL” dedi. Türkiye beyaz eşya sektörünün üretim rakamları ile dünyada Çin’den sonra 2. sırada olduğunu belirten Güler, “ABD, Almanya, İtalya, Kore’yi geride bırakmış durumdayız. İhracatımızın çoğunu AB ülkelerine yapıyoruz. Son dönemlerde ihracat diğer ülkelere ve kıtalara doğru da kaymaya başladı. Bunların içinde Avustralya, Latin Amerika da bulunuyor. Avustralya’ya Türk şirketleri nasıl ihracat yapıyor diye düşünülebilir” dedi.
“SEKTÖR 2015’TE YÜZDE 6 BÜYÜDÜ”
Tüketici Güven Endeksinin mortgage krizi ile düşüşe geçtiğini belirten Güler, “Endeks 2013’ten beri yükselişte. 2015’te iki genel seçim olduğunda Tüketici Güven Endeksi 2008-2009 ekonomik krizindeki seviyeye indi ve en düşük seviyesine ulaştı. Buna rağmen sektörümüz büyüdü. Buzdolabı, Çamaşır makinesi, bulaşık makinesi ve pişirici grubunda 2015’te yüzde 6’lık bir büyüme gerçekleşti. GSYİH son 15 yılda ortalama 4.7 oranında büyüdü. 15 yılda beyaz eşya sektörümüz ise yüzde 11 büyüdü. GSYİH’nın yaklaşık 2.5 katı kadar bir büyüme gerçekleşti” diye konuştu. Sektörün, büyüme rakamları ile ülke büyümesini yukarı çeken önde gelen sektörlerden biri olduğunu ortaya koyduğunu belirten Güler, sektörün hem tedarikçileri, hem çalışanları hem de satış ve servis noktaları ile sürdürülebilir istihdama sağladığı katkının çok büyük olduğunu, güçlü ihracat ile cari açığı aşağı çeken sektörlerin başında geldiğini söyledi.
Sektörün ülke ekonomisinin büyümesine büyük katkı sağladığını söyleyen Ergün Güler, “Bu büyümenin altında yatan dinamizm ihracat. Şirketlerin yaptığı çok büyük Ar-Ge yatırımları var. Devletin destek programları şirketler için çok olumlu yansımalara sebep oldu. Yeni pazarlarda büyümeye çok olumlu katkı sağladı. Global rekabet öyle bir hale geldi ki desteklerin daha geniş ölçekli olması gerekiyor. Bazı Avrupa ülkelerinde makine yatırımlarının yarısı devlet desteği ile yapılıyor. Sektörümüz son 15 yılda ihracatta ortalama yüzde 13.3 büyüme kaydetti. GSYİH’ya oranla 3 katı kadar büyüme gerçekleşti. Konut satışları 2014’e göre yüzde 11 arttı. 1.29 milyon konut satıldı. Bunun büyük çoğunluğu yeni ev. Yeni ev demek, yeni beyaz eşya demek. Boşanmalardan dolayı da yeni haneler ortaya çıktı. Göç, evlilik ve boşanma dolayısı ile her yıl 1 milyon yeni hane kurulmakta” dedi.
Türkiye’nin Rus savaş uçağını düşürmesinin ardından gerilen Rusya-Türkiye ilişkilerinin sektöre etkilerini de değerlendiren Ergün Güler, “Rusya’da ruble 2013’ten itibaren büyük sıkıntıya uğradı. Rusya’da ruble uçağı düştü. 2013’te başlayan ruble devalüasyonu geçtiğimiz yıl yaşanan uçak krizinden daha etkiliydi. Uçak krizinin etkisi daha minör oldu. Sektör olarak diğer ülkelere olan satış baskısını artırıp o şekilde kompanse etmeye çalıştık. Rusya’nın payı çok olsaydı ve yaşanan kriz sektörümüzü de etkileseydi yüzde 6’lık büyümeyi gerçekleştiremezdik” dedi. Güler, Türkiye’deki tüm buzdolaplarının A+++ ürünlerle değiştirilmesi durumunda yılda 2 Keban Barajı’nın ürettiği kadar elektrik tasarrufu sağlanabileceğini söyledi. 2016’da Türkiye’nin yüzde 5-6 büyüme gerçekleştirmesinin beklendiğini belirten Güler, “Aynı şekilde sektörümüzün ihracat rakamlarında da aynı oranda büyüme bekliyoruz” dedi. Bir soru üzerine 2014’deki 9 taksit sınırlandırmasına da değinen Güler “Bu sınırlandırma sektörde anlık bir şok etkisi yarattı. Fakat daha sonra aynı noktaya geri döndü. Bildiğiniz gibi 2015’te taksit sınırlandırması 12’ye çıktı. Artık bu sınırlandırmanın bir etkisi olduğunu söyleyemeyiz” diye konuştu.
“TÜRK İNSANININ ÜRETTİĞİ ÜRÜNLER DAHA KALİTELİ”
İcra Kurulu Üyesi Muharrem Yamaç ise, “Türkiye, verilen desteklerin yetersizliği nedeniyle cazibesini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya. Örneğin; tesislerin kurulumu için arsaların metrekare fiyatları 100-150 dolar arasında değişiyor. Özellikle Afrika ülkelerinde yatırım yapan firmalara ücretsiz alan tahsis ediliyor” diye konuştu. Dünya beyaz eşya sektöründeki ürünleri kaliteleri ile ilgili bir soru üzerine Yamaç, “Türk insanının ürettiği ürünler daha kaliteli. Sektördeki tüm firmalar ürünlerinin kalitesini sürekli denetliyor. Bu sırada kalitelerinin neredeyse aynı olduğunu görüyoruz” dedi.
TÜRKBESD Başkan Yardımcısı Fatih Özkadı Çin’deki sadece bir üreticinin Türkiye’deki tüm üretim miktarı kadar beyaz eşya ürettiğini söyledi. Türkiye’nin rakibinin daha çok Polonya olduğunu belirten Özkadı şunları söyledi: “Avrupa’da Polonya’nın önünde kılpayı birinciysek aramızdaki farkı açmamız gerekiyor. Polonya’nın AB’de üretim yapması nedeniyle bazı avantajları var. Üretim rakamları konusunda neredeyse başabaşız. AB, Ukrayna ile serbest ticaret anlaşması imzaladı. Polonya’daki ürünler Ukrayna’ya gümrüksüz girebilmekte. Türkiye ise henüz Ukrayna’ya gümrüksüz ürün gönderemiyor. Gümrüklü ve gümrüksüz mal arasındaki fiyat farkı yüzde 10. Bu da Polonya’ya ciddi bir avantaj sağlıyor. Çin yılda 300 milyon adet, Polonya ise 20 milyon beyaz eşya üretiyor”.
(İHA)
Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD) 2015 rakamlarını düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı. Türkiye beyaz eşya sektörünün, üretim rakamlarına göre tüm dünyada Çin’den sonra 2. sırada olduğunu belirten TÜRKBESD Yönetim Kurulu Başkanı Ergün Güler, “Türkiye’nin tarım ürünlerinde dünyada 1. ve 2.’likleri var fakat sanayi konusunda dünyada 2. sırada olduğumuz çok sektör yok. Sektör, 2015 yılında yüzde 6’lık büyüme gerçekleştirdi. Son 15 yılda ise ortalama yüzde 11 büyüdü. Bu süre içinde GSYİH yüzde 4.7 oranında arttı. Sektör, GSYİH’ya oranla 2.5 kat daha fazla büyüme gerçekleştirdi” şeklinde konuştu.
Türkiye beyaz eşya sektörünün 40 bin direkt, 500 bin dolaylı istihdam sağladığını belirten TÜRKBESD Yönetim Kurulu Başkanı Ergün Güler, “Sektörümüzün yıllık toplam üretim miktarı 23 milyon adet. Toplam ihraç edilen ürün sayısı ise 18 milyonun üzerinde. Ürettiğimiz ürünlerin yüzde 75’ini 150 ülkeye ihraç ediyoruz. Sektörümüzün toplam cirosu ise 30 milyar TL” dedi. Türkiye beyaz eşya sektörünün üretim rakamları ile dünyada Çin’den sonra 2. sırada olduğunu belirten Güler, “ABD, Almanya, İtalya, Kore’yi geride bırakmış durumdayız. İhracatımızın çoğunu AB ülkelerine yapıyoruz. Son dönemlerde ihracat diğer ülkelere ve kıtalara doğru da kaymaya başladı. Bunların içinde Avustralya, Latin Amerika da bulunuyor. Avustralya’ya Türk şirketleri nasıl ihracat yapıyor diye düşünülebilir” dedi.
“SEKTÖR 2015’TE YÜZDE 6 BÜYÜDÜ”
Tüketici Güven Endeksinin mortgage krizi ile düşüşe geçtiğini belirten Güler, “Endeks 2013’ten beri yükselişte. 2015’te iki genel seçim olduğunda Tüketici Güven Endeksi 2008-2009 ekonomik krizindeki seviyeye indi ve en düşük seviyesine ulaştı. Buna rağmen sektörümüz büyüdü. Buzdolabı, Çamaşır makinesi, bulaşık makinesi ve pişirici grubunda 2015’te yüzde 6’lık bir büyüme gerçekleşti. GSYİH son 15 yılda ortalama 4.7 oranında büyüdü. 15 yılda beyaz eşya sektörümüz ise yüzde 11 büyüdü. GSYİH’nın yaklaşık 2.5 katı kadar bir büyüme gerçekleşti” diye konuştu. Sektörün, büyüme rakamları ile ülke büyümesini yukarı çeken önde gelen sektörlerden biri olduğunu ortaya koyduğunu belirten Güler, sektörün hem tedarikçileri, hem çalışanları hem de satış ve servis noktaları ile sürdürülebilir istihdama sağladığı katkının çok büyük olduğunu, güçlü ihracat ile cari açığı aşağı çeken sektörlerin başında geldiğini söyledi.
Sektörün ülke ekonomisinin büyümesine büyük katkı sağladığını söyleyen Ergün Güler, “Bu büyümenin altında yatan dinamizm ihracat. Şirketlerin yaptığı çok büyük Ar-Ge yatırımları var. Devletin destek programları şirketler için çok olumlu yansımalara sebep oldu. Yeni pazarlarda büyümeye çok olumlu katkı sağladı. Global rekabet öyle bir hale geldi ki desteklerin daha geniş ölçekli olması gerekiyor. Bazı Avrupa ülkelerinde makine yatırımlarının yarısı devlet desteği ile yapılıyor. Sektörümüz son 15 yılda ihracatta ortalama yüzde 13.3 büyüme kaydetti. GSYİH’ya oranla 3 katı kadar büyüme gerçekleşti. Konut satışları 2014’e göre yüzde 11 arttı. 1.29 milyon konut satıldı. Bunun büyük çoğunluğu yeni ev. Yeni ev demek, yeni beyaz eşya demek. Boşanmalardan dolayı da yeni haneler ortaya çıktı. Göç, evlilik ve boşanma dolayısı ile her yıl 1 milyon yeni hane kurulmakta” dedi.
Türkiye’nin Rus savaş uçağını düşürmesinin ardından gerilen Rusya-Türkiye ilişkilerinin sektöre etkilerini de değerlendiren Ergün Güler, “Rusya’da ruble 2013’ten itibaren büyük sıkıntıya uğradı. Rusya’da ruble uçağı düştü. 2013’te başlayan ruble devalüasyonu geçtiğimiz yıl yaşanan uçak krizinden daha etkiliydi. Uçak krizinin etkisi daha minör oldu. Sektör olarak diğer ülkelere olan satış baskısını artırıp o şekilde kompanse etmeye çalıştık. Rusya’nın payı çok olsaydı ve yaşanan kriz sektörümüzü de etkileseydi yüzde 6’lık büyümeyi gerçekleştiremezdik” dedi. Güler, Türkiye’deki tüm buzdolaplarının A+++ ürünlerle değiştirilmesi durumunda yılda 2 Keban Barajı’nın ürettiği kadar elektrik tasarrufu sağlanabileceğini söyledi. 2016’da Türkiye’nin yüzde 5-6 büyüme gerçekleştirmesinin beklendiğini belirten Güler, “Aynı şekilde sektörümüzün ihracat rakamlarında da aynı oranda büyüme bekliyoruz” dedi. Bir soru üzerine 2014’deki 9 taksit sınırlandırmasına da değinen Güler “Bu sınırlandırma sektörde anlık bir şok etkisi yarattı. Fakat daha sonra aynı noktaya geri döndü. Bildiğiniz gibi 2015’te taksit sınırlandırması 12’ye çıktı. Artık bu sınırlandırmanın bir etkisi olduğunu söyleyemeyiz” diye konuştu.
“TÜRK İNSANININ ÜRETTİĞİ ÜRÜNLER DAHA KALİTELİ”
İcra Kurulu Üyesi Muharrem Yamaç ise, “Türkiye, verilen desteklerin yetersizliği nedeniyle cazibesini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya. Örneğin; tesislerin kurulumu için arsaların metrekare fiyatları 100-150 dolar arasında değişiyor. Özellikle Afrika ülkelerinde yatırım yapan firmalara ücretsiz alan tahsis ediliyor” diye konuştu. Dünya beyaz eşya sektöründeki ürünleri kaliteleri ile ilgili bir soru üzerine Yamaç, “Türk insanının ürettiği ürünler daha kaliteli. Sektördeki tüm firmalar ürünlerinin kalitesini sürekli denetliyor. Bu sırada kalitelerinin neredeyse aynı olduğunu görüyoruz” dedi.
TÜRKBESD Başkan Yardımcısı Fatih Özkadı Çin’deki sadece bir üreticinin Türkiye’deki tüm üretim miktarı kadar beyaz eşya ürettiğini söyledi. Türkiye’nin rakibinin daha çok Polonya olduğunu belirten Özkadı şunları söyledi: “Avrupa’da Polonya’nın önünde kılpayı birinciysek aramızdaki farkı açmamız gerekiyor. Polonya’nın AB’de üretim yapması nedeniyle bazı avantajları var. Üretim rakamları konusunda neredeyse başabaşız. AB, Ukrayna ile serbest ticaret anlaşması imzaladı. Polonya’daki ürünler Ukrayna’ya gümrüksüz girebilmekte. Türkiye ise henüz Ukrayna’ya gümrüksüz ürün gönderemiyor. Gümrüklü ve gümrüksüz mal arasındaki fiyat farkı yüzde 10. Bu da Polonya’ya ciddi bir avantaj sağlıyor. Çin yılda 300 milyon adet, Polonya ise 20 milyon beyaz eşya üretiyor”.
(İHA)
