Kırıkkale
Hatay'ın Kırıkhan ilçesindeki binanın enkazından 44 saat sonra kurtarılan Ender Kerem, AA muhabirine, sabaha karşı saat 04.00 gibi başını yastığa koyduğunda sarsıntıların başladığını söyledi.
Bitmeyen sarsıntıların şiddetlenerek devam ettiğini anlatan Kerem, şöyle konuştu:
"Kanepenin üzerindeydim, hemen kanepenin kenarına kedi gibi büzüştüm. Sonra Allah'a dua ederek bekledim. Sonra kolon mu koptu, bir şeyler oldu, elimi havaya kaldırdığımda tavan elime değiyordu. Hareket etme yerim çok kısıtlıydı. Bir metrekarelik alanda hareket edebiliyordum. Her yer kapkaranlıktı. Sesimi duyurmaya çalıştım ancak duyuramadım. Saatler, yıl gibi geçiyordu. Sonra köstebek gibi ellerimle kazdım. Pencereye yakın bir yöne gittim. Orada ses çıkarmaya çalıştım, olmadı. Geri yerime geldim. Çok soğuktu, üşüdüm ve dinlenmeye çalıştım. Saatin kaç olduğunu, sabah mı akşam mı bilmiyordum."
Kerem, ilk depremin ardından tavanın üzerinde olduğunu, ikinci depremden sonra da hareket kabiliyeti olan az bir alanının da gittiğini ve her yerinin kapandığını dile getirdi.
Sadece pencere tarafına az bir açık alanın olduğunu, bulduğu tahta parçasıyla sürekli vurarak ses çıkarmaya çalıştığını anlatan Kerem, şunları anlattı:
"Allah'ın mucizesi işte, tam 44 saat sonra kurtarma ekibi sesimi duyuyor ve beni kurtarıyor. Depremin yaşandığı gün evde yalnızdım, çocuklarım şehir dışındaydı. Ben ikinci, annem de üçüncü katta kalıyorduk. Birinci kat boştu. Komşularımdan biri vefat etti, ikisi kurtuldu. Üçüncü katta oturan komşularımdan biri indi, diğerleri hayatını kaybetti sanırım. Annem enkazın en üstündeydi ve kurtarıldı. Devletimizin imkanlarıyla buraya geldik. Sağ olsun burada tüm hastane personeli candan, gönülden ve samimi olarak bizimle ilgileniyor. Allah devletimize zeval vermesin."
Öte yandan, Kahramanmaraş Afşin ilçesinde depremlerden etkilenen kardeşler Ahmet Burak ve Ebrar Zehra Kişi ile Gaziantep merkezde depreme yakalanan Canan Gözay da aynı hastanede tedavi görüyor.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com