Bağımlılıkla mücadele ve çözüm önerileri üzerine gerçekleşen projeye, Cezayir, Hırvatistan, İspanya, Fas ve Türkiye olmak üzere beş farklı ülkeden 18-30 yaş arası gönüllü gençler katılım sağladı. 3-10 Nisan tarihleri arasında İstanbul Aydın Üniversitesi Tepekent Sosyal Tesislerinde devam eden projenin katılımcıları, ülkelerinde üye oldukları sivil toplum Kuruluşları ile yaptıkları çalışmaların yanı sıra Türkiye’de yapılacak olan “bağımsız yaşam sahası” projesinde de yer alacak. Sigara, alkol, teknoloji ve diğer bağımlılıklar üzerine tartışmaların olacağı proje de aynı zamanda katılımcılarla alanında uzman eğitmenler ve konuşmacılarla bir araya geliyor. Sosyal amacının yanı sıra kültürel dostluklara da yol açan proje kapsamında daha çok insana ulaşım sağlayarak projenin yaygınlaştırılması sağlanacak.
Proje detaylarını ve süreçlerini aktaran, İstanbul Aydın Üniversitesi Proje Ve Kaynak Geliştirme Koordinatörlüğü’nde Proje Uzmanı Eyüp Cengiz Usta, “İstanbul Tepekent’te katılımcılarımıza madde bağımlılığı, teknoloji, sigara ve alkol üzerine Avrupa, Türkiye ve dünyada bunlarla ilgili olarak ne tür çalışmalar yapılıyor ve bu sorunları asgari seviyeye nasıl indirebiliriz diye çalışmalar sürdürmekteyiz. Katılımcılarımız 18-30 yaş arası olduğundan dolayı yaygın eğitim metotları kullanıyoruz. Aynı zamanda bütün gönüllülerimiz gençlik çalışmalarından geldikleri için eğitimlerimizi öğrenme temelli olarak sürdürüyoruz. Bunlarla ilgili konuşmacılarımız gelmektedir. Her biri ayrı konular üzerinden çalışmalarını sürdürüyor. Sigara, alkol, madde, teknoloji gibi unsurların hepsini ayrı başlıklar altında inceliyoruz. Sigara ve alkolden sonra artık günümüzde en yaygın bağımlılık teknolojik bağımlılıktır. Verilen eğitimler doğrultusunda geri bildirimler alınmakla birlikte bunlarla beraber neler olduğunu ve sonuçlarını da katılımcılara aktarma şansı elde ediyoruz. Farklı ülkelerden gelen katılımcılar hem kendi ülkelerindeki istatistik rakamları değerlendiriyorlar ve paylaşıyorlar hem de diğer ülkelerden gelen katılımcılardan o ülkelerin bilgilerini de öğrenme şansları oluyor” dedi.
Projenin sonucu olarak değerlendirmelerde bulunan Usta, “Anadolu Eğitim ve Kültür Vakfı ve her gelen katılımcımız kendi ülkelerinde bu konuyla ilgili olarak çalışmalar yürütmektedir. Bu çalışmalar doğrultusunda ortaya çıkan bilgileri, herkes kendi ülkesine döndükten sonra kendi sivil toplum kuruluşlarıyla paylaşacak. Sonuç olarak da bağımlılıkla ilgili daha bilinçli bir şekilde çalışmalarını yürüteceklerdir” şeklinde konuştu.
“PROJE İLE BİRLİKTE ÖNYARGILARINI YIKIYORLAR”
Bu tarz projelerle birlikte gençlerin uluslararası ilişkiler kurabildiklerini ve birbirlerini daha yakından tanıyarak önyargılarını yıkabileceklerini dile getiren İstanbul Aydın Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ganime Aydın, “Proje başlangıcında, her ülkeden beş genç bir grup kurup kendi projelerini yazmaları gerekiyor. Bizim de projemiz bağımlılık üzerineydi. Bunlarla bildikte başvuran gençlik grubunun olduğu ülkede proje hayata geçiyor. Bütün masraflar ve harcamalar Avrupa Birliği tarafından karşılanıyor. Farklı ülkelerin gençlerini bir araya getiren projede gençler birbirlerini ve kültürlerini tanıyor, önyargılarını gideriyor ve farklı dinlere karşı hoşgörüyle yaklaşmaları amaçlanıyor” şeklinde konuştu.
“YABANCI DİL EĞİTİMİ İÇİN DE KAÇINILMAZ BİR FIRSAT”
“Yabancı dil olarak özellikle konuşma ve kendimizi ifade etme de çok çekingen bir toplumuz” diyen Aydın, “Birçok ülkeden yabancı gençlerle bir araya gelmek aslında bizim her zaman dil konusunda çekingen olan gençlerimiz için de bir özgüven oluşturuyor. İletişime geçtikleri zaman aslında o kadar da zor olmadığını anlayıp geliştirme fırsatı yakalıyorlar. Yabancı dillerinin yanı sıra projeyle birlikte takım çalışmasındaki temel unsurları ve bu unsurlarla beraber beyin fırtınası oluşturma, becerilerinin ne olduğu ve ne kadar olduğu, bilginin ne kadar önemli olduğu, beden dilini kullanmayı ve geliştirmeyi de öğrenmiş olacaklar.
Eğitimlerinin sonunda da “Youth Pass” sertifikasına sahip olmayı hak kazanıyorlar. Aldıkları sertifika, Avrupa Birliği’nin içindeki çalışmalara katılabilmelerini sağlayacak. Türkiye bu tarz etkinliklerde oldukça iyi biz sadece bağımlılık konusu yaptık fakat diğer birçok konularda da çalışmalar devam ediliyor. Benim gençlere tavsiyem Ulusal Ajans vasıtasıyla projelerini orta çıkararak bu programları takip edip katılmaları yönünde olacak. Hem uluslararası arkadaş çevreleri gelişmiş olur hem de farklı ülkeleri tanımış olurlar” diyerek sözlerini tamamladı.
dikGAZETE.com