Edinilen bilgiye göre, Burdur Adliyesi içerisinde bulunan PTT’de çalışan memuru arayan bir şahıs, kendini Burdur Cumhuriyet Başsavcısı Sadi Doğan olarak tanıttıktan sonra, bir arkadaşına acil para havale edilmesi gerektiğini, paranın masrafı ile birlikte kısa süre sonra katipler aracılığıyla elden kendisine ulaştırılacağını ve derhal havalenin yapılarak arkadaşının para ihtiyacının karşılanmasını talep etti. PTT memuru, arayan kişinin Burdur Cumhuriyet Başsavcısı Sadi Doğan olduğu yalanına inanarak talep edilen miktarı havale etti. Ancak söylenen süre içerisinde gelecek olan paranın PTT’ye gelmemesi üzerine memur, olayı daha sonra Cumhuriyet Başsavcısı’na iletti.
Dolandırıcılık olayının gerçekleştiğinin anlaşılması üzerine Cumhuriyet Başsavcısı Sadi Doğan soruşturma başlattı. Başsavcı Doğan’ın yaptığı soruşturma sonucunda, olayın İstanbul Sultanbeyli’de bulunan organize bir suç şebekesi tarafından gerçekleştirildiği anlaşıldı ve para havalesinin İstanbul Sultanbeyli Abdurrahman Gazi PTT’sine yapıldığı ortaya çıktı. Paranın aynı şubeden çekildikten sonra suç şebekesindeki 8 eleman tespit edilerek, sahte kimliklerle yakalandı. Şahısların, başsavcıların, kaymakamların isimlerini kullanarak aradıkları kişiler üzerinde güven oluşturup ikna ederek 40’ın üzerinde dolandırıcılık eylemi gerçekleştirdiği belirlendi.
Konuyla ilgili basın açıklaması yapan Cumhuriyet Başsavcısı Sadi Doğan, "Yapılan ayrıntılı araştırmada bu suç şebekesinin üyelerinin 40’ın üzerinde benzeri dolandırıcılık eylemini gerçekleştirdikleri, bu eylemler sırasında internetten ya da açık kaynaktan edindikleri isim ve görev bilgileri ile bazılarında Başsavcıların, bazılarında ise Kaymakamların isimlerini kullanarak aradıkları kişiler üzerinde güven oluşturarak, inandırarak, ikna ederek eylemlerini gerçekleştirdikleri tespit edilmiştir. Şahıslardan 4’ü çıkarıldıkları mahkemece Organize Suç Örgütü Kurmak ve Nitelikli Dolandırıcılık suçlarından tutuklanmışlardır. Soruşturma evrakı paranın çekildiği yer olan yetkili İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmiştir. Tüm vatandaşlarımızın ve kamu görevlilerin bu ve benzeri olayların gerçekleşmesi halinde hataya düşmemeleri, hiçbir kamu görevlisinin usulsüz para havalesi ya da para talebinde bulunmasının mümkün olamayacağı, bu kamu görevlisinin başsavcı, hakim, savcı, vali, kaymakam olsa dahi usulsüz işlem ya da para talebinde bulunamayacağı hususlarının kamuoyunca bir kez daha bilinmesinde fayda görülmektedir. Zira defalarca medya ya da başka araçlarla kamuoyunun bilgilendirilmesine rağmen bu ve benzeri eylemlerin bütün ülke genelinde devam ettiği ve birçok kişiyi ağır şekilde mağdur ettiği bilinmektedir. Bu nedenle olay ve eylemlerin kamuoyuyla paylaşılması uygun görülmüştür" ifadelerini kullandı.
dikGAZETE.com