MUŞ (AA) - Terör örgütü PKK'nın son günlerde gerçekleştirdiği saldırılarla bölgede faaliyet yürüten siyasileri katletmesi, Muş'taki aşiretlerin önde gelenleri tarafından kınandı.
Son zamanlarda Kürtler üzerinden büyük oyunların oynandığını belirten aşiretlerin ileri gelenleri, terör örgütünün kendisi gibi düşünmeyenleri hedef aldığını vurguladı.
Velikan aşiretinin önde gelenlerinden Cengiz Koç, "Demokratik teamüller çerçevesinde siyaset yapılmıyor. Kendine muhalif olan anlayışın öldürüldüğü bölgeye huzur gelmesi mümkün değil. Toplum içinde farklı siyasi görüşler olabilir ve bu siyasi görüş ayrılığı ne olursa olsun insanların birbirine tahammül etmesi gerekir." dedi.
Koç, bu coğrafyadaki anne ve babaların büyük acılar çektiğini ifade ederek şöyle konuştu:
"Bu ülke, tüm etnik gruplarıyla çeşitli ve renklidir. Bölgede yaşayan insanlar bedelini fazlasıyla ödedi. Terör örgütleri PKK ve FETÖ'nün işbirlikçi anlayışıyla ve arkalarındaki emperyalist güçlerle güzelim ülkemizi yaşanmaz bir hale getirmek istiyorlar. Çevremizdeki ülkeler bir ateş çemberine dönmüş. Bunu göz önünde bulundurarak hiçbir terör örgütüne prim tanımamak lazım. Nasıl 15 Temmuz kalkışmasında vatandaşlar tek yumruk olup darbeye karşı durduysa, bu terör örgütlerinin karşısında da aynı şekilde dik durmalıdır."
"Kürtler üzerinde oyun oynanıyor"
Sason aşiretinin ileri gelenlerinden Hamit Daşdemir de Kürtler üzerinde oynanan büyük bir oyunla karşı karşıya olduklarını dile getirerek PKK'nın siyasileri hedef alan saldırılar gerçekleştirmesini şiddetle kınadıklarını söyledi.
Dini, kitabı ve Rabb'i bir olan insanların birbirine düşürüldüğünü dile getiren Daşdemir, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Bu terör örgütü, gençleri ve çocukları kandırarak büyük bir ateşin içine atıp kardeş kanı dökmeye sebep oluyor. Masum insanları, evlerinin en mahrem yerlerine girerek çocuklarının gözleri önünde temsil ettiği siyasi görüşten dolayı infaz ediyorlar. Bunu şiddetle kınıyor, lanetliyoruz."
"Bizim başka bir ülkemiz yok"
Hıyan aşiretinin önde gelenlerinden Şehmuz Solgun, terör örgütü PKK'nın kendisi gibi düşünmeyen insanları hedef alarak kirli yüzünü bir kez daha ortaya koyduğunu aktardı.
Türkiye'nin özgür bir ülke olduğuna ve her siyasi düşünceye saygı duyulması gerektiğine işaret eden Solgun, şöyle konuştu:
"Herkes istediği yerde siyasetini yapabilir. Siyasetçileri kaçırmak, öldürmek, bir insanın yapabileceği şeyler değil. Silah gücüyle, zorbalıkla taraftar kazanmak ne kadar demokratik olabilir? Biz bu zorbalıklara, vahşete her zaman karşıyız. Bizim başka bir ülkemiz yok. Bu vatana sahip çıkmamız lazım. Birileri Türkiye'nin 2023 hedefine ulaşmaması için denemedikleri yol kalmadı, biz bunların karşısında dimdik durmalıyız."
"Bu işin sonunun düşünülmesi lazım"
Zaza aşiretinin önde gelenlerinden Aydın Öncel ise PKK'nın saldırılarının kabul edilemez olduğuna dikkati çekerek "Zorbalıkla, öldürmeyle hiçbir yere varamazlar. Bu saldırıları şiddetle kınıyoruz. Her türlü teröre karşıyız. Bir şeylerle mücadele etmek isteyenler varsa siyasi arenaya gelir mücadelesini bu şekilde verir. Birinin ölümü bir başkasına fayda sağlamaz." dedi.
Bidri aşiretinden Ferit Yalçın, sadece siyasilere değil, sivillere ve güvenlik güçlerine yönelik saldırılara da karşı olduklarını vurgulayarak şunları kaydetti:
"Bu işin sonunun düşünülmesi lazım. Bölgede sivilleri ve siyasetçileri katlederseniz gelecekte barış ortamı olduğu zaman da Kürtler kendilerini öldürenleri asla affetmez. Durum kan davasına dönüşür ve başka huzursuzluklar devam eder."
Son zamanlarda Kürtler üzerinden büyük oyunların oynandığını belirten aşiretlerin ileri gelenleri, terör örgütünün kendisi gibi düşünmeyenleri hedef aldığını vurguladı.
Velikan aşiretinin önde gelenlerinden Cengiz Koç, "Demokratik teamüller çerçevesinde siyaset yapılmıyor. Kendine muhalif olan anlayışın öldürüldüğü bölgeye huzur gelmesi mümkün değil. Toplum içinde farklı siyasi görüşler olabilir ve bu siyasi görüş ayrılığı ne olursa olsun insanların birbirine tahammül etmesi gerekir." dedi.
Koç, bu coğrafyadaki anne ve babaların büyük acılar çektiğini ifade ederek şöyle konuştu:
"Bu ülke, tüm etnik gruplarıyla çeşitli ve renklidir. Bölgede yaşayan insanlar bedelini fazlasıyla ödedi. Terör örgütleri PKK ve FETÖ'nün işbirlikçi anlayışıyla ve arkalarındaki emperyalist güçlerle güzelim ülkemizi yaşanmaz bir hale getirmek istiyorlar. Çevremizdeki ülkeler bir ateş çemberine dönmüş. Bunu göz önünde bulundurarak hiçbir terör örgütüne prim tanımamak lazım. Nasıl 15 Temmuz kalkışmasında vatandaşlar tek yumruk olup darbeye karşı durduysa, bu terör örgütlerinin karşısında da aynı şekilde dik durmalıdır."
"Kürtler üzerinde oyun oynanıyor"
Sason aşiretinin ileri gelenlerinden Hamit Daşdemir de Kürtler üzerinde oynanan büyük bir oyunla karşı karşıya olduklarını dile getirerek PKK'nın siyasileri hedef alan saldırılar gerçekleştirmesini şiddetle kınadıklarını söyledi.
Dini, kitabı ve Rabb'i bir olan insanların birbirine düşürüldüğünü dile getiren Daşdemir, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Bu terör örgütü, gençleri ve çocukları kandırarak büyük bir ateşin içine atıp kardeş kanı dökmeye sebep oluyor. Masum insanları, evlerinin en mahrem yerlerine girerek çocuklarının gözleri önünde temsil ettiği siyasi görüşten dolayı infaz ediyorlar. Bunu şiddetle kınıyor, lanetliyoruz."
"Bizim başka bir ülkemiz yok"
Hıyan aşiretinin önde gelenlerinden Şehmuz Solgun, terör örgütü PKK'nın kendisi gibi düşünmeyen insanları hedef alarak kirli yüzünü bir kez daha ortaya koyduğunu aktardı.
Türkiye'nin özgür bir ülke olduğuna ve her siyasi düşünceye saygı duyulması gerektiğine işaret eden Solgun, şöyle konuştu:
"Herkes istediği yerde siyasetini yapabilir. Siyasetçileri kaçırmak, öldürmek, bir insanın yapabileceği şeyler değil. Silah gücüyle, zorbalıkla taraftar kazanmak ne kadar demokratik olabilir? Biz bu zorbalıklara, vahşete her zaman karşıyız. Bizim başka bir ülkemiz yok. Bu vatana sahip çıkmamız lazım. Birileri Türkiye'nin 2023 hedefine ulaşmaması için denemedikleri yol kalmadı, biz bunların karşısında dimdik durmalıyız."
"Bu işin sonunun düşünülmesi lazım"
Zaza aşiretinin önde gelenlerinden Aydın Öncel ise PKK'nın saldırılarının kabul edilemez olduğuna dikkati çekerek "Zorbalıkla, öldürmeyle hiçbir yere varamazlar. Bu saldırıları şiddetle kınıyoruz. Her türlü teröre karşıyız. Bir şeylerle mücadele etmek isteyenler varsa siyasi arenaya gelir mücadelesini bu şekilde verir. Birinin ölümü bir başkasına fayda sağlamaz." dedi.
Bidri aşiretinden Ferit Yalçın, sadece siyasilere değil, sivillere ve güvenlik güçlerine yönelik saldırılara da karşı olduklarını vurgulayarak şunları kaydetti:
"Bu işin sonunun düşünülmesi lazım. Bölgede sivilleri ve siyasetçileri katlederseniz gelecekte barış ortamı olduğu zaman da Kürtler kendilerini öldürenleri asla affetmez. Durum kan davasına dönüşür ve başka huzursuzluklar devam eder."