İSTANBUL (AA) - Akfen Holding, Mersin Uluslararası Limanı'ndaki yüzde 50 hissedeki yüzde 40'lık payı 869 milyon dolara Avustralyalı altyapı fon yönetim şirketi IFM Investors'a devredecek.
Akfen Holding'den yapılan açıklamaya göre, Türkiye'ye yeni bir dev yabancı yatırımı daha çekmeyi başaran Holding, Mersin Uluslararası Limanı'ndaki yüzde 50 hissedeki yüzde 40'lık payın 869 milyon dolara devri için Avustralyalı altyapı fonu IFM Investors ile hisse devir sözleşmesi imzaladı.
Hisselerini, IFM Global Altyapı Fonu'nun sahip olduğu, danışmanlık verdiği ve yönettiği Avustralya merkezli IFM Investors'a ait Global InfraCo SP NEUM SLU şirketine devredecek olan Akfen Holding'in Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, anlaşma maddelerine göre kalan yüzde 10'luk payla "Mersin Uluslararası Limanı Yönetim Kurulu Başkanlığı" pozisyonunu koruyacak.
Hisse ihracı karşılığında Türkiye'ye yaklaşık 869 milyon dolarlık nakit girişi sağlayacak Akfen Holding, buradan elde ettiği geliri Türkiye'de hayata geçireceği toplam 6 milyar 935 milyon liralık yatırım paketinde kullanacak.
Akfen, 2017 yılı başında 2 yılda tamamlayacağı yatırım paketi açıklamıştı. Toplamda bin 380 kişilik istihdam yaratan paketin en önemli iki ayağını 3,9 milyar liralık Isparta, Eskişehir ve Tekirdağ'daki şehir hastaneleri ve 2 milyar 250 milyon liralık yenilenebilir enerji projeleri oluşturuyor.
- "Mersin Limanı'na 1,2 milyar dolar yatırım yaptık"
Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, açıklamadaki değerlendirmesinde, 1,2 milyar dolarlık yatırım sonucunda Mersin Uluslararası Limanı'nın bölgenin en önemli limanlarından biri olduğunu vurguladı.
Dünyanın en büyük liman işletmecilerinden Singapur merkezli ortakları PSA International ile Mersin Uluslararası Limanı'na özelleştirme sürecinin ardından hızla yatırımlarına başladıklarını belirten Akın, şunları kaydetti:
"2007 yılında Özelleştirme İdaresi'nden 755 milyon dolar ile 36 yıllık işletme imtiyazını aldığımız Mersin Limanı'nı bugüne kadar 453,5 milyon dolar ilave yatırım yaparak toplam 1 milyar 208,5 milyon dolarlık harcama ile Akdeniz'in hub'ı haline getirdik ve liman kapasitesini 8 kat artırdık. Bugün itibarıyla elleçlenen yük 1 milyon 600 bin TEU'ya ulaşarak 10 yılda 4 kat artış kaydetti. Halen boş kapasitemiz bulunuyor.
Limanı, uluslararası mega taşıma gemilerini ağırlayacak kapasiteye ulaştırdık. Konvansiyonel kargo elleçlemesi 4,1 milyon ton seviyelerinden 2 katına çıkarak 8 milyon ton seviyelerine yükseldi. Daha önce olmayan Ro-Ro hizmeti de bizimle başladı ve 74 bin seviyelerine geldi. Mersin Uluslararası Limanı'nı sadece Türkiye değil, bölgenin en önemli uluslararası limanları arasında hak ettiği noktaya getirdik."
- "Bu tür hisse ihraçları en kıymetli ihracat kalemi"
Türkiye'de 16 Nisan 2017'de yapılan Anayasa değişikliği referandumu sonrasında siyasi belirsizliklerin büyük oranda son bulduğunu belirten Akın, "Ülke olarak önümüzü görmeye başladığımız ve ekonomik parametrelerin daha iyiye gittiği ortamda son yılların en büyük yabancı yatırımını Türkiye'ye çekmenin mutluluğunu yaşıyoruz." ifadelerini kullandı.
Akın, "2019 yılında yapılması planlanan Cumhurbaşkanlığı seçimine ve genel seçimlere bizi taşıyacak yeni kabinenin de belirlenmesinin ardından artık ekonomide kaldığımız yerden başarı hikayeleri yazmamız gerekiyor." görüşünü paylaştı.
Türkiye'ye yaptıkları yatırımlara yabancı sermayeyi ortak ederek "taze döviz"in ülkeye girişini blok hisse ihracı yoluyla yapmaya çaba gösterdiklerini belirten Akın, şöyle devam etti:
"Böylelikle Akfen Holding olarak 2017 yılı başıyla birlikte Akfen Yenilenebilir Enerji, TAV Havalimanları Holding ve Mersin Uluslararası Limanı'nda dört dev yabancı şirketin Türkiye'ye toplam 1 milyar 229 milyon dolarlık yatırımını ülkemiz ekonomisinin geleceğine duyulan güvenin önemli bir göstergesi olarak görüyorum. Bu da Türk ekonomisinde yeni başarı hikayeleri için güzel bir başlangıç olacaktır."
Hamdi Akın, yurt dışı şirketlerine yapılan bu tip hisse devirlerinin "en kıymetli ihracat kalemleri" arasında yer aldığını belirterek, bunları hiçbir ithal ikamesine dayanmadığı için "net döviz girişi" olarak çok değerli bulduğunu bildirdi.
Akın, "Sadece bir hisse senedi karşılığı bu sermayenin ülkeye girdiği düşünüldüğü zaman, bu tip devirlerin cari açığı kapatması açısından önemi çok daha iyi anlaşılacaktır. Bu devirlerle oluşan döviz girişlerinin, net cari açığı kapatan sermayeler (FDI) olarak değeri çok fazladır." değerlendirmesinde bulundu.
- Akfen'den 1 milyar 229 milyon dolarlık yabancı sermaye girişi
Verilen bilgilere göre, Akfen Holding'in Mersin Uluslararası Limanı'ndaki yüzde 40'lık hissesi için Avustralya merkezli dünyanın sayılı altyapı fon yönetim şirketlerinden IFM Investors ile 869 milyon dolarlık anlaşmaya imza atmasıyla birlikte 2017 yılı içinde Türkiye'ye doğrudan sağladığı yabancı yatırım nakit girişi (FDI) 1 milyar 229 milyon dolara ulaştı.
Akfen, 2017 yılı başında Akfen Yenilenebilir Enerji şirketindeki yüzde 33'lük blok hissesi için Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) ve Uluslararası Finans Kurumu'na (IFC) 200 milyon dolar, TAV Havalimanları Holding'deki yüzde 8,1'lik hissesi için Fransa merkezli Aeroports de Paris şirketine ise 160 milyon dolarlık hisse ihracı gerçekleştirmişti.