Osmaniye’de bulunan ve Çukurova’nın Efes’i olarak adlandırılan Kastabala-Hierapolis Antik Kenti’nin tarım arazisi olarak kullanılması ve antik kentin ortasına buğday ekimi yapılması, görenleri hayrete düşürdü.
Osmaniye’nin 12 kilometre kuzey-kuzeybatısında, Cevdetiye-Karatepe yolu üzerinde, Kesmeburun, Bahçe ve Kazmaca köylerinin ortasında, Ceyhan nehrinin yakınlarında yer alan, geçmişi arkaik-klasik döneme (M.Ö. 7. yüzyıl) uzanan, 2. ve 3. yüzyıllarda Roma döneminde altın çağını yaşayan Kastabala Antik Kenti’nin şu anki durumu görenleri şaşırtıyor.
2009 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla kazı çalışmaları başlatılan Kastabala Antik Kenti sütunlu ana cadde, kale, tiyatro, hamam, pazar yeri gibi özelliklerinden dolayı Anadolu’daki Roma dönemine ait Perge, Bergama ve Efes antik kentleri ile aynı özellikleri taşıdığı için Çukurova’nın Efesi olarak adlandırılıyor.
Kastabala Antik Kenti’nde küçük bir ovaya hakim kaya çıkıntısı üzerinde yükselen Ortaçağ kalesi de mevcut. Kastabala Antik Kenti böylesine önemli bir yer olmasına rağmen sütunlu ana caddeye köylüler tarafından buğday ekimi yapılmış olması ise gelen ziyaretçileri hayrete düşürüyor. Antik kentin doğu ve batı taraflarını buğday tarlaları kaplamış durumda.
Osmaniye İl Kültür Müdürlüğü’ne bağlı Müze Müdürlüğü’nden bir yetkili ise, antik kentteki buğday tarlaları için “Buranın durumu biraz karışık. Kimi yer köy merası, kimi yerler ise şahıslara ait. Şu an için kazı çalışmaları Gaziantep Üniversitesi tarafından devam ediliyor. Ancak bir an önce antik kentteki şahıslara ait olan tarım arazilerinin kamulaştırılması lazım” şeklinde konuştu.
(İHA)