’Acaba kurs mu açsak bunlara ?’

Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Davutoğlu’na seslenerek, "Devlet nasıl yönetilir bunu öğreteyim ben sana? Acaba kurs mu açsak bunlara; para nasıl toplanır, bütçe nasıl yapılır diye. Sonunda galiba bize bunu da yaptıracaklar" dedi.
Isparta mitingine hava koşulları nedeniyle geç geldiğini belirten Kılıçdaroğlu, Ispartalılardan özür diledi, "Gönlüm sizinle" dedi. "7 Haziran’da sandığa gidecek miyiz? Oyumuzu kullanacak mıyız" diye soran Kılıçdaroğlu, "Sadece bizim sandığa gitmemiz ve bizim oy kullanmamızın ötesinde sizden bir şey daha isteyeceğim. 7 Haziran günü sandığa giderken geçen seçimlerde şu veya bu nedenle CHP’ye oy vermemiş vatandaşlara rastladığınızda ’bak kardeş 13 yıl bir iktidara kredi açtınız. Önlerinde hiçbir engel yok. 13 yıl sonunda nereye geldi Türkiye. 6 milyon işsiz, 17 milyon yoksul, 2 milyon Suriyeli. Onlara harcadığımız 5.5 milyar dolar para. Atama bekleyen 350 bin öğretmen, aylık 1000 liranın altında olan 8 milyon emekli. Bu tablo 21. yüzyıl Türkiye’sine yakışmıyor. Bu tabloyu gelin değiştirelim’ deyin" diye seslendi.

"KAÇAK SARAYA BAĞLANAN HORTUMLARI KESECEĞİM"
Hükümetin, kendisinin bu rakamlarına itiraz etmediklerini belirten Kılıçdaroğlu, "Bu rakamlar yanlış demiyorlar. Türkiye’yi düzeltecek ama parayı nereden bulacak diyorlar? Söyleyeyim. Kaçak saraya bağlanan hortumları keseceğim. Sözüm söz. Hortumları kestik. Parayı nereye vereceğiz? İşçiye, memura, emekliye, çiftçiye, esnafa vereceğim. Bu ülkede 21. yüzyılın Türkiye’sinde kimse ben çıkıp ’yoksulum’ demeyecek. Yoksulluğu tarihe gömeceğim. Demek ki 7 Haziran’da bana görev düşüyor size de görev düşüyor. Beraber bir yurttaşımızı ister cadde, ister kahvede, lokantada, tarlada, ister fabrikada, ister esnaf olarak dükkanında olsun; yaşanacak Türkiye istiyoruz diyeceksiniz. Herkesin karnının doyduğu, çocukların yatağa aç girmediği, herkesin işi-aşı olduğu bir Türkiye istiyoruz. Bir evde işsiz genç varsa o evde huzur olmaz. Anne baba çocuğum ne zaman işe girecek, ne zaman evlendireceğim diye merak ediyor. Hep beraber bunun için çalışacak mıyız? Yaşanacak bir Türkiye’yi nasıl inşa edeceğiz? Bunun yolu refahı tabana yaymaktan geçer. Eğer çiftçi ürünün karşılığını alıyorsa, yoksulluk, yolsuzluk bitiyorsa yaşanacak Türkiye var demektir. Biz sokaklarda çatık kaşlı insanların gezdiği bir Türkiye istemiyoruz. İnsanlar hayatın her alanında güler yüzle gezmeli, birbirlerine merhaba demeli. Kavgayı bırakacağız. Ondan hayır gelmez. Yaşanacak Türkiye’yi beraber inşa edeceğiz. Biri yer biri bakarsa kıyamet ondan kopar. Hepimizin yiyebileceği, hepimizin beslenebileceği bir Türkiye’yi yaratmak zorundayız. Bunun için bir emekliye bakacağız. O ülkenin büyümesine kalkınması en bükü katkıyı veren kişi alın teri döken kişi emekliye vefa borcu var. Isparta’da 75 bin emeklinin oyunu istiyorum. Onu baş tacı yapıyorum ben. Yaşın geldi emekli oldun şimdi geçinemiyorsun. Refahı tabana yayacaksak Ramazan ve Kurban Bayramı’nda emekliye birer maşa ikramiye vereceğiz dedik. Sözümüz söz" dedi.

"EMEKLİNİN HAKKINI EN ÇOK SAVUNAN PARTİYİZ"
Dünyanın hiçbir ülkesinde emekliden çalışıyor diye aylığından kesinti yapılmadığını belirten Kılıçdaroğlu, "Emekli oluyor aldığı aylıkla geçinemiyor. Sen misin işine devam edip deyip emekli aylığından yüzde 15 kesiliyor. Sosyal güvenlik destek primi bizim iktidarımızda kesilmeyecek emekli aylığı tam ödenecek. Emeklinin cezalandırıldığı bir tablo var. Bütün emekli kardeşlerime sesleniyorum. 11 milyon emekliye sesleniyorum. Senin hakkını CHP’den fazla savunan hiçbir parti yok. Senin hakkını ben teslim edeceğim diyen sadece CHP. O halde emekliysen başımın üstünde yerin var senin hakkını koruyacağım ama sen de CHP’ye gelip ben oyumu benim haklarım savunan partiye vereceğim diyeceksin. O parti Mustafa Kemal’in partisidir. O parti Cumhuriyet Halk Partisidir" diye konuştu.

"13 YILDIR DEREBOĞAZI YOLUNU YAPMADILAR"
AK Parti iktidarının 13 yıldır Isparta’nın sorunlarına çözüm sunamadığını ileri süren Kılıçdaroğlu, "Isparta’nın gölleri, gülleri meşhur. Gönülleri zengin. Hiçbir siyasi partinin seçim bildirgesinde Isparta geçmez. CHP hariç. CHP seçim bildirgesinde Antalya, Isparta, Burdur geçer. Yollar geçer çünkü duble yolun ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Bu bölgenin ne kadar önemli olduğunun bilincinde olan tek parti CHP’dir. Yıllar yılı gelip size Dereboğazı yolu sözü verdiler. Yapacağız dediler. 13 yıldır yapmadılar. Şimdi halen yapacağız diyorlar. Yapmadılar verdikleri sözleri tutmadılar. Yuh çekmeyelim. Ama şunu yapalım. Sen verdiğin sözü tutmazsan 13 yıldır verdiğin sözü tutmazsan kusura kalmayın 7 Haziran’da benden size oy yok diyeceksiniz" dedi.

"MAZOTU HİÇBİR ZAMAN BİR LİRADAN VERECEĞİZ DEMEDİK"
Hükümetin çiftçiye ’Türkiye’nin dünya lideri’ olduğunu söylediklerini belirten Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"En son Avrupa Enerji Ajansı açıklama yaptı. Dünyanın en pahalı mazotu Türkiye’de diye. Pahalı mazotta Türkiye’yi dünya lideri yapmayı başardılar. Biz mazotu 1.5 liradan vereceğiz. Çiftçi alın terinin karşılığını alacak. Parayı nereden bulacaksın? Petrol dışarıdan geliyor rafineride işleniyor diyorlar. Hatta Sayın Lütfi Elvan burada demiş ki; ’mazot 1 lira olursa kötü durumlara düşeriz’ diye. Biz hiçbir zaman 1 lira demedik. Yalan söylüyorlar, kandırıyorlar. Ben de biliyorum mazot rafineride dolar karşılığı işlenir. Kar dahil mazot 1 lira 21 kuruşa üretiliyor. Biz köylüye 1 buçuk liradan vereceğiz. Zarar eden var mı yok. Nasıl vereceksin. Sen yata gemilere mazotu 1.21 kuruşa verirken biz itiraz etmiyoruz da çiftçiye 1.5 liradan verirken mi itiraz ediyorsunuz? Sen incide, yakutta, pırlantada, elmasta KDV, ÖTV’yi kaldırırken sana bir şey söylemedik. Ben de çiftçinin mazotundan KDV ve ÖTV yi kaldırıyorum. Neden itiraz ediyorsun? Aramızda Ağrı Dağı kadar fark var. O elmastan yana ben köylüden yanayım. O yandaştan yana ben vatandaştan yanayım. Aramızda dağlar kadar fark var. Çiftçi kardeşim üzülme. 7 Haziran’da tüm çiftçilerden söz istiyorum. Bu ülkenin ahlaklıca yönetilmesini istiyorsan, eğer mazotu alın terinin karşılığını 1 buçuk liradan almak istiyorsan adres CHP."

"YOKSULLUĞU 4 YILDA BİTİRECEĞİZ"
Atanamayan 300 bin öğretmenin beklediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Bu iktidar kaldığı sürece sizin tayininiz çıkmaz. 200 bin dersliğe ihtiyaç var. 200 bin derslik yapılırsa atama bekleyen öğretmen kavramı kalmaz. Çocuk öğretmen, öğretmen atama bekliyor, kişi buluşamıyor. Kimi buluşturacağız, Ferhat ile Şirin’in buluştuğu gibi öğretmen ile öğrenciyi buluşturacağız. Her öğretmen okulunda huzur içinde olacak. Bu bizim sözümüzdür. Ben 350 bin öğretmenin oyunu istiyorum. Bu işin şakası yok. Oturup şapkamızı önümüze koyacağız. 13 yıldır bunların yaptıkları ortada. Ben 10-20-30 yıl istemiyorum 4 yıl istiyorum. Adam gibi adaletle bu ülkeyi yöneteceğim. İlk dört ayda çıkaracağım kanunun adı Temiz Siyaset Kanunu olacak. Siyaset düzgün, namuslu, hesap veren insanların alanı olmalı. Yolsuzluk yapanların, köşeyi dönenlerin, siyasete girip köşeyi döneyim diyen adamların alanı olmaktan çıkarmalıyız. Siyaset dürüst olmak, namuslu olmaktır. Bunun üzerine siyaset inşa edeceğiz. Bunu sizin oylarınızla yapacağız. Sandığa gideceğiz, oyunu kullanıp CHP’yi iktidara getireceğiz. Aksi halde onlar yine köşeyi döner. 17 milyon yoksul, 20 milyon yoksul oldu. Bu Türkiye’ye 17 milyon yoksul yakışmıyor. Aylık geliri 200 TL’nin altında. Biz 4 yılda yoksulluğu bitireceğiz. Aile Sigortası gelecek. Her ailenin geliri 720 TL’nin altında olmayacak. Hiç mi geliri yok 720 TL’sini devlet ödeyecek. Nasıl ödeyecek? Yoksul ailede her kadına bir banka hesabı açmasını söyleyeceğiz. Kadın gidecek bankadan parasını çekip çoluk çocuğunun rızkını sağlayacak. Kimse onun yoksul olduğunu bilmeyecek. Çünkü benim inancımda sağ elin verdiğini sol elin görmemesi lazım. Biz bunu yapacağız" dedi.

"ACABA KURS MU AÇSAK BUNLARA; PARA NASIL TOPLANIR, BÜTÇE NASIL YAPILIR DİYE"
Kılıçdaroğlu, açıklamalarına şöyle devam etti: "Bir de refahı tabana yaymanın yolu herkesin kazanması. Ama örgütlü hakkına sahip olamamış. Taşeron işçiliği bitireceğiz. Taşeron işçilik, diyelim ki hastane temizliği yapılacak. Devlet hastanenin temizliğini yaptırıyor. Parayı taşerona veriyor. O da işçilere ödüyor. Ben taşeron işçiliği kaldıracağız deyince bağırıyorlar. İyi de bunun kaynağı yok devlete yükü yok. Zaten devlet taşerona o da işçiye ödüyor. Bir de yüzde 18 KDV ödüyor. Ben taşeronu aradan çıkarıp kardeşim bu çalışıyorsa aylığı götür işçiye ver. Yüzde 18 kârın olsun diyorum. Bizim her söylediğimiz doğrudur. Ben bana kaynak soran Sayın Davutoğlu’na Türkiye Odalar Borsalar Birliği Genel Kurulu’nda açık ve net çağrı yaptım. Dedim ki sen kaynağı mı merak ediyorsun? O zaman gelirsin. Senin istediğin bir kanalda ikimiz çıkarız sen sorar ben cevap veririm. Artı ona bir şey daha söyledim. Ben sana sadece üç soru soracağım vallahi başka soru sormayacağım. Gel çıkalım doğrusu eğrisi nedir? Devlet nasıl yönetilir bunu öğreteyim ben sana? Acaba kurs mu açsak bunlara; para nasıl toplanır, bütçe nasıl yapılır diye. Sonunda galiba bize bunu da yaptıracaklar."

KILIÇDAROĞLU’NUN ISPARTA MİTİNGİNDEN NOTLAR
Denizli mitinginin ardından havayoluyla Isparta Süleyman Demirel Havalimanı’na inen Kılıçardoğlu, 1 saat 20 dakikalık gecikmeyle miting alanına seçim otobüsüyle geldi. Kılıçdaroğlu gelmeden önce bastıran sağanak yağış nedeniyle boşalan miting alanı yağmurun dinmesiyle yeniden doldu. Polis noktalarında yapılan aramanın ardından alana gelenler içeri alınırken, miting alanı çevresindeki yollar ulaşıma kapatıldı. Partililere, polis kontrol noktalarından geçtikten sonra parti bayrakları dağıtıldı. Meydanı dolduran CHP’liler, türkülerle coştu.
(İHA)