Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Milli ve yerli bir duruş gösterenlerle başka projelerin, başka hesapların, başka güçlerin dümen suyuna girmiş olanların ayırt edildiği günlerden geçiyoruz" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, resmi ziyaret kapsamında Türkiye’ye gelen Finlandiyalı Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde ortak basın toplantısı düzenledi.
Erdoğan, "Ülkemizin parçalanması, milletimizin bölünmesi için bugüne kadar sayısız operasyonun hepsini de birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi koruyarak sonuçsuz hale getirmeyi başardık. İnşallah bir süredir yoğunlaşan bu saldırıları da aynı şekilde boşa çıkaracağız" şeklinde konuştu.
Vatandaşlara seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Milletçe metanetimizin, sabrımızın, soğukkanlılığımızın, birliğimizin, beraberliğimizin, kardeşliğimizin sınandığı bu dönemde 78 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak hepimize düşen çok önemli görevler var. Tarih herkesi işte bu kritik günlerde takındığı tutuma, söylediği söze, gösterdiği tavra göre kaydedecektir" dedi.
Diğer tüm hesaplarını bir kenara bırakıp ülkesinin ve milletinin yanında yer alanlarla kendi çıkarları için farklı yollara sapanlar için böyle dönemlerin bir turnusol kağıdı işlevi gördüğünü vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Milli ve yerli bir duruş gösterenlerle başka projelerin, başka hesapların, başka güçlerin dümen suyuna girmiş olanların ayırt edildiği günlerden geçiyoruz. Evet, şehit edilen askerlerimizi, polislerimizi, korucularımızı, kamu görevlilerimizi, alçakça katledilen masum vatandaşlarımızı, çocuklarımızı taş kesilmiş kalpleriyle görmezden gelenleri tarih kaydediyor. Ve şehitlerimizin, hayatını kaybeden vatandaşlarımızın dul kalan eşleri, yetim kalan evlatları, yürekleri yanan anne-babaları için kıllarını dahi kıpırdatmayanları tarih kaydediyor. Terör örgütlerinin hepsini de aynı sıfatla anıp aynı ilkeli tutumla onların karşılarına dikilmeyenleri tarih kaydediyor. Acılar ve ölümler üzerinden kendilerine bir ikbal inşa etmeye çalışanları tarih kaydediyor. Ankara Garı’ndaki patlama sonrasında yaşananlar bunun en son örneğidir. Daha bombanın dumanı dağılmadan, maktullerin bedenleri yerden kaldırılmadan, yaralılara müdahale edilmeden, ortada en küçük bir işaret, delil, bilgi yokken suçlu ilan etme yarışına girenlerin samimiyetsizliklerini üzüntüyle takip ettik. Hayatlarını kaybedenlerin kanları dahi kurumamışken olay yerine gidip seçim gününü işaret edenleri kendilerince romantik, Kasım güzellemeleri yapanları, yaşanan acıları siyasete alet edenleri ibretle izledik. Henüz cenazeler toprağa verilmeden eylem çağrısında bulunanların, hayatı durdurma kampanyası başlatanların iki yüzlülüklerine hep birlikte şahit olduk. Televizyon ekranlarında, gazete sayfalarında, sosyal medyada millete hakaret edenler, kalemini silah gibi kullanmaya çalışanlar olduğunu da ne yazık ki gördük. Elbette birlik, beraberlik, dayanışma içinde olmamız gereken bir günde kendilerine uzatılan eli anlamsızca, sorumsuzca havada bırakanları da unutmuyoruz. Bu tutumların, bu tavırların hepsinin de teröre, terör örgütlerine hizmet ettiğinin bilinmesini istiyorum."
"Türkiye bu süreçte gerçekten de çok şeye şahit oldu, çok şey öğrendi" diyen Erdoğan, "Terör başta olmak üzere yaşadığımız sorunları aşabilmemizin yolu, birliğimize, beraberliğimize, istikrara, huzura, istikbalimize sahip çıkmamızdan geçiyor. Şunu büyük bir memnuniyetle ifade etmek isterim ki bu süreçte en iyi imtihanı milletimiz verdi. Münferit olaylar haricinde milletimiz hiçbir tahrike, hiçbir provokasyona izin vermeyerek tercihinin birlikten, beraberlikten, huzurdan, güvenden, istikrardan yana olduğunu gösterdi. Halkımız, etnik bölücülük, mezhep kışkırtıcılığı, ideolojik ayrıştırma peşinde koşanlara itibar etmediğini, etmeyeceğini, duruşuyla herkese ilan etti. Bunun için milletimizin her bir ferdine ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum" ifadelerini kullandı.
Artık terör olaylarının yoğun olarak görüldüğü bölgelerde yaşayan vatandaşların da giderek daha güçlü şekilde ülkesinin, devletinin, güvenlik güçlerinin yanında yer almaya başladığının görüldüğünü belirten Erdoğan, "Milletimiz kendisinin ve çocuklarının geleceğine sahip çıkma konusunda kararlıdır. Siyasi, ekonomik, sosyal çalkantıların bu ülkeye ve millete maliyetini hep birlikte görüyor ve yaşıyoruz. Bu dönemi en kısa sürede geride bırakıp yeniden bir olma, iri olma, diri olma kararlılığını ortaya koyacağımız günlerin yakın olduğuna inanıyorum. Yaşadığımız bu elim hadise dolayısıyla çeşitli kanallarla üzüntülerini ifade eden, acımızı paylaşan, dayanışma sergileyen tüm dost ülkelere de teşekkür ediyorum. Türkiye tarih boyunca yaşadığı diğer sıkıntılı dönemleri gibi bugün yaşadığımız dönemleri de aşacak, istiklal ve istikbal mücadelesi doğrultusunda yoluna devam edecektir. Acılarımızın bizleri daha da yakınlaştıracağına, kardeşliğimizi güçlendireceğine, saflarımızı daha da sıklaştıracağına inanıyorum" dedi.
Finlandiyalı mevkidaşı Niinistö’yle baş başa görüşmede böyle bir açıklama yapacağının müsaadesini aldığını söyleyen Erdoğan, "Kendileri de bunu gerçekten farklı bir yaklaşımla değerlendirerek anlayışla karşıladılar. Kendilerine çok çok teşekkür ediyorum" ifadesini kullandı.
(İHA)
Cumhurbaşkanı Erdoğan, resmi ziyaret kapsamında Türkiye’ye gelen Finlandiyalı Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde ortak basın toplantısı düzenledi.
Erdoğan, "Ülkemizin parçalanması, milletimizin bölünmesi için bugüne kadar sayısız operasyonun hepsini de birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi koruyarak sonuçsuz hale getirmeyi başardık. İnşallah bir süredir yoğunlaşan bu saldırıları da aynı şekilde boşa çıkaracağız" şeklinde konuştu.
Vatandaşlara seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Milletçe metanetimizin, sabrımızın, soğukkanlılığımızın, birliğimizin, beraberliğimizin, kardeşliğimizin sınandığı bu dönemde 78 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak hepimize düşen çok önemli görevler var. Tarih herkesi işte bu kritik günlerde takındığı tutuma, söylediği söze, gösterdiği tavra göre kaydedecektir" dedi.
Diğer tüm hesaplarını bir kenara bırakıp ülkesinin ve milletinin yanında yer alanlarla kendi çıkarları için farklı yollara sapanlar için böyle dönemlerin bir turnusol kağıdı işlevi gördüğünü vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Milli ve yerli bir duruş gösterenlerle başka projelerin, başka hesapların, başka güçlerin dümen suyuna girmiş olanların ayırt edildiği günlerden geçiyoruz. Evet, şehit edilen askerlerimizi, polislerimizi, korucularımızı, kamu görevlilerimizi, alçakça katledilen masum vatandaşlarımızı, çocuklarımızı taş kesilmiş kalpleriyle görmezden gelenleri tarih kaydediyor. Ve şehitlerimizin, hayatını kaybeden vatandaşlarımızın dul kalan eşleri, yetim kalan evlatları, yürekleri yanan anne-babaları için kıllarını dahi kıpırdatmayanları tarih kaydediyor. Terör örgütlerinin hepsini de aynı sıfatla anıp aynı ilkeli tutumla onların karşılarına dikilmeyenleri tarih kaydediyor. Acılar ve ölümler üzerinden kendilerine bir ikbal inşa etmeye çalışanları tarih kaydediyor. Ankara Garı’ndaki patlama sonrasında yaşananlar bunun en son örneğidir. Daha bombanın dumanı dağılmadan, maktullerin bedenleri yerden kaldırılmadan, yaralılara müdahale edilmeden, ortada en küçük bir işaret, delil, bilgi yokken suçlu ilan etme yarışına girenlerin samimiyetsizliklerini üzüntüyle takip ettik. Hayatlarını kaybedenlerin kanları dahi kurumamışken olay yerine gidip seçim gününü işaret edenleri kendilerince romantik, Kasım güzellemeleri yapanları, yaşanan acıları siyasete alet edenleri ibretle izledik. Henüz cenazeler toprağa verilmeden eylem çağrısında bulunanların, hayatı durdurma kampanyası başlatanların iki yüzlülüklerine hep birlikte şahit olduk. Televizyon ekranlarında, gazete sayfalarında, sosyal medyada millete hakaret edenler, kalemini silah gibi kullanmaya çalışanlar olduğunu da ne yazık ki gördük. Elbette birlik, beraberlik, dayanışma içinde olmamız gereken bir günde kendilerine uzatılan eli anlamsızca, sorumsuzca havada bırakanları da unutmuyoruz. Bu tutumların, bu tavırların hepsinin de teröre, terör örgütlerine hizmet ettiğinin bilinmesini istiyorum."
"Türkiye bu süreçte gerçekten de çok şeye şahit oldu, çok şey öğrendi" diyen Erdoğan, "Terör başta olmak üzere yaşadığımız sorunları aşabilmemizin yolu, birliğimize, beraberliğimize, istikrara, huzura, istikbalimize sahip çıkmamızdan geçiyor. Şunu büyük bir memnuniyetle ifade etmek isterim ki bu süreçte en iyi imtihanı milletimiz verdi. Münferit olaylar haricinde milletimiz hiçbir tahrike, hiçbir provokasyona izin vermeyerek tercihinin birlikten, beraberlikten, huzurdan, güvenden, istikrardan yana olduğunu gösterdi. Halkımız, etnik bölücülük, mezhep kışkırtıcılığı, ideolojik ayrıştırma peşinde koşanlara itibar etmediğini, etmeyeceğini, duruşuyla herkese ilan etti. Bunun için milletimizin her bir ferdine ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum" ifadelerini kullandı.
Artık terör olaylarının yoğun olarak görüldüğü bölgelerde yaşayan vatandaşların da giderek daha güçlü şekilde ülkesinin, devletinin, güvenlik güçlerinin yanında yer almaya başladığının görüldüğünü belirten Erdoğan, "Milletimiz kendisinin ve çocuklarının geleceğine sahip çıkma konusunda kararlıdır. Siyasi, ekonomik, sosyal çalkantıların bu ülkeye ve millete maliyetini hep birlikte görüyor ve yaşıyoruz. Bu dönemi en kısa sürede geride bırakıp yeniden bir olma, iri olma, diri olma kararlılığını ortaya koyacağımız günlerin yakın olduğuna inanıyorum. Yaşadığımız bu elim hadise dolayısıyla çeşitli kanallarla üzüntülerini ifade eden, acımızı paylaşan, dayanışma sergileyen tüm dost ülkelere de teşekkür ediyorum. Türkiye tarih boyunca yaşadığı diğer sıkıntılı dönemleri gibi bugün yaşadığımız dönemleri de aşacak, istiklal ve istikbal mücadelesi doğrultusunda yoluna devam edecektir. Acılarımızın bizleri daha da yakınlaştıracağına, kardeşliğimizi güçlendireceğine, saflarımızı daha da sıklaştıracağına inanıyorum" dedi.
Finlandiyalı mevkidaşı Niinistö’yle baş başa görüşmede böyle bir açıklama yapacağının müsaadesini aldığını söyleyen Erdoğan, "Kendileri de bunu gerçekten farklı bir yaklaşımla değerlendirerek anlayışla karşıladılar. Kendilerine çok çok teşekkür ediyorum" ifadesini kullandı.
(İHA)