TBMM
AK Parti Sakarya Milletvekili Çiğdem Erdoğan Atabek, kadın milletvekillerinin sahada ayrı bir avantajının olduğunu belirterek "Biz kadın milletvekilleri, genellikle seçmen vatandaşlarımız ile evlerde buluşma gerçekleştiriyoruz. Dolayısıyla halkımızın bizzat içinde yaşadığı durumu gözlemleme durumunu yakalıyoruz; ocakta ne pişiyor, evin durumuna bizzat şahit oluyoruz. Böylece vatandaşımızın gerçek ihtiyaçlarını, ocakta kaynayan çorbasına şahit oluyoruz.
Bunun yanı sıra kadınlar elbette kadın milletvekilleriyle daha derin ve sıcak sohbetler gerçekleştiriyor ve bir sorun varsa bunun derinine inebiliyoruz." dedi.
Atabek, yaptığı açıklamada, 1934 yılında Türk kadınına siyaset yolunun açıldığını, kadınların siyasi arenada milletvekili, belediye başkanı, muhtar olarak seçilmeye başladığını belirtti.
Türk toplumunda kadının rolüne işaret eden Atabek, Kurtuluş Savaşı'nda kadınlara verilen görevlerin, en az 1934'teki seçilme kanunu kadar önemli olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin ilk başörtülü kadın bakan yardımcısı olarak daha önce görev yapan Atabek, "1934 yılındaki bu kanun, dünyada bir ilktir. Kadınlarımız daha görünür hale gelerek etkin mücadelelerini sürdürmüştür.
Fakat 1934 yılında çıkarılan kanun en etkin şekilde iktidarımız zamanında uygulanmıştır. Daha öncesinde ülkemizde Tansu Çiller gibi kadın başbakanımız da olmuştur. Fakat sayı olarak kadınların siyasi arenada en etkin olduğu dönem, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan önderliğindeki AK Parti iktidarı dönemidir." değerlendirmesinde bulundu.
Kökeninden, inancından, konumundan dolayı ezilen, horlanan, dövülen, sürülen hatta öldürülen milyonlarca insanın yürekleri yakan trajedisi karşısında üzüntülü olduklarını anlatan Atabek, "Elbette bu kötü manzaradan kadınlar nasibini alıyor.
Tabii afetlerden savaşlara, kıtlıklardan toplumsal kargaşalara kadar her krizin en ağır faturasını çocuklarıyla birlikte kadınlar ödüyor." diye konuştu.
AK Parti iktidarları döneminde Türkiye'de kadınlara yönelik pozitif anlamda bir zihniyet devriminin yaşandığına dikkati çeken Atabek, bu zihniyet devrimine başta muhalefet partileri olmak üzere tüm dünyanın şahit olduğunu ve takdir ettiğini söyledi.
AK Parti iktidarları döneminde artık inancından, dünyaya bakış açısından dolayı hiç kimsenin ötekileştirilmediğini vurgulayan Atabek, "Bugün kadınlarımız, ülke gündemini belirleyen ve etki eden kararlarda etkin rol oynamaktadır.
AK Parti'nin kadın milletvekili kontenjan sayısı Türkiye'de bir ilktir. Kısacası AK Parti, kadına verilen önemi sadece lafta bırakmamış, uygulamada da etkin şekilde göstermiştir." dedi.
"Kadın milletvekillerinin sahada ayrı bir avantajı var"
Türkiye'nin her karış toprağında, kendi seçim bölgelerinde kadın milletvekillerinin sahada olmasının çok başka bir his olduğunu dile getiren Atabek, şöyle konuştu:
"Kadın milletvekillerinin sahada ayrı bir avantajının olduğunu da belirtmek isterim. Örneğin, erkek milletvekillerimiz vatandaş ile genellikle köy ve kasaba kahvelerinde ya da benzer yerlerde bir araya geliyor.
Fakat biz kadın milletvekilleri, genellikle seçmen vatandaşlarımız ile evlerde buluşma gerçekleştiriyoruz. Dolayısıyla halkımızın bizzat içinde yaşadığı durumu gözlemleme durumunu yakalıyoruz; ocakta ne pişiyor, evin durumuna bizzat şahit oluyoruz.
Böylece vatandaşımızın gerçek ihtiyaçlarını, ocakta kaynayan çorbasına şahit oluyoruz. Bunun yanı sıra kadınlar elbette kadın milletvekilleriyle daha derin ve sıcak sohbetler gerçekleştiriyor ve bir sorun varsa bunun derinine inebiliyoruz."
"Bu milletin başörtülü evlatlarına yapılan zulümler, AK Parti iktidarıyla sona erdi"
Gençlik yıllarından beri ülkenin sorunlarına karşı duyarlı olduğunu vurgulayan Çiğdem Erdoğan Atabek, özellikle AK Parti iktidarları öncesinde ülkenin ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğunu ve ülkenin koalisyonlarla yönetilen bir süreçten geçtiğini anlattı.
Bu sürecin insanlar üzerinde ciddi travmaların yaşanmasına neden olduğunu aktaran Atabek, "Ülkemizde maalesef en katmerli zulümlerden bir tanesi başörtülü kızlarımızın üniversite kapılarından, kamu kurumlarının kapısından geri gönderilmesiydi.
Bu milletin başörtülü evlatlarına yapılan zulümler, AK Parti iktidarlarıyla sona erdi. Özgürlük alanlarının önü açıldı. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde, bu memlekette etnik kökeni bakımından, mezhebi, tercihi bakımından, kılık kıyafeti bakımından, dini diyaneti bakımından, kimsenin kendisini ikinci sınıf vatandaş olarak görmediği, yeni demokratik bir dönem inşa edildi." diye konuştu.
Yüksek lisansını sosyal hizmetler alanında yaptığını ve bunun faydasını siyasi saha çalışmalarında her zaman gördüğünü belirten Atabek, şunları kaydetti:
"Çalışmalarımın sonunda Sayın Cumhurbaşkanımızın teveccühü ile Türkiye'nin ilk başörtülü kadın bakan yardımcılığı görevini üstlendim. Benim bu görevim, AK Parti’nin kadına verdiği değerin en güzel örneklerinden biridir.
Benim iki tane kızım var, onlar da AK Parti'nin kadına verdiği değeri, büyüdüklerinde çok daha iyi anlayacaktır. Bütün çocuklarımıza daha güzel, gelişmiş bir ülke bırakabilmek; mahalle teşkilatlarından, il teşkilatlarından ve milletvekillerine kadar tüm ak neferlerin boynunun borcudur."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com