Bakü
Azerbaycan'ın eski Cumhurbaşkanı ve ulusal lideri Haydar Aliyev, vefatının 16. yılında anılıyor.
Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nde (SSCB) üst düzey görevlerde bulunan Aliyev, bağımsızlıktan sonra iç savaş tehlikesi, Dağlık Karabağ savaşı ve ekonomik krizlerle mücadele eden ülkesinin başına geçerek kurtarıcı rolü oynadı.
Aliyev, Azerbaycan'da saygı ve minnetle hatırlanıyor.
"Umummilli lider" unvanıyla yaşatılıyor
Ömrünü hem SSCB hem de bağımsızlık döneminde ülkesine ve halkına adayarak Azerbaycanlıların büyük kısmının sevgisini kazanan Haydar Aliyev'in hatırası, halkın kendisine verdiği ulusal lider anlamındaki "Umummilli lider" unvanıyla yaşatılıyor.
Haydar Aliyev'in halkına hizmet ve Azerbaycan için mücadeleyle geçirdiği dolu dolu 80 yıllık ömrü, 10 Mayıs 1923'te Azerbaycan'a bağlı Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti'nde başladı.
Nahçıvan Pedagoji Teknik Okulundan 1939'da mezun olan Aliyev, daha sonra Azerbaycan Sanayi Enstitüsü Mimarlık Fakültesine kayıt yaptırdı fakat İkinci Dünya Savaşı'nın çıkmasıyla buradaki eğitimini tamamlayamadı.
Aliyev, 1941-1944 yıllarında Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti İçişleri Komiserliği Gizli Arşiv Dairesinin müdürü ve Nahçıvan Halk Komiserliği Konseyinde şube müdürü görevlerinde bulundu. Başarılı çalışmaları ve analiz yeteneği yöneticilerin ilgisini çeken Aliyev, 1944'te SSCB Devlet Güvenlik Komitesinde (KGB) işe alındı.
Kariyerini KGB'de sürdüren Aliyev, 1967'de Azerbaycan KGB'si Başkanı olarak atandı ve kendisine tümgeneral rütbesi verildi.
Aliyev, 1969'da Azerbaycan Komünist Partisi Merkezi Komitesi Genel Sekreteri seçildi ve 1982'ye kadar bu görevde bulunarak Azerbaycan'ı yönetti.
Moskova'ya davet edilerek 1982'de SSCB Komünist Partisi Merkez Komitesi Siyasi Bürosu üyeliğine seçilen Aliyev, SSCB yönetiminde söz sahibi 19 kişiden biri oldu ve aynı yıl SSCB Bakanlar Konseyi Başkanı Birinci Yardımcısı görevine atandı.
Aliyev, 1987'de SSCB Komünist Partisi Merkez Komitesi Siyasi Bürosunun ve SSCB Sekreteri Mihail Gorbaçov'un yürüttüğü politikalara itiraz ederek istifa etti ve 1990'da Azerbaycan'a döndü.
SSCB'nin dağılma sürecinde ülkesinin sorunlarına kayıtsız kalmayan Aliyev, yeniden siyaset sahnesine atıldı ve 1990'da hem Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti hem de Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti milletvekili seçildi.
Dağlık Karabağ'da Ermenilerin toprak taleplerine karşı SSCB yönetiminin ikiyüzlü politikasına itiraz ederek 1991'de Komünist Partiden istifa eden Aliyev, 1991'de parlamento niteliğindeki Nahçıvan Yüksek Konseyi Başkanı seçildi ve ilgili yasalar gereği Azerbaycan Yüksek Konseyi Başkan Yardımcısı oldu.
Azerbaycan'ı istikrara kavuşturdu
Azerbaycan bağımsızlığını ilan edince de Nahçıvan'daki görevini sürdürdü ve 21 Kasım 1992'de, bugün iktidarda olan Yeni Azerbaycan Partisini kurdu.
Haydar Aliyev, iç savaş tehlikesini bertaraf etmesi için halk tarafından Bakü'ye davet edildi ve 15 Haziran 1993'te Azerbaycan Yüksek Konseyi Başkanı seçildi.
Aliyev, 3 Ekim 1993'te yapılan seçimleri kazanarak cumhurbaşkanı oldu ve ülkesinin sorunlarını çözmek için tam gücüyle çalışmaya başladı.
Dağlık Karabağ'da, 1991'de başlayan savaşın devam ettiği ve Ermenilerin Azerbaycan topraklarını işgal ettiği zor bir dönemde cumhurbaşkanı seçilen Aliyev, orduyu güçlendirmekle işe başladı.
Silah ve mühimmat teçhizatı daha iyi hale getirilen Azerbaycan ordusu, karşı hamlelerde bulunarak Ermenistan ordusunun saldırılarını önledi.
Bişkek'te 4-5 Mayıs 1994'te, Azerbaycan ve Ermenistan arasında ateşkes yapılması konusunda protokol imzalandı ve şiddetli çatışmalar durduruldu.
Yönetimi yasa dışı yollarla ele geçirmek isteyen bazı güçlerin çıkarttığı isyanları diplomatik manevralarla bastıran Haydar Aliyev, halkın desteğiyle iç karışıklıklara son verdi ve ülkenin istikrar sürecine adım atmasını sağladı.
Ekonomik kalkınmanın temelini attı
Haydar Aliyev, 7 ülkeden 11 şirketle, Azerbaycan'ın en büyük petrol yatağı Azeri-Çırak-Güneşli (AÇG) havzasının işletilmesini ve petrolün dünya pazarlarına çıkartılmasını öngören "Asrın Anlaşması"nı imzalayarak ülkenin ekonomik gelişiminin temelini attı.
Cumhurbaşkanlığı döneminde referandumla evrensel demokratik değerleri yansıtan anayasa kabul edildi ve Haydar Aliyev, idam cezasını kaldırdı.
Yönetimi döneminde başta Türkiye olmakla Türk dili konuşan ülkeler, Rusya, ABD ve Avrupa ülkeleriyle iyi ilişkiler kurarak ülkesinin uluslararası arenadaki yerini pekiştirdi.
Aliyev, 11 Ekim 1998'de yapılan seçimde yüzde 76,1 oy alarak yeniden cumhurbaşkanı seçildi. 15 Ekim 2003'te yapılan seçimlerde de aday oldu fakat sağlık sorunları nedeniyle adaylığını İlham Aliyev lehine geri çekti.
Haydar Aliyev, 12 Aralık 2003'te tedavi gördüğü ABD'de hayatını kaybetti ve 15 Aralık'ta Bakü'deki Fahri Hiyaban'da defnedildi.
"Türkiye'yi gerçek anlamda çok seviyordu"
Azerbaycan Başbakan Yardımcısı Ali Ahmedov, Haydar Aliyev olmasaydı Azerbaycan tarihinin tamamen başka yönde gelişmiş olacağını söyledi.
Ahmedov, petrol ve doğal gaz stratejisi, ülkenin güçlü ve istikrarlı bir devlete dönüşmesi ve refah düzeyinin iyileşmesi gibi tüm gelişmelerde Haydar Aliyev'in izinin olduğunu vurguladı.
Haydar Aliyev'in sadece Azerbaycan için değil, tüm Türk dünyası için büyük hizmetler verdiğini belirten Ahmedov, şunları kaydetti:
"Türkiye'yi gerçek anlamda çok seviyordu. Haydar Aliyev, Türkiye-Azerbaycan dostluğunun da mimarıdır. 'Türkiye ve Azerbaycan bir millet iki devlettir' sözleri ona aittir.
Haydar Aliyev, Türkiye-Azerbaycan arasındaki güçlü ve sarsılmaz dostluk bağının temelini atan kişidir. Azerbaycan bugün de Haydar Aliyev'in belirlediği 'Türkiye-Azerbaycan dostluğu' stratejik çizgisine sadıktır."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com