AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan, "Bizler medeniyetimizin bütün varlığını ve bize bıraktığı bütün emanetlere sahip çıktığımız kadar aynı zamanda onları geleceğe taşımakla da sorumluyuz." dedi.
Eski Orman ve Su İşleri Bakanı ve Afyonkarahisar Milletvekili Veysel Eroğlu, Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan ile Batman'a gelen Karaaslan, Hasankeyf Kalesi'nde incelemede bulundu.
Karaaslan AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ilısu Veysel Eroğlu Barajı'nın sadece bir baraj projesi olarak adlandırılamayacağını söyledi.
Barajın dolgu hacmi itibarıyla dünyada kendi klasmanında sayılı barajlardan biri olduğunu belirten Karaaslan, şöyle konuştu:
"Biz burayı sadece yeni yerleşim alanı kurulması projesi olarak adlandıramayız. Burayı aynı zamanda kültürel varlığın gelecek nesillere taşınması ile ilgili çok önemli, bugüne kadar dünyada gerçekleştirilmiş en büyük operasyonun gerçekleştirildiği bir alan olarak da tanımlamak durumundayız. Bunların hepsini zaman içerisinde, aynı zamanda tarihsel varlığımızı arkeopark alanı olarak adlandırılan alana taşınırken aynı zamanda da onun varlığını gelecek nesillere aktarmasını sağlamış olduk."
Projenin çok boyutlu olduğunu ve başlangıcının da 1950'lere kadar gittiğini anımsatan Karaaslan, Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) ile yeniden gelen projenin, baraj ve yeni yerleşim alanıyla AK Parti iktidarı döneminde hayata geçirildiğini anlattı.
"Bir kültür adası haline geldi"Projenin ilk aşamalarından beri hem ulusal hem uluslararası çok ciddi algı operasyonlarının yapıldığına işaret eden Karaaslan, şunları söyledi:
"Bugün de Hasankeyf'in belli açılarından çekilmiş fotoğraflarla tarihinin katledildiği noktasında bir algı oluşturulmaya çalışılıyor ki bizler işte bu anda şurada tam da tarihin ortasındayız. Burada hakikaten medeniyetlerin farklı farklı dönemlerine dair izleri bir arada barındıran çok önemli bir alanın içerisindeyiz ve bu alanın çok önemli tarihi eserlerinin korunduğu bir arkeopark alanında yeni yerleşim alanında yerleştirilmiş durumda. Aynı zamanda bölgeye hitap edecek çok kapsamlı bir arkeoloji müzesi var. Proje başlarken aslında bu yıkılma tehlikesi ile karşı karşıya kalan kültürel varlığımız onarılarak taşınmıştır. Dolayısıyla onları bakımsız onları kendi haline veya kendi kaderini terk eden bir anlayış değil tam tersi onları onararak ve aynı zamanda dünyadaki çok ileri teknolojileri kullanmak suretiyle ciddi anlamda kaynak harcayarak buraya bu eserler taşındılar. Peki taşınıp ne oldu? Bir kültür adası haline geldi ve şu anda bölgeye hitap edecek çok önemli bir müze ile birlikte de bütün burada yapılan kazı çalışmalarının bir arada bulunduğu eserler topluluğuna dönüştü."
Karaaslan, Hasankeyf'in, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sonrası turistik açıdan ziyaret edenlerin çok daha aktif olarak kullanacağı ve tarihe bizzat şahitlik ederek göreceği bir alana dönüşeceğini dile getirdi.
"Eksiklerimiz varsa bugün onları tespit etmek için buradayız. Dolayısıyla algılarla değil burada yapılan bu itinalı çalışmaların önerilerle, katkılarla inşallah el birliği ile en iyi noktaya getirmeye hedefliyoruz." diyen Karaaslan, bunun için de çok kapsamlı ve verimli bir toplantı gerçekleştirdiklerini vurguladı.
Hasankeyf'in eski yerleşim yerinin sular altında kaldığını anımsatan Karaaslan, şöyle konuştu:
"Fakat yeni yerleşim alanı da tamamen yerel mimari unsurlarına ve yöresel mimari malzeme seçimleri ile birlikte yatay mimariye uygun olarak yapıldı. Bir şehri bile kendi eksikleri ile birlikte yönetmek bir süreklilik arz eden bir durumdur ki biz burada sıfırdan yeni bir şehir kurulmasını tartışıyoruz. O nedenle buradaki ihtiyaç duyulan bütün alanlarda 25 yataklı hastanesinden, uygulama oteline, fakülte binasına kadar, onun dışında ihtiyaç duyulan bütün alanlarla birlikte tasarlanmış yeni bir şehir burası. Önümüzdeki hedeflerinden biri peyzaj çalışmaları ve çevre düzenlemeleri ile birlikte burayı çok daha çevresiyle bütün hale getirecek bir çalışma. Bunun ihaleleri gerçekleşti."
Projenin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatlarıyla büyük emekler sarf edilip kaynak aktarılan bir proje olduğunu belirten Karaaslan, "Büyük seneler büyük bir çabayla hayata geçen milletimizin bütün ihtiyaçlarını bu noktada karşılamayı hedefleyen böyle bir dünya çapındaki vizyon projesinin o geleceği son nokta ile ilgili bizler de çalışmaları yerinde tespit etmek ve eksikleri hızla gidermek, kararlar almak noktasında bir araya geldik." dedi.
"Bizler medeniyetimizin bütün varlığını ve bize bıraktığı bütün emanetlere sahip çıktığımız kadar aynı zamanda onları geleceğe taşımakla da sorumluyuz." ifadesini kullanan Çiğdem Karaaslan, şunları kaydetti:
"Bu proje henüz tamamen bitmiş ve tamamlanmış değildir. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde projenin eksik kalan yönleri hemen hızla hayata geçirilecek ve bütün bu tarihi dokunun insanların yeniden hizmetine girmesini sağlayacak şekilde ilgili bütün bakanlıklar el birliğiyle çok koordinasyonlu bir çalışma yapacaklar. Biz de bunların takipçisi olacağız. Çünkü günün sonunda hakikaten özellikle bölgenin terörden arındırıldıktan sonraki başta turizm olmak üzere tüm potansiyellerini bir bir hayata geçirmek bizim en önemli görevimiz. Hem bölge insanının turizm açısından kazandırdıkları hem baraj tam kapasitesi ile hayata geçtiğinde 4 bine yakın istihdam sağlanacak. Sulama başta olmak üzere tarımsal anlamdaki üretimin artacak olması bunların hepsi bölgedeki istihdamın artırdığı kadar aynı zamanda bölgeyi dünya çapında bir çekim alanı haline getirmeye yetecektir inşallah."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com