'Amacımız Türk tiyatrosunun varlığını Avrupa'da hissettirebilmek'

Kültür ve Turizm Bakanlığının destekleriyle Türkiye'nin Frankfurt Başkonsolosluğunun himayelerinde Tiyatro Frankfurt tarafından düzenlenen "6. Frankfurt Türk Tiyatro Festivali" devam ediyor.

Kapsamlı bir açılış gecesiyle 4 Nisan'da başlayan festival, Türk kültürünün tanıtılması ve Türkçenin unutulmaması amacıyla Türkiye'den sanatçıları Türk ve Alman tiyatroseverlerle buluşturuyor.

Bu yıl özel tiyatroların yanı sıra İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları'nın performan sergilediği 6. Frankfurt Türk Tiyatro Festivali'nin farklı etkinliklerinde Rasim Öztekin, Tamer Levent, Oya Başar, Hüseyin Avni Danyal, Zerrin Tekindor, Ayşenil Şamlıoğlu ve Ayşe Tunaboylu gibi isimler yer alıyor.

Tiyatro Frankfurt Genel Sanat Yönetmeni ve Festival Başkanı Kamil Kellecioğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, festivalin çok heyecanlı başladığını ve Frankfurt'a bir coşku getirdiğini söyledi.

Kellecioğlu, Türk tiyatrosuyla buluşan insanların o mutluluğunu görmekten keyif aldıklarına değinerek, "Bir yıldır verdiğimiz bu emeğin hakikaten karşılığını bulduğunu gördükten sonra, festivalin büyümesi, yükselmesi hususunda daha neler yapabileceğimizi, festival bitiminden sonra da tekrar oturup arkadaşlarımızla değerlendireceğiz. Çünkü Türk tiyatro dünyasının çok önemli insanları bugün Frankfurt'a geldiler. Buradaki Türk ve Alman tiyatroseverlerle buluştular. Oyunlarımızın doluluk oranları çok çok iyi. Salonumuzdaki Alman seyircinin Türk tiyatrosuyla buluşması ayrı bir keyif veriyor. Gençlerimizin atölyelere inanılmaz ilgisinin olması bizi ayrıca mutlu etti." ifadelerini kullandı.

Avrupa'nın ilk Türk tiyatro festivalini yaptıklarının altını çizen Kellecioğlu, "Her yıl aynı heyecanı yaşamak ve o lezzetle bu güzelliklerin üstüne koyarak büyümesi de festivalin ne kadar doğru bir yolda olduğunu gösteriyor." diye konuştu.

Kellecioğlu, Tiyatro Frankfurt olarak Frankfurt Türk Tiyatro Festivali'nin ilerleyen yıllarda daha da büyüyerek ve geliştirerek yoluna devam edeceğini umut ettiklerini dile getirdi.

İlk yıl 5 gün süren, 2. yıl 7 güne ulaşan festivalin son 4 yıldır 10 gün sürdüğüne işaret eden Kellecioğlu, şöyle devam etti:

"Bunu bir aya yaymanın derdine düştük. Çünkü doyamıyoruz. Dostluklar-arkadaşlıklar kuruluyor, Türklerin hatta Frankfurt ve çevresinde yaşayan 170 ayrı ülke insanının, Türkçe ve Almanca bilen bu toplumun ciddi anlamda Türk tiyatrosuna ilgisi de daha başka bir şey. Amacımız, Türk dili ve kültürünün Avrupa'da yaygın bir şekilde yaşanması, toplumların sanatla bir araya gelip kaynaşması. Türk tiyatrosunun Avrupa'da varlığını hissettirebilmek, bununla birlikte Türk tiyatro ustalarına bir saygı duruşunda bulunabilmek. Çocuklarımızın kendi dillerini, kültürlerini unutmamaları. Bu bağlamda onlara inanılmaz bir etki ediyor."

Kamil Kellecioğlu, çocuk tiyatrolarına da ilginin büyük olduğunu belirterek, "Tiyatro Frankfurt kendi oyunlarını oynuyor ama festivalle bunu iyice taçlandırarak, umut ediyorum 7. yılda bir aya bunu yayarız ve gerekli birtakım maddi destekleri de bulabilirsek oyunları ücretsiz yapmak arzumuz. Çünkü Türkiye'deki birçok festival ücretsiz. Saat 09.00'da biletleri çıkarıyorlar, saat 12.00'de 600-700 kişilik bir salonun biletleri bitmiş oluyor. Biz aslında bilet satmak istemiyoruz. Zaten birçok kişiye davet gönderiyoruz. Bizim bu yaptıklarımızı görsünler diye özellikle Almanları davet ediyoruz. Dolayısıyla toplumların bir arada yaşaması, birlikte olmaları, bu festivallerle tiyatroyla daha da bir anlam kazanıyor." değerlendirmesinde bulundu.

Frankurt Türk Tiyatro Festivali'ni yaklaşık kalabalık bir ekiple hazırladıklarını aktaran Kamil Kellecioğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Herkes gayet mutlu. Bir tek sorun, festivalin biraz daha belki maddi olarak aksaklıkları var. Onu da çözdüğümüzde festival daha çok duyulacak. Festivalin Türkiye ve Almanya için ne kadar önemli olduğunun farkına varacaklar ki varmaya başladılar. Frankfurt Başkonsolosluğu himayelerindeki bu festival uzun yıllar devam edecek. Çünkü tiyatro birleştiriyor, barıştırıyor, bir araya getiriyor. Tiyatro, kömür kırıntıları arasında kalmış tek kristal parçamız."

Kaynak: AA