Diyarbakır’da 2013 yılında gerçekleştirilen uyuşturucu operasyonları mercek altına alındı. Bir ihbarı değerlendiren polis ve mülkiye başmüfettişleri, 2013 yılında yapılan uyuşturucu operasyonlarını incelemeye aldı.
X muhbir olarak adlandırılan kişiler tarafından yapılan ihbarlar neticesinde ele geçirilen uyuşturucudaki anormal artış ve devletin ödediği ikramiyelerin kimlere gittiğine dair elde edilen bulgular neticesinde, müfettişlerin hazırladığı dosyaları alan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı.
Son 5 yılın rakamları incelendiğinde, 2013 yılında ele geçirilen uyuşturucu miktarındaki olağanüstü artış ortaya çıkan bu tablonun oldukça manidar olduğunu gözler önüne serdi. Uyuşturucu operasyonlarını incelemeye alan müfettişlerin elde ettiği bulgular, “vurgun” tabir edilen bir durumun varlığını ortaya koydu. Emniyet Genel Müdürlüğü istatistiklerine de yansıyan rakamlar incelendiğinde, 2013 ve 2014 yıllarında sahibi belli olarak yakalanan 15 ton civarındaki uyuşturucu yaklaşık olarak aynı miktarlarda olmasına rağmen, 2013 yılında sahibi belli olmadan ele geçen uyuşturucu miktarının 45 ton, 2014 yılında ise sahibi belli olmadan ele geçen uyuşturucu miktarının 5 ton civarında olduğu tespit edildi. Bu verilere göre 2013 yılında ele geçirilen sahibi belli olmayan uyuşturucu 2014 yılına göre 7 kat daha fazla olarak raporlara yansıdı.
BİR YILDA UYUŞTURUCUDAN 45 MİLYON LİRALIK VURGUN
Verilere göre 2013 yılında yapılan operasyon sayısı 636 iken, 2014 yılında gerçekleştirilen operasyon sayısı bin 323 olarak nerdeyse yarısı olmasına ve yakalanan kişi sayısı azalmasına rağmen ele geçen sahipsiz uyuşturucu miktarının bu denli fazla olması, ortada dikkat ve şüphe çekici bir durumun varlığını gözler önüne seriyor. Devletin 2013 yılında ele geçen sahipsiz uyuşturucu kapsamında, x muhbirlere 45 milyon civarında bir ödeme yapıldığı düşünüldüğünde ise durumun mali boyutu da ortaya çıkıyor. Böyle büyük bir meblağın ödeme usulleri ile ilgili olarak da ciddi şüpheler bulunuyor. Uyuşturucu üreticilerine, hayali x muhbirler üzerinden bu paranın devletten tahsil edilmiş olma durumu 2013 yılında uyuşturucu üzerinden yapılan vurgunu ortaya çıkarıyor. Bu durumun tespit edilmesinin ardından yetkili makamlar, uyuşturucu ile mücadeleden ziyade devlete satılan uyuşturucu üzerinde de ciddiyetle duruyor. Uyuşturucu operasyonlarına katılan görevlilere, ele geçirilen uyuşturucu miktarı ne olursa olsun bir yılda azami 10 bin TL ödeme yapılırken, herhangi bir X muhbire, yakalattığı uyuşturucunun kilosu için yaklaşık bin TL ödenmesi ve yapılan bu ödemede herhangi bir üst sınırın olmaması, muhbirliğin önemli bir gelir kaynağı olarak görülmesini de sağlıyor. Görünüşte, muhbirlik sistemi, uyuşturucuyla mücadelede kullanılan önemli bir yöntem olmasına rağmen, geçmiş dönem uygulamaları dikkatle incelediğinde bu sistemin farklı amaçlar için kullanılmaya müsait ve suistimale açık bir alan olduğu da anlaşılıyor.
Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü, geçmiş yıllarda yaşanan bu skandal karşısında, 2014 yılından itibaren uyuşturucu tacirlerine yönelik operasyonlarını, narkotik ve özel harekat polisleriyle karadan, helikopter ve insansız hava araçlarıyla havadan sıklaştırdı. Gerçekleştirilen bin 323 operasyon ve yakalanan bin 900 kişi ile de uyuşturucu tacirlerine 2014 yılında önemli bir darbe vuruldu. Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü sahibi belli olmayan uyuşturucu olaylarına ilişkin ihbarlarda bulunan x muhbirlere yönelik olarak da ciddi bir çalışma yaparak, uyuşturucuyla mücadelede suistimale açık bir durumu da ortadan kaldırdı. Son dönemde emniyetin genel prensip olarak x muhbirin devrede olmadığı, polisiye yöntemlerle operasyonların yapıldığı bir mücadele yöntemini benimsediği de görülüyor.
MUHBİR ÜZERİNDEN BÜYÜK UYUŞTURUCU VURGUNU
Emniyet Genel Müdürlüğü istatistiklerinde de yer alan Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’nün uyuşturucu rakamları şok edici durumda. Son 5 yıl rakamları incelendiğinde; 2013 yılında uyuşturucu ile mücadelenin farklı bir boyuta geçtiği görülüyor. Dünya literatüründe ve ülkemiz geçmişinde, uyuşturucu ile mücadelenin ‘organize suç’ kapsamında ele alındığı; uyuşturucu kişi, toplum sağlığına ve yapısına olumsuz etkileri nedeniyle, salt madde yakalama ötesinde bu ‘zehir’ üreten, nakleden, satan kişi veya organizasyonların çökertilmesi yöntemi bilinen bir gerçek olduğu halde tablonun 2013 rakamları oldukça düşündürücü ve manidar durumda.
Bir ihbarı değerlendiren polis ve mülkiye başmüfettişlerinin 2013 yılında yapılan uyuşturucu operasyonlarını incelemeye aldığı, ‘vurgun’ tabir edilebilecek bulguların elde edildiği, hazırlanan dosyanın savcılığa suç duyurusunda bulunduğu öğrenildi.
UYUŞTURUCUDAN RANT NASIL SAĞLANDI
2014 ve 2013 yıllarında sahibi belli olarak yakalanan uyuşturucu miktarlarının yaklaşık olarak 15 ton civarında olmasına rağmen, bu iki yıl arasında sahibi belli olmadan yakalanan uyuşturucu miktarının 7 kat fazla olması akıllara birçok soru işaretini getirdi. 2014 yılında sahibi belli olmadan yakalanan uyuşturucu miktarının yaklaşık olarak 6 ton civarında olmasına rağmen, 2013 yılında bu rakamın 45 ton olarak kayıtlara geçti. 2014 yılında x muhbir kullanılarak sahipsiz yakalanan uyuşturucunun devlete getirdiği ikramiye ödemesi miktarının 45 milyon TL civarında olması konunun önemle incelenmesini gerektiğini gözler önüne serdi.
Diyarbakır’da 2014 yılında ele geçen sahibi belli uyuşturucu yakalamaları yüzde 70 oranlarında iken, 2013 yılında bu oranın yüzde 25 civarında kalması, ciddi bir sorun olarak değerlendirilip müfettişler tarafından incelenmeye alındı. Bu durum uyuşturucu ile mücadeleden ziyade devlete satılan uyuşturucu miktarını da gözler önüne serdi. Bu çelişkili durumun mali boyutu incelendiğinde, durumun vahametinin daha da arttığı ortaya çıktı. Uyuşturucu yakalanması sebepli ikramiye ödemeleri çerçevesinde konu irdelendiğinde; uyuşturucu ele geçen operasyonlara katılan görevlilere, yakalanan uyuşturucu miktarına oranla dosya başına azami 2 bin TL ve yılda toplamda en fazla 10 bin TL ödeme yapıldığı halde bu sınırlamaların x muhbirler için geçerli olmadığı, x muhbire, herhangi bir sınır olmadan yakalattığı uyuşturucunun kilosu için yaklaşık olarak bin TL ödendiği ele alındığında, 2013 yılında 45 milyon liralık bir meblağın ödeme kişi ve usulleri ile ilgili ciddi şüpheleri ortaya koydu. Bu paranın, uyuşturucu üreticilerinin hayali x muhbirler üzerinden devletten tahsil edildiği bulgularına ulaşan müfettişler incelemelerini derinleştirerek devam ettiriyor. Müfettişlerin elde ettiği bulgular, geçmiş yıllarda sahipsiz olarak yakalanan uyuşturucuların gizli muhbir kullanılarak devlete satıldığı ve bu yolla rant sağlandığını ortaya koydu.
OPERASYONLAR ARTTIRILDI
Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü geçmiş yıllarda yaşanan bu skandal karşısında 2014 yılı başından itibaren bölgede uyuşturucu tacirlerine yönelik operasyonlarını arttırdı. Bu tarihten itibaren zehir tacirlerine göz açtırmayan Narkotik Şube Müdürlüğü ekipleri, özel harekat polislerinin desteği ile karadan; helikopter ve insansız hava araçları desteği ile havadan operasyonlarını sıklaştırdı. Diyarbakır’da 2013 yılında toplam 636 operasyon yapılırken, 2014 yılında bin 323 operasyon gerçekleştirildi.
2014 yılından itibaren sahibi belli olmayan uyuşturucu olaylarına ilişkin yapılan ihbarlarda x muhbirlere dönük olarak da ciddi bir mücadele başlatan Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’nün ‘uyuşturucu ile mücadele’ açısından suistimale açık olan bu durumu ortadan kaldırdığı, muhatapların belli olduğu ve genel prensip olarak x muhbirin devrede olmadığı, polisiye yöntemlerle yapılan operasyonlardan oluşan bir mücadele yöntemini hedeflediği öğrenildi.
Müfettişlerin hazırladığı dosyaları alan savcılığın x muhbir ve ilgililer hakkında soruşturma başlattığı belirtildi.
2010-2014 YILLARI UYUŞTURUCU YAKALAMA VERİLERİ
Emniyet Genel Müdürlüğü verileri incelendiğinde 2010 ile 2014 yılları arasında Diyarbakır’da yapılan uyuşturucu operasyonları, göz altına alınan şahıslar, sahipli ve sahipsiz yakalanan uyuşturucu ile yıllara göre toplam toplam uyuşturucu miktarları 2013 yılında x muhbir kullanılarak yapılan vurgunu gözler önüne seriyor. Verilere göre, 2010 yılında 338 operasyon ile 649 kişi gözaltına alınırken, sahipli olarak 7 ton 261 kilo 688 gram, sahipsiz olarak 68 kilo 84 gram olmak üzere toplam 7 ton 329 kilo 772 gram uyuşturucu yakalandı. 2011 yılında 549 operasyonla bin 3 kişi göz altına alınırken, sahipli olarak 9 ton 381 kilo 289 gram, sahipsiz olarak 381 kilo 500 gram olmak üzere toplam 9 ton 762 kilo 790 gram uyuşturucu yakalandı. 2012 yılında 776 operasyonla bin 178 kişi gözaltına alınırken, sahipli olarak 12 ton 755 kilo 571 gram, sahipsiz olarak 157 kilo 821 gram olmak üzere toplam 12 ton 913 kilo 393 gram uyuşturucu yakalandı. X muhbir kullanılarak büyük vurgun yapılan 2013 yılında 636 operasyonla 847 kişi gözaltına alınırken, sahipli olarak 15 ton 146 kilo 945 gram, sahipsiz olarak ise 45 ton 458 kilo 463 gram uyuşturucu olmak üzere 60 ton 605 kilo 408 gram uyuşturucu yakalandı. 2014 yılında yapılan bin 323 operasyonda bin 895 kişi gözaltına alınırken, sahipli olarak 15 ton 878 kilo 387 gram, sahipsiz olarak 6 ton 788 kilo 696 gram olmak üzere toplam 22 ton 667 kilo 83 gram uyuşturucu ele geçirildi.
(İHA)