18-11-2015 19:32
9 Haziran’da İhya Der Şube Başkanı ve Hüda-Par üyesi Aytaç Baran’ın öldürülmesi ve ardından çıkan olaylarda 3 kişinin daha hayatını kaybetmesinin ardından tutuklanan 13 kişi ve tutuksuz yargılanan 3 kişinin yargılanmasında dava ileri bir tarihe ertelendi. Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) yöntemi ile ifadeleri alınan sanıklar, çıkan olaylarla ilgilerinin olmadığını iddia etti.
Kayseri Adliye Sarayı 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, Hizbullahçı Terör Örgütüne üye olmak suçundan tutuksuz yargılanan A.D., C.A. ve H.D. sanık avukatları hazır bulundu. SEGBİS yönetimiyle tutuklu kaldıkları cezaevlerinden mahkemeye bağlanan ve PKK terör örgütüne üye olma suçundan yargılanan M.D., S.D., M.F., E.Ç., M.P., D.D., İ.A. ve Hizbullahçı terör örgütüne üye olmak suçuyla yargılanan M.Ç., Y.T., Y.D., B.K., M.Y., F.Ö., mahkeme heyetine ifade verdi.
Türkçe savunma vermek istemediğini, savunmasını Kürtçe yapmak istediğini talep eden M.D.’nin talebi kabul edildi. Tercüman eşliğinde SEGBİS yöntemiyle Kürtçe ifade veren M.D., olaylarla bir bağlantısının bulunmadığını söyledi. M.D., “Olay günü izinliydim ve evdeydim. B.Ö., beni telefonla arayarak taziye evine gideceğimizi söyledi. 3 kişi taziye evine gittik. Orada tabanca sesleri duyduk. Tabanca sesi geldikten sonra M.E.E. yere düştü. Benim PKK terör örgütüne üye değilim, geçmişimde de üyeliğim olmadı” dedi.
Diyarbakır E tipi cezaevinde SEGBİS yöntemi ile bağlanan ve PKK terör örgütüne üye olma suçuyla yargılanan E.Ç. ve M.P. de, ifade vermelerinin sağlıklı olmadığını söyleyerek, yargılanmayı etik bulmadıklarını ve SEGBİS yöntemi ile ifade vermeyeceklerini, mahkeme salonunda bulunmak istediklerini belirtti.
Diyarbakır’da çıkan olaylarda çantasında ruhsatsız tabanca bulunduğu için polis tarafından gözaltına alınan ve denetimli serbestlik yasası kapsamında tutuksuz yargılanan H.D., mahkeme heyetine verdiği ifadede, “Bir parti ile üyeliğim yoktur. Görme engelli olmam dolayısıyla olaylarda nasıl silah sıkabilirim. Kutlama için alana gittik. Ortalık karışınca da eve gitmek üzere yola çıktık. Polis lojmanları önünde polisler çevirdiğinde Aytaç Baran’ın ölümüyle ilgili suçlandığımızı anladım” diyerek, tahliyesini talep etti.
Yapılan yargılama sonucunda mahkeme heyeti, tahliyesini isteyen sanıkların talebini, görme engeli olduğu için olaylarla alakasının bulunmadığını dile getiren H.D.’nin denetimli serbestliğinin kaldırılma talebini ve SEGBİS sistemini sağlıklı bulmadıkları için mahkeme salonuna gelmek isteyen E.Ç. ve M.P.’nin talebinin reddine karar verdi.
(İHA)
Kayseri Adliye Sarayı 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, Hizbullahçı Terör Örgütüne üye olmak suçundan tutuksuz yargılanan A.D., C.A. ve H.D. sanık avukatları hazır bulundu. SEGBİS yönetimiyle tutuklu kaldıkları cezaevlerinden mahkemeye bağlanan ve PKK terör örgütüne üye olma suçundan yargılanan M.D., S.D., M.F., E.Ç., M.P., D.D., İ.A. ve Hizbullahçı terör örgütüne üye olmak suçuyla yargılanan M.Ç., Y.T., Y.D., B.K., M.Y., F.Ö., mahkeme heyetine ifade verdi.
Türkçe savunma vermek istemediğini, savunmasını Kürtçe yapmak istediğini talep eden M.D.’nin talebi kabul edildi. Tercüman eşliğinde SEGBİS yöntemiyle Kürtçe ifade veren M.D., olaylarla bir bağlantısının bulunmadığını söyledi. M.D., “Olay günü izinliydim ve evdeydim. B.Ö., beni telefonla arayarak taziye evine gideceğimizi söyledi. 3 kişi taziye evine gittik. Orada tabanca sesleri duyduk. Tabanca sesi geldikten sonra M.E.E. yere düştü. Benim PKK terör örgütüne üye değilim, geçmişimde de üyeliğim olmadı” dedi.
Diyarbakır E tipi cezaevinde SEGBİS yöntemi ile bağlanan ve PKK terör örgütüne üye olma suçuyla yargılanan E.Ç. ve M.P. de, ifade vermelerinin sağlıklı olmadığını söyleyerek, yargılanmayı etik bulmadıklarını ve SEGBİS yöntemi ile ifade vermeyeceklerini, mahkeme salonunda bulunmak istediklerini belirtti.
Diyarbakır’da çıkan olaylarda çantasında ruhsatsız tabanca bulunduğu için polis tarafından gözaltına alınan ve denetimli serbestlik yasası kapsamında tutuksuz yargılanan H.D., mahkeme heyetine verdiği ifadede, “Bir parti ile üyeliğim yoktur. Görme engelli olmam dolayısıyla olaylarda nasıl silah sıkabilirim. Kutlama için alana gittik. Ortalık karışınca da eve gitmek üzere yola çıktık. Polis lojmanları önünde polisler çevirdiğinde Aytaç Baran’ın ölümüyle ilgili suçlandığımızı anladım” diyerek, tahliyesini talep etti.
Yapılan yargılama sonucunda mahkeme heyeti, tahliyesini isteyen sanıkların talebini, görme engeli olduğu için olaylarla alakasının bulunmadığını dile getiren H.D.’nin denetimli serbestliğinin kaldırılma talebini ve SEGBİS sistemini sağlıklı bulmadıkları için mahkeme salonuna gelmek isteyen E.Ç. ve M.P.’nin talebinin reddine karar verdi.
(İHA)
