Bangladeş te önce Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi tarafından idama mahkum edilen ve 2015 te de asılan Selahaddin Kadir Çavdari nin oğlu Hummam Kadir, 4 Ağustos ta kaçırıldı. Kadir in kaçırılmasından 5 gün sonra 9 Ağustos ta bu kez Cemaat-i İslami nin geçen hafta idam edilen lideri Mir Kasım Ali nin oğlu Mir Ahmed Bin Kasım ortadan kayboldu.
Son olarak da 22 Ağustos ta Cemaat-i İslami nin liderlerinden Gulam Azzam ın oğlu Aman Azmi nin sivil polisler tarafından gözaltına alındığı ileri sürüldü.
Haber alınamayan üç kişinin yakınları, kaçırılmalarından polisi sorumlu tutuyor. Polis ise söz konusu suçlamayı reddediyor.
Başbakan Şeyh Hasina hükümetinin bağımsızlık savaşı sırasında işlendiği iddia edilen suçların cezalandırılması için 2009 da kurduğu Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi tarafından 90 yıl hapse mahkum edilen ve 23 Ekim 2014 te 92 yaşındayken hapishanede ölen Cemaat-i İslami lideri Gulam Azzam ın İngiltere nin Manchester kentinde yaşayan en küçük oğlu Dr. Salman al-Azami, AA muhabirine ağabeyinin kaçırılmasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
"Ağabeyim hiçbir yasayı çiğnemedi"
Ağabeyinin Bangladeş ordusunda 30 yıl görev yapmış, tuğgeneral rütbesinde seçkin bir subay olduğunu ve siyasetle ilgilenmediğini söyleyen Azami, "Hasina hükümeti, 2009 da iktidara geldikten 3-4 ay sonra ağabeyimi ordudaki görevinden aldı. Görevden alınması için hiçbir gerekçe gösterilmedi. Bütün özlük haklarını kaybetti. Ancak yine de annem ve babamla kalmayı sürdürdü." dedi.
Ağabeyinin hiçbir zaman Cemaat-i İslami nin üyesi olmadığını belirten Azami, şunları kaydetti:
"Ağabeyim, hiçbir yasayı çiğnemedi. Buna rağmen 22 Ağustos akşamı polis olduğunu söyleyen sivil giyimli 30-35 kişi annemizle yaşadığı evimizi bastı. 7 katlı apartmanda 2 saat süren bir arama yaptılar. Ağabeyimi gözlerini bağlayarak aldılar. Binanın bulunduğu sokaktaki bütün güvenlik kamerası görüntülerine el koydular. O günden bu yana ağabeyimden haber alınamıyor. 83 yaşındaki annem, bizzat karakola giderek şikayette bulundu ancak dilekçesini resmi olarak kabul etmediler. Sadece kardeşim değil, Bangladeş te buna benzer yüzlerce örnek var. Kardeşim hiçbir suç işlemediği için resmi olarak tutuklayamadılar."
"Sesini yükselten bir tek Türkiye"
Uluslararası toplumun Bangladeş te yaşananlara tepki göstermesini beklediklerini belirten Azami, "Bangladeş te çok uzun zamandır adaletsiz uygulamalar var. Uluslararası toplum, yaşananlara göz yumuyor. Bütün bunlar karşısında sesini yükselten ve adaletsizlikleri gündeme getiren bir tek Türkiye var. Bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da bu konuda sesini yükseltti. Ne uluslararası toplum, ne de İslam dünyası olup bitenlere ses çıkartmıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Adı "uluslararası" ancak kendisi yerel
Hasina hükümeti tarafından kurulan Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi, adında "uluslararası" ifadesi yer alsa da aslında Bangladeş e ait yerel bir kuruluş niteliğinde.
Mahkeme, şimdiye kadar çok sayıda kişi hakkında idam kararı verdi. Bunların büyük kısmı, ülkenin İslami değerleri savunan en büyük partisi Cemaat-i İslami liderlerinden oluşuyor.
dikGAZETE.com