Ahmet Budak'ın katledildiği saldırının detayları gerekçeli kararda

Hakkari'de 26. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nde AK Parti 1. sıra milletvekil adayı Ahmet Budak'ın katledilmesiyle ilgili davada biri çocuk 3 sanığa verilen hapis cezalarının gerekçeli kararında, Budak'ın AK Partili olması nedeniyle terör örgütü PKK tarafından sürekli hedef gösterilip tehdit edildiği belirtildi.

Hakkari 1. Ağır Ceza Mahkemesi, Budak'ın şehit edilmesiyle ilgili, Sedat Tekin, Avni Özel ve suça sürüklenen çocuk M.Ç'ye "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak", "kasten adam öldürmek", "terör örgütü propagandası yapmak", "silahlı terör örgütüne üye olmak", "yağma" suçlarından verdiği hapis cezalarının gerekçeli kararını tamamladı.

AK Parti'den milletvekili adayı olması nedeniyle terör örgütü PKK tarafından hedef gösterilen Budak'a muhtelif zamanlarda tehdit mektuplarının gönderildiğine yer verilen kararda, maktul hakkında terör örgütüne yakın yayın organlarında da haber yapıldığı kaydedildi.

Olay günü (14 Eylül 2016) terör örgütünün talimatları doğrultusunda kayalıkların arkasından gelen 2 kişinin, evinin balkonunda bulunduğu sırada Budak'a ateş ederek öldürdüğü belirtilen kararda, suça sürüklenen çocuk M.Ç'nin de diğer sanıklara "gözcülük" yaptığı aktarıldı.

Budak'ın eşi Münire Budak'ın da eşinin terör örgütü PKK tarafından sürekli tehditler aldığına dair ifadeleri ile belgelerin dosyaya eklendiği kaydedilen kararda, Van Jandarma Kriminal Laboratuvarının uzmanlık raporunda da mermilerin iki ayrı silahtan çıktığının tespit edildiği ifade edildi.

Olay yerinden 35 metre uzaklıkta bulunan sigara izmaritlerine bulaşan tükürük ile M.Ç'den alınan kan örneğindeki genotipin uyumlu olduğuna dair Diyarbakır Kriminal Polis Laboratuvarınca rapor düzenlendiği bildirilen kararda, "Dosyada yer alan, 16 Eylül 2016 tarihli PKK terör örgütü yayın organı tarafından yapılan duyuruda yer alan açıklamalardan, maktulün terör örgütü tarafından hedef alındığı ve öldürülmesi talimatının verildiği anlaşılmaktadır." ifadesine yer verildi.

Kararda, tanık olarak ifadesine yer verilen Y.Ö, sanıklardan Sedat Tekin'in sabotaj eğitimi almak için terör örgütüne katıldığını, eğitimin ardından Şemdinli ilçesine gelerek terör örgütü PKK adına saldırılar gerçekleştireceğini söylediğini anlattı.

Terör örgütü tarafından verilen eğitimlerin ardından sabotaj için gönderilen Tekin'in atılı suçu işlediğine dair sonuç ve vicdani kanaatine varıldığı belirtilen kararda, şunlar kaydedildi:

"Sanığın, Ahmet Budak'a yönelik 'tasarlayarak kasten öldürme' suçu yönünden cezalandırılması, buna bağlı olarak işlendiği kabul edilen söz konusu suçun araç suç niteliğinde olduğundan, vahim nitelikli eylemi nedeniyle sanığın 'devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma' suçunu da işlemiş olduğunun kabulü gerekmiştir. Sanık, sosyal medya sayfalarından da terör örgütünün propagandasına yönelik paylaşımlarda bulunmuştur. PKK/KCK'nın devletin egemenliğindeki bir kısım toprakları ayırmak amacına yönelik terörist faaliyet yürüten bölücü terör örgütü olduğu Bakanlar Kurulu ve Yargıtay kararlarıyla sabittir. Sanığın terör örgütünü cebir, şiddet içeren yöntemlerini meşru göstermiş, övmüş ayrıca bunlara başvurmayı teşvik edici şekilde davranmıştır."

Tanıklardan E.Ç. de HDP binasında karşılaştığı sanıklardan Avni Özel'in terör örgütüne katılması konusunda kendisine yardımcı olabileceğini, daha önce de birçok kişinin terör örgütüne katılımına yardım ettiğini söylediğini aktardı.

Sanık Özel'in, Şemdinli'de sözde bölge sorumluları olan teröristlerle görüştüğüne, birçok gencin terör örgütüne katılmasına yardımcı olduğuna, malzeme ve mühimmat temin ettiğine yer verilen kararda, şöyle denildi:

"AK Parti Hakkari Milletvekili adayı Ahmet Budak'ın teröristler tarafından öldürülmesi olayında saldırıyı gerçekleştiren ve keşif çalışmaları yapan M.Ç'yi evinde barındıran sanık, terör örgütüyle organik bağ kurup hiyerarşisine dahil olmuştur. Milislerin çoğu zaman eli silah tutan hain örgüt üyelerinden daha icrai ve fonksiyonel bir görevi üstlendikleri bilinen bir gerçektir. PKK için milislerin hayati önem arz ettiği ve onlar vasıtasıyla örgüte eleman kazanımını sağladıkları bilinmektedir. Bu görevi yerine getiren bir kişinin örgüt üyesi olduğu hususunda şüphe bulunmamaktadır. Sanığın eylem yoğunluğu ve örgüt ile organik bağ kurduğu nazara alındığında atılı suçu işlediği anlaşılmıştır."

Kararda, suça sürüklenen çocuk sıfatıyla yargılanan M.Ç'nin, terör örgütü PKK tarafından Budak'ın öldürülmesi için keşif yapmak üzere Şemdinli'ye gönderildiği vurgulandı.

Budak'ın evine 35 metre uzaklıkta bulunan sigara izmaritlerine bulaşan tükürük ile sanıktan alınan kan örneğindeki genotipin uyumlu olduğunun vurgulandığı kararda, şu ifadelere yer verildi:

"S.S.Ç, 2016 yılı temmuz-ağustos aylarında güvenlik güçlerine karşı silahlı saldırı gerçekleştirmiş, 2016 şubat ayında da Yüksekova ilçesinde terör örgütü mensuplarınca sözde 'özerklik' adı altında gerçekleştirilen silahlı saldırılar ile çukur kazma ve barikat kurma olaylarına katılmıştır. İlçede bir binada yapılan arama sırasında ele geçirilen filtre aparatında M.Ç'nin parmak izine rastlanılmıştır. Sanığın ayrıca teröristlerce Şemdinli'de gerçekleştirilen saldırıda yer aldığı da birlikte değerlendirildiğinde üzerine atılı suçların sübut bulduğu sonuç ve vicdanı kanaatine varılmıştır."

Hakkari 1. Ağır Ceza Mahkemesinde 27 Mart'ta görülen karar duruşmasında, tutuklu sanıklardan Sedat Tekin'e "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak" ve "kasten adam öldürmek" suçlarından iki kez müebbet, "terör örgütü propagandası yapmak" suçundan da 1 yıl 10 ay 15 gün, Avni Özel'e "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak" ve "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan müebbet ve 8 yıl 9 ay, suça sürüklenen çocuk M.Ç'ye de "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak", "kasten adam öldürmek" ve "yağma" suçlarından 45 yıl 6 ay 20 gün hapis cezası verilmişti. Sanıklardan Erhan Yalçın ise beraat etmişti.

Kaynak: AA