01-03-2016 12:00
“Konuşamaz, yürüyemez ve yaşamaz” dediler ama o bunların hiçbirine aldırış etmeden hayata dört elle sarıldı. Doğuştan iki kolu olmayan ve bir bacağı diğerinden kısa olan milli sporcu Beytullah Eroğlu, şampiyonluklara doymayan başarı hikayesi ile emsallerine örnek teşkil ediyor.
Ailesi doğduğu zaman engelli olduğu için gözyaşları döktükleri milli sporcu Beytullah Eroğlu, şimdi aldığı şampiyonluklar ve madalyalar ile ailesinin gurur kaynağı oldu. Doğuştan iki kolu olmayan ve bir bacağı diğerinden kısa olan Milli Sporcu Beytullah Eroğlu, azmiyle görenleri hayrete düşürüyor. 21 yaşındaki engelli milli yüzme sporcusu Eroğlu, çok sıkı bir tempo ile hayatını sürdürüyor. Azimli genç, sabah güneş doğmadan kahvaltısını yapıp İstanbul Büyükşehir Belediyesi Cebeci Spor Kompleksi’ne gelerek antrenmanlarına başlıyor. Antrenörleri tarafından özel çalışma programı hazırlanan sporcu, kaslarının gelişmesi için özel yapılan ağırlıkları kaldırıyor. Eroğlu’nun iki kolunun olmayışı ve bir ayağının diğerinden 12 santim kısa olması yüzmek için dezavantaj gibi gözükse bile, o bu durumu avantaja çevirerek suyun içerisinde adeta bir balık gibi hızlı ilerleyebiliyor.
Antrenmandan sonra okuduğu İstanbul Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi’ne giden Milli Sporcu Eroğlu, derslerini aksatmadan giriyor. Ders arasında genelde arkadaşları ile kafeteryada zaman geçirip sosyal medya hesabını ayakkabısında taşıdığı telefonu kullanarak kontrol ediyor. Öğle yemeğini yardıma ihtiyaç duymadan kendi başına yiyebilen Eroğlu okuldan sonra tekrar antrenmana gidiyor.
“GÜNEŞ DOĞMADAN ANTRENMANIMI YAPIYORUM”
Bütün hafta boyunca çok yoğun bir programı olduğunu dile getiren Beytullah Eroğlu, “Sabah uyanınca hemen antrenmanıma başlamam gerekiyor. Güneş doğmadan önce antrenmanımı yapıyorum. Güneşin doğuşu ile beraber okuluma gidiyorum. Okulumdaki dersleri bitirdikten sonra tekrar antrenman yapmaya geliyorum. Bu anlattıklarımın hepsi 12 saat içerisinde gerçekleşiyor. Yüzmek benim için başarıyı ve hırsı ifade ediyor. Küçükken özgürlük ifade ederken şuanda bayrağımızı dalgalandırma hırsını ifade ediyor. Milli marşını bütün dünyaya ayakta söyletmek benim için bir gurur kaynağı. Kahramanmaraş’ta Beytullah dediğin zaman akan sular durur. Onlar destek oldukları için ben Avrupa şampiyonuyum” dedi.
“HAYATA DÖRT KOLLA SARILIYORUM”
Eroğlu, “Hayata başladığımda bu çocuk yürüyemez, konuşamaz diyenler olmuş. Ailem de benim hakkımda bir daha kimse bir şey konuşmayacak demiş. Ben Avrupa şampiyonu olup, Avrupa’nın en iyi yüzen insanı olduğumda, bu çocuk konuşamaz, bu çocuk yürüyemez diyenlerin karşısına çıkmıştım. Çok küçükken konuşmaz ve evden çıkmayan biriymişim. Şimdi ben bir üniversite öğrencisiyim, hayata dört kolla sarılıyorum. Benim gibi olan diğerleri de bunu sporla aşacak diyorum. Bunu ben başardıysam herkes başarabilir” ifadelerini kullandı.
“HERKES BABASI İLE ÖVÜNÜR, BEN OĞLUM İLE ÖVÜNÜYORUM”
Beytullah’ın babası Mustafa Eroğlu ise, “Herkes babası ile övünür, ben oğlum ile övünüyorum. Kendimi tanıtırken ben de Beytullah’ın babası Mustafa olduğumu söylüyorum övünüyorum oğlumla. Beytulllah yurtdışına gidip geldikten sonra kendi gibi başkalarını görüp bizden artık yemek kabul etmez oldu. Kendi ihtiyaçlarını kendisi karşılıyor şuanda. Sporla Beytullah çok şeyi aştı. Gittiği yerlerde kendi gibi olanları gördüğü zaman onlara özenerek kendi ihtiyaçlarını kendi hallediyor. Oğlum doğduğu zaman bize nasıl büyüyecek, nasıl gelişecek gibi şeyler söylediler ama şuanda bizim boğazımızdan geçen her lokma Beytullah’ın üzerinden geçiyor” şeklinde konuştu.
“BÖYLE OLACAĞINI BİLSEYDİK HİÇ AĞLAMAZDIK”
Beytullah’ın annesi Hilal Eroğlu, oğluyla gurur duyduğunu belirterek, “İlk doğduğunda hayatımız yıkılmıştı ama böyle olacağını bilseydik hiç ağlamazdık oğlum ile gurur duyuyorum. Eskiden oğlum tek başına ihtiyaçlarını karşılayamıyordu. Şuanda kendi başına birçok şeyi yapabiliyor. Oğlum ilk madalyasını aldığı zaman o an çok duygulandım, gözyaşı döktüm. Ben evladımla gurur duyuyorum” dedi.
Beytullah’ın kuzeni Arife Eroğlu, “ Öğretmenim derste bahsetmişti iki kolu olmayan yüzme birincisi Beytullah var diye. Ben de hocama Beytullah benim halamın oğlu olduğunu söyledim. Hocam ilk başta inanmadı. Bende annemden Beytullah’ın resmini alarak hocama götürdüm. Hocam da şaşırdı resmi görünce. Sınıftaki herkese gösterdim söylediklerime inanmadılar. Hocam aldı fotoğrafı tahtanın üstüne yapıştırdı. Sonra herkes inandı, gurur duyuyorlar ve tanışmak istiyorlar” şeklinde konuştu.
“GENELDE O BİZE YARDIMCI OLUYOR”
En yakın arkadaşlarından birinin Beytullah olduğunu belirten Betül Şahin ise, “Beytullah arkadaşları arasında her zaman muhabbet eden, neşeli ve pozitif birisidir. Genelde boş zamanlarımızda okulun kantininde oturup yarışmaları ve dereceleri hakkında muhabbet ediyoruz. Derslere katılıyor ve girdiği dersler de hep örnek vererek bir şeyleri anlatıyor. Montunu giyerken zorlanabiliyor o zaman yardımcı olabiliyoruz ama genelde o bize yardımcı oluyor. Yüzme derslerinde genelde ondan bilgi alıyorum. Onun sayesinde geçmiş oluyorum o dersi” dedi.
“KENDİSİNİ SEVDİREN BİR İNSAN”
Beytullah Eroğlu’nun bir başka arkadaşı Onur Gümüş ise, “Beytullah çok cana yakın birisidir. Okula geldiği ilk günde tanışmamız sempatik bir şekilde oldu. Kendisini hiç tanımadığımız halde geldi direk cana yakın bir şekilde kendisini tanıttırdı. O kendisini sevdiren bir insan. Boş zamanlarımızda oyun oynar ve sohbet ederiz genelde. Bazen bir yerlere gidip bir şeyler içeriz eğlenmeyi severiz açıkçası. İlk gördüğümüz zaman yardım etme gereği duyuyorduk ama o bunları aşmış artık. Bizim yardımımıza ihtiyaç kalmadan yapabiliyor kendi yapabiliyor. Bu çok büyük bir yetenek olduğunu düşünüyorum. Biz bunu gördüğümüz zaman çok şaşırdık” ifadelerini kullandı.
ŞAMPİYONLUĞA DOYMAYAN BALIK ADAM
Eski Milli Eğitim Antrenörü Osman Çullu’nun 2001 yılında okullarda engelli sporcu arayışları Beytullah Eroğlu’nun spor hayatına başlamasına vesile oldu. O yıl sıkı bir tempo ile yüzmeye başladı ve 2007 yılına kadar can simidi yardımı ile amatör olarak yüzdü. Gayreti ile antrenörlerin dikkatini çeken Eroğlu, 2010 yılında milli takıma alındı. 2012’de Londra Paralimpik Oyunları’na katılarak yedincilik elde etti. 2013 yılında dünya şampiyonasında dördüncülüğü ve 2014 yılında Avrupa şampiyonasında 1 ikincilik ve 2 dördüncülük elde etti. 2015 yılında Yunanistan’da düzenlenen uluslararası yarışmalarda 3 şampiyonluk aldı. Aynı yıl içerisinde Hırvatistan’da 2 şampiyonluk ve Glasgow dünya şampiyonasında 3’üncülük derecesi kazandı. 2016 yılında Hırvatistan’da Uluslararası yarışmalarda 6 birincilik ve 1 üçüncülük kazandı. Beytullah’ın hedefi ise Portekiz’de yapılacak olan Avrupa şampiyonasında birincilik ve Dünya Paralimpik olimpiyatlarında dereceye girmek.
(İHA)
Ailesi doğduğu zaman engelli olduğu için gözyaşları döktükleri milli sporcu Beytullah Eroğlu, şimdi aldığı şampiyonluklar ve madalyalar ile ailesinin gurur kaynağı oldu. Doğuştan iki kolu olmayan ve bir bacağı diğerinden kısa olan Milli Sporcu Beytullah Eroğlu, azmiyle görenleri hayrete düşürüyor. 21 yaşındaki engelli milli yüzme sporcusu Eroğlu, çok sıkı bir tempo ile hayatını sürdürüyor. Azimli genç, sabah güneş doğmadan kahvaltısını yapıp İstanbul Büyükşehir Belediyesi Cebeci Spor Kompleksi’ne gelerek antrenmanlarına başlıyor. Antrenörleri tarafından özel çalışma programı hazırlanan sporcu, kaslarının gelişmesi için özel yapılan ağırlıkları kaldırıyor. Eroğlu’nun iki kolunun olmayışı ve bir ayağının diğerinden 12 santim kısa olması yüzmek için dezavantaj gibi gözükse bile, o bu durumu avantaja çevirerek suyun içerisinde adeta bir balık gibi hızlı ilerleyebiliyor.
Antrenmandan sonra okuduğu İstanbul Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi’ne giden Milli Sporcu Eroğlu, derslerini aksatmadan giriyor. Ders arasında genelde arkadaşları ile kafeteryada zaman geçirip sosyal medya hesabını ayakkabısında taşıdığı telefonu kullanarak kontrol ediyor. Öğle yemeğini yardıma ihtiyaç duymadan kendi başına yiyebilen Eroğlu okuldan sonra tekrar antrenmana gidiyor.
“GÜNEŞ DOĞMADAN ANTRENMANIMI YAPIYORUM”
Bütün hafta boyunca çok yoğun bir programı olduğunu dile getiren Beytullah Eroğlu, “Sabah uyanınca hemen antrenmanıma başlamam gerekiyor. Güneş doğmadan önce antrenmanımı yapıyorum. Güneşin doğuşu ile beraber okuluma gidiyorum. Okulumdaki dersleri bitirdikten sonra tekrar antrenman yapmaya geliyorum. Bu anlattıklarımın hepsi 12 saat içerisinde gerçekleşiyor. Yüzmek benim için başarıyı ve hırsı ifade ediyor. Küçükken özgürlük ifade ederken şuanda bayrağımızı dalgalandırma hırsını ifade ediyor. Milli marşını bütün dünyaya ayakta söyletmek benim için bir gurur kaynağı. Kahramanmaraş’ta Beytullah dediğin zaman akan sular durur. Onlar destek oldukları için ben Avrupa şampiyonuyum” dedi.
“HAYATA DÖRT KOLLA SARILIYORUM”
Eroğlu, “Hayata başladığımda bu çocuk yürüyemez, konuşamaz diyenler olmuş. Ailem de benim hakkımda bir daha kimse bir şey konuşmayacak demiş. Ben Avrupa şampiyonu olup, Avrupa’nın en iyi yüzen insanı olduğumda, bu çocuk konuşamaz, bu çocuk yürüyemez diyenlerin karşısına çıkmıştım. Çok küçükken konuşmaz ve evden çıkmayan biriymişim. Şimdi ben bir üniversite öğrencisiyim, hayata dört kolla sarılıyorum. Benim gibi olan diğerleri de bunu sporla aşacak diyorum. Bunu ben başardıysam herkes başarabilir” ifadelerini kullandı.
“HERKES BABASI İLE ÖVÜNÜR, BEN OĞLUM İLE ÖVÜNÜYORUM”
Beytullah’ın babası Mustafa Eroğlu ise, “Herkes babası ile övünür, ben oğlum ile övünüyorum. Kendimi tanıtırken ben de Beytullah’ın babası Mustafa olduğumu söylüyorum övünüyorum oğlumla. Beytulllah yurtdışına gidip geldikten sonra kendi gibi başkalarını görüp bizden artık yemek kabul etmez oldu. Kendi ihtiyaçlarını kendisi karşılıyor şuanda. Sporla Beytullah çok şeyi aştı. Gittiği yerlerde kendi gibi olanları gördüğü zaman onlara özenerek kendi ihtiyaçlarını kendi hallediyor. Oğlum doğduğu zaman bize nasıl büyüyecek, nasıl gelişecek gibi şeyler söylediler ama şuanda bizim boğazımızdan geçen her lokma Beytullah’ın üzerinden geçiyor” şeklinde konuştu.
“BÖYLE OLACAĞINI BİLSEYDİK HİÇ AĞLAMAZDIK”
Beytullah’ın annesi Hilal Eroğlu, oğluyla gurur duyduğunu belirterek, “İlk doğduğunda hayatımız yıkılmıştı ama böyle olacağını bilseydik hiç ağlamazdık oğlum ile gurur duyuyorum. Eskiden oğlum tek başına ihtiyaçlarını karşılayamıyordu. Şuanda kendi başına birçok şeyi yapabiliyor. Oğlum ilk madalyasını aldığı zaman o an çok duygulandım, gözyaşı döktüm. Ben evladımla gurur duyuyorum” dedi.
Beytullah’ın kuzeni Arife Eroğlu, “ Öğretmenim derste bahsetmişti iki kolu olmayan yüzme birincisi Beytullah var diye. Ben de hocama Beytullah benim halamın oğlu olduğunu söyledim. Hocam ilk başta inanmadı. Bende annemden Beytullah’ın resmini alarak hocama götürdüm. Hocam da şaşırdı resmi görünce. Sınıftaki herkese gösterdim söylediklerime inanmadılar. Hocam aldı fotoğrafı tahtanın üstüne yapıştırdı. Sonra herkes inandı, gurur duyuyorlar ve tanışmak istiyorlar” şeklinde konuştu.
“GENELDE O BİZE YARDIMCI OLUYOR”
En yakın arkadaşlarından birinin Beytullah olduğunu belirten Betül Şahin ise, “Beytullah arkadaşları arasında her zaman muhabbet eden, neşeli ve pozitif birisidir. Genelde boş zamanlarımızda okulun kantininde oturup yarışmaları ve dereceleri hakkında muhabbet ediyoruz. Derslere katılıyor ve girdiği dersler de hep örnek vererek bir şeyleri anlatıyor. Montunu giyerken zorlanabiliyor o zaman yardımcı olabiliyoruz ama genelde o bize yardımcı oluyor. Yüzme derslerinde genelde ondan bilgi alıyorum. Onun sayesinde geçmiş oluyorum o dersi” dedi.
“KENDİSİNİ SEVDİREN BİR İNSAN”
Beytullah Eroğlu’nun bir başka arkadaşı Onur Gümüş ise, “Beytullah çok cana yakın birisidir. Okula geldiği ilk günde tanışmamız sempatik bir şekilde oldu. Kendisini hiç tanımadığımız halde geldi direk cana yakın bir şekilde kendisini tanıttırdı. O kendisini sevdiren bir insan. Boş zamanlarımızda oyun oynar ve sohbet ederiz genelde. Bazen bir yerlere gidip bir şeyler içeriz eğlenmeyi severiz açıkçası. İlk gördüğümüz zaman yardım etme gereği duyuyorduk ama o bunları aşmış artık. Bizim yardımımıza ihtiyaç kalmadan yapabiliyor kendi yapabiliyor. Bu çok büyük bir yetenek olduğunu düşünüyorum. Biz bunu gördüğümüz zaman çok şaşırdık” ifadelerini kullandı.
ŞAMPİYONLUĞA DOYMAYAN BALIK ADAM
Eski Milli Eğitim Antrenörü Osman Çullu’nun 2001 yılında okullarda engelli sporcu arayışları Beytullah Eroğlu’nun spor hayatına başlamasına vesile oldu. O yıl sıkı bir tempo ile yüzmeye başladı ve 2007 yılına kadar can simidi yardımı ile amatör olarak yüzdü. Gayreti ile antrenörlerin dikkatini çeken Eroğlu, 2010 yılında milli takıma alındı. 2012’de Londra Paralimpik Oyunları’na katılarak yedincilik elde etti. 2013 yılında dünya şampiyonasında dördüncülüğü ve 2014 yılında Avrupa şampiyonasında 1 ikincilik ve 2 dördüncülük elde etti. 2015 yılında Yunanistan’da düzenlenen uluslararası yarışmalarda 3 şampiyonluk aldı. Aynı yıl içerisinde Hırvatistan’da 2 şampiyonluk ve Glasgow dünya şampiyonasında 3’üncülük derecesi kazandı. 2016 yılında Hırvatistan’da Uluslararası yarışmalarda 6 birincilik ve 1 üçüncülük kazandı. Beytullah’ın hedefi ise Portekiz’de yapılacak olan Avrupa şampiyonasında birincilik ve Dünya Paralimpik olimpiyatlarında dereceye girmek.
(İHA)
